Çocuklarda obezite 30 yılda 3 kat arttı
Obezite birçok sağlık problemini de beraberinde getiriyor
Endüstriyel gelişmelerin beraberinde yaşam tarzının değişmesi, hareketin azalması ve yoğun kalori içeren besinlere ulaşımın kolaylığı ile tüketimlerinin artması obezite riskini de en üst seviyelere taşıyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Çocuk Nefrolojisi Uzmanı Doç. Dr. Neşe Bıyıklı, tüm dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilen obezitenin çocukları ve gençleri daha çok etkilediğini söylüyor. Obezitenin çocuklarda son 30 yılda 3 kat arttığını belirten Bıyıklı, ayrıca beraberinde de birçok hastalığı getirdiğine dikkat çekiyor.
Obezite, 21’inci yüzyılın en önemli ve en tehlikeli sağlık sorunlarından biri haline geldi. 7’den 70’e herkesi tehdit eden obezite en çok da çocuklarda ve gençlerde görülüyor Doç. Dr. Neşe Bıyıklı, “Tüm dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilen obezite, çocuklarda son 30 yılda 3 kat arttı. Ülkemizde değişik illerde yapılan çalışmalarda erişkinlerin yüzde 40’ı, çocuk ve gençlerin ise yüzde 10 ile 25’inin fazla kilolu ya da şişman olduğu gözlenmektedir. Yaş gruplarına göre bakıldığında ise 6 – 11 yaş arası çocuklarda yüzde 20, 6 – 16 yaş arası çocuk ve gençlerde yüzde 12 ile 37 oranında görülmektedir” diyor.
Çocuklarda obeziteyi önlemek için aileler yaşam tarzını değiştirmeli
Çocukluk çağı obezitesinde en önemli risk faktörünün anne ve babada görülen obezitenin ve ailesel aktivite azlığının olduğunu söyleyen Doç. Dr. Neşe Bıyıklı, “Çocuklarda obezitenin önlenebilmesi için aileler yaşam ve yemek tarzını değiştirmelidir. Televizyon, bilgisayar ve tablet ile geçirilen zaman mutlaka kısıtlanmalı. Hafta içi yarım saat, hafta sonu ise 2 saati geçmemelidir. Anne-babalar da bilgisayar işlerini evde çocuklarının yanında gerçekleştirmemeli ve televizyon izleme zamanlarını sınırlandırmalıdır. Çalışan anne babalar evde ev yemeği düzeninde beslenmeye önem göstermeli ve mutlaka ayaküstü atıştırmalar engellenmelidir. Bunların yanı sıra ailecek yapılacak fiziksel aktivite içeren sosyal faaliyetlere zaman ayırılmalı ve park yürüyüşü, bisiklet, yüzme, tenis ya da fitness gibi egzersizlere fırsat yaratılmalıdır” diyor.
Abur cubur yiyecekleri unutturmak mümkün
Doç. Dr. Neşe Bıyıklı, ailelere, abur cuburu çok seven çocukları bu alışkanlıklarından vazgeçirmenin zorlu bir süreç olduğunu ancak imkansız olarak bakılmaması gerektiğini söyleyerek, “ama çocuk istiyor, çok ağlıyor” gibi bahanelere sığınılmaması gerektiğini belirtiyor. Anne-babalara abur cubur yerine hem lezzetli hem görsel olarak cazip hem de besleyici ve doyurucu atıştırmalıkları çocuklara yedirme konusundaki kararlarında tutumlu olması gerektiğini söylüyor.
Obezite birçok sağlık problemini de beraberinde getiriyor
Neşe Bıyıklı, küçük yaşlarda başlayan obezitenin ilerleyen yaşlarda birçok sağlık problemini beraberinde getirdiğini söylüyor. Bu rahatsızlıklar içerisinde en çok görünlenler ise yüksek kan basıncı (hipertansion), damar sertliği (ateroskleroz), şeker hastalığı (tip 2 diyabet), safra kesesi hastalıkları, karaciğer yağlanması, uyku apnesi, ortopedik problemler, kanser riskinde artış, inme (felç), kalp hastalığı (enfarktüs) ve psikososyal problemler oluyor.
Çocuklarda obezite tedavisi mümkün
Oldukça zorlu bir süreç olan obezite tedavisinde aile ve çocuğun uyumunun yanı sıra motivasyonun da önemli bir etken olduğuna dikkat çeken Bıyıklı, “Obezite tedavi sürecinde çocuk doktorunun, çocuk endokrin uzmanının, diyetisyenin, pedagogun, spor öğretmeninin, sınıf öğretmeninin ve rehberlik öğretmeninin de çocuğa destek olması gerekir” diyor. Doç. Dr. Neşe Bıyıklı, çocuklarda obezite tedavisinde diyet, fiziksel egzersiz, davranış tedavisi ve ilaç tedavisi yöntemlerini uyguluyor. Ağır vakalarda ise Pediatrik Endokrin Uzmanı önerileri doğrultusunda insülin duyarlılığını artıran ilaçlar ya da komplikasyon gelişmiş çocuklarda (örneğin hipertansiyon) bu duruma yönelik ilaç tedavilerinin izlendiğini belirtiyor.