Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya Son dakika haberi Filistin lideri Abbas, TBMM'de: Ya şehadet ya zafer | Dış Haberler

        Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye'ye davet ettiği Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, dün akşam Erdoğan'la gerçekleştirdiği görüşmenin ardından Ankara'da TBMM Genel Kurulu'na hitap etti.

        Abbas'ın konuşması öncesinde TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, özel oturumun başlangıcındaki konuşmasında Erdoğan'a TBMM oturumuna katılımlarından dolayı teşekkür etti ve özel oturuma çağrı açıklamasını Başkanlık kürsüsünden okuttu.

        Kurtulmuş: Abbas TBMM'den dünyaya seslenecek

        Kurtulmuş'un açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

        "Bugün burada TBMM olarak tarihi bir oturuma ev sahipliği yapıyoruz. Az sonra Abbas burada sizlere hitap edecek ve buradaki konuşması üzerinden Filistin'i bütün dünyaya bir kez daha anlatma fırsatı bulacaktır.

        REKLAM

        Filistin davasına devlet ve millet olarak ortak bir destek duruşu sergilemiş ender ülkelerden biriyiz. Cumhurbaşkanlığımızın önderliğinde ülkemiz elinden gelen tüm güçle İsrail'e karşı mücadele etmeyi sürdürmektedir.

        İsrail'de Netanyahu hükümetinin işlediği insanlık suçlarına Türkiye kayıtsız kalmadı. On yıllar boyunca Filistin'de her türlü zulme ve işkenceye uğrayan ancak mücadeleden vazgeçmeyen, direnen bütün mücahitleri saygıyla anıyorum. Yaser Arafat'ın ve Şeyh Ahmet Yasin'in şahsında tüm mücahitlerin mücadelesini rahmet ve şükranla anıyorum.

        Masum çocukların ölümünü izleyen dünyaya bir kez daha sorumluluk alma çağrısı yapıyorum.

        Haniye Filistin tarihine ilk seçilmiş başbakan olarak tarihe geçti ve şu sözü tarihe geçti: "Benim çocuklarımın ve torunlarımın kanı, Gazzeli çocukların kanından daha değerli değildir"

        Uluslararası Adalet Divanı'nın açtığı dava ile birlikte umarız ki Filistin için yeni bir dönem başlar. Netanyahu ve çetesi sanmasın ki işler onlar için iyi gidecek. Bu onların iyi günleri. Onların yargılanacağı günler yakındır. Türkiye'nin dava sürecindeki şahsiyetli duruşuyla ülkemizin pozisyonunu teyit ediyoruz.

        Filistin için milli bir davadır. Filistin bize Hz. Ömer'den bir mirastır. Selahaddin Eyyübbi'den bir mirastır. Sultan Abdulhamid Han'ın mirasıdır. Bu mirasa hayatımızın sonuna kadar sahip çıkacağız. Filistin davasının başarıya kavuşmasını da göreceğiz. 1967 sınırlarında özgür bir Filistin kurulana kadar bu dava devam edecek."

        "Mücadelemiz zaferle taçlanacak"

        Kurtulmuş, konuşmasının ardından Mahmud Abbas'ı kürsüye çağırdı. Abbas yoğun alkışlar eşliğinde kürsüye geldi ve şunları söyledi:

        "Allahtan korkun ki kurtuluşa eresiniz. Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı Kurtulmuş, saygıdeğer hanımefendiler, beyefendiler, kardeş Türk halkı. Allah'ın selamı ve bereketi üzerinize olsun.

        Size kutsal Filistin'den, Kudüs'ten geliyorum. Sizlere büyük acıyı yaşayan halkımın mesajıyla gelmiş bulunmaktayım, 1948'den bu yana büyük felaketi yaşayan halkım. Halkımız vatanına, kutsalına, değişmez milli haklarına sarılarak İsrail'e karşı büyük bir mücadele yürütmektedir. Allah'ın bu mücadeleyi zaferle taçlandıracağına inanıyoruz.

        Konuşmama on binlerce şehidimize rahmet okuyarak başlamak istiyorum. Gazze'de, Batı Şeria'da ve Kudüs'te İsrail soykırımı nedeniyle şehit olanları anarak başlamak istiyorum. Bunların sonuncusu lider İsmail Haniye idi. Hep birlikte El-Fatiha okumaya davet ediyorum.

        Sizleri halkımızın adil davasını savunduğunuz için selamlıyorum. Bu konu bütün ilginizin odağında yer almaktadır, biliyorum.

        İsrail'in Gazze'de her gün sığınma kampına gerçekleştirdiği saldırılara nasıl oluyor da uluslararası toplum seyirci kalıyor? Filistin halkının özgürlüğünü savunan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı kutluyorum. İsrail'in kutsallarımıza işlediği iğrenç suçları reddeden tüm siyasi parti liderlerini kutluyorum. Samimi duyguları ve asil duruşu ile Filistin halkını destekleyen kardeş Türk halkını destekliyorum. halkımızın Türk halkını unutması mümkün değildir. Türkiye'nin uluslararası davaya katılımı ve İsrail'i durdurmasını da kutluyorum.

        Bizler Türkiye'deki kardeşlerimize Filistin davasını ana odaklar haline getirdiklerinden dolayı minnettarız. Bu Türk halkının ahlakının bir göstergesidir.

        Bizim asıl amacımız vatan topraklarından İsrail'i söküp atmaktır. Bize eski tehcir trajedisini tekrar yaşatmak istiyorlar ama bu asla mümkün olmayacak. Halkımız toprağına bağlıdır ve ne pahasına olursa olsun işgalcileri def edecektir.

        "Gazzesiz bir Filistin olmaz"

        7 Ekim'den bugüne 40 bin Filistinli kadın, çocuk şehit edildi. Ancak buna rağmen bizler dik durmaya devam edeceğiz ve vatanlarımızdan ayrılmayacağız.

        Gazze, Filistin devletinin ayrılmaz, asli bir parçasıdır. Gazze'de bir başka devlet kurulamaz, Gazze'siz bir Filistin devleti olamaz. Halkımız teslim olmayacak. Gazze'nin yüzde 70'inden fazlası yıkılsa da yapacağız, tekrar imar edeceğiz. Gelecekte başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devleti için yapacağız, ne pahasına olursa olsun.

        Savaş suçluları işledikleri suçlardan kurtulamayacaklar. Bunlar zaman aşımıyla düşmez. Biz uluslararası kuruluşlarla koordinasyonumuza devam edeceğiz. Özellikle Netanyahu'nun yargılanmasını sağlayacağız. Filistin'in uluslararası toplumdaki hak ettiği konumu sağlamasını mümkün kılacağız.

        "ABD'deki Yahudilerin yüzde 40'ı İsrail'i suçlu görüyor"

        Biliyoruz ki Kudüs bizde olduğu gibi sizde de tarihi bir öneme sahip. Kudüs konusunda geri adım mümkün değil. Kudüs'ün sizin kalbinizdeki yeri biliyoruz. Sizin ve bizim için Kudüs kırmızı çizgidir.

        Filistin'in bir karış toprağını gözden çıkaran ne bizdendir ne de sizdendir. Asla taviz vermeyeceğiz.

        Tek bir bağımsız Filistin'in yönettiği sistem olmazsa bu bölgede istikrar olmaz. Şiddet sarmalı devam eder. Barış ve güvenliğe giden yol Filistin'den başlar ve Filistin'de biter.

        "ABD bir felakettir"

        Bugün ABD'deki Yahudilerin yüzde 40'ı İsrail'i suçlu görmektedir. İnsanlık düşmanlığa karşı dik duruş gösteriyor ve bu durumda İsrail'in yapmakta olduğu işkencelere karşı uluslararası kuruluşlar sessiz kalamazlar. Burada herkesin bizimle beraber hareket edecek bu İsrail'in durdurulması için çaba göstermeli ve 10 bin Filistinli tutsak serbest bırakılmalıdır.

        Kendi aramızdaki ulusal uzlaşı çabaları devam ediyor. Ne kadar hızlı uzlaşırsak zafere o kadar hızlı yakınlaşırız.

        Türkiye'ye sunmuş olduğu insani yardımlardan dolayı teşekkür ediyorum. Kardeş Türk halkına, vicdan sahibi tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum.

        İsrail'in iddialarına aklı olan kimse inanmaz. BM kuruluşları ve Uluslararası Adalet Divanı İsrail'i suçlu buldu. Gazze'nin altyapısının 3'te 2'sinden fazlası yıkıldı. Filistin halkı evsiz yurtsuz bırakıldı. Buna rağmen ABD, 3 kez veto hakkını kullandı BM Güvenlik Konseyi'nde. ABD bir felakettir.

        İsrail Gazze'yi ayrı tutarak Filistin'den ayrıştırmaya çalışıyor. Filistin tüm bu bölgelerden sorumludur ve Doğu Kudüs Filistin'in başkentidir.

        "Ya zafer, ya şehadet"

        Bizim için en önemli şey halkımızın kendi topraklarında kendi çıkarlarını korumasıdır.

        Güvenlik ve askeri yöntemler hiçbir sonuç getirmez. Siyaset barışı getirir. İsrail'in kısmi çözümlere yönelmesi doğru değil. Gazze, tüm topraklarıyla bizimdir. Biz bir karış toprağımızı bile vermeyeceğiz. Artık bir çözümümüz kalmadı. Ve ben, tüm kardeşlerimle Gazze'ye gitme kararı aldım. Bunu yapacağım.

        Bizim hayatımız, Gazze'deki bir çocuğun hayatından daha değerli değildir. Bizler İslam'ın hükmünü uyguluyoruz: Ya zafer, ya şehadet.

        Gazze'den sonra Kudüs'e, ebedi başkentimize gideceğim.

        Bizler gece gündüz Filistin devletinin daha fazla tanınması için çalışıyoruz. 149 devlet Filistin'i tanıdı. Biz bunu büyüteceğiz. Amacımız BM nezdinde tam üyelik. Bizi BM'de tanıyan üye sayısı İsrail'i tanıyanlardan fazla.

        İşgal bitene kadar yolumuza devam edeceğiz. Beraber çalışarak bölgede istikrarı sağlamalıyız. Dünya adaletin, zulmün ne anlama geldiğini anlıyor. Bizler ABD'yi Filistin'i tanıyana kadar zorlamaya devam edeceğiz.

        Biz ne olursa olsun bağımsızlık ve özgürlüğe kavuşacağız. İşgal son bulacak. Filistin özgür ve ebedi kalacaktır. Hep birlikte Kudüs'e doğru, yaşasın Filistin-Türkiye kardeşliği"

        Abbas'ın konuşmasının ardından Meclis Başkanı Kurtulmuş, Abbas'a yerli altın kaplama bir silah, Filistin bayrağı ve Kuran-ı Kerim hediye etti.

        İLETİŞİM BAŞKANI ALTUN'DAN HİTAPLA İLGİLİ PAYLAŞIM

        Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, TBMM'de Filistin halkının haklı sesini dünyaya duyuran Filistin Devlet Başkanı Abbas'ın tarihi konuşmasına şahitlik ettiklerini belirtti.

        Abbas'ın konuşmasındaki "Bugün sizin huzurunuzda önce Filistin halkına, sonra da tüm dünyaya ilan ediyorum: Filistinli liderlerle birlikte Gazze'ye gitmeye karar verdim. Vahşi saldırıların durdurulması için, halkımızın yanında olmak için var gücümle çalışacağım. İsterse bunun bedeli hayatımız olsun. Bizim hayatımız sevgili Gazze'nin en küçük bebeğinin canından daha kıymetli değildir. Önümüzde iki güzellikten biri var: ya zafer ya da şehadet... Buradan Arap dünyası, İslam dünyası ve tüm dünya liderleri ile Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine sesleniyorum: saldırıları ve işgali durdurmak için bu insani görevde birlikte olalım. Güvenlik Konseyine sesleniyorum: Gazze'ye ulaşmamızın güvenliğini sağlayın... Allah'ın izniyle bunu başardıktan sonraki yönüm, Filistin devletinin ebedi başkenti Kudüs olacaktır." ifadelerini paylaşan Altun, Abbas'ın yaptığı çağrının önemine işaret etti.

        Altun, "Türkiye, her zaman olduğu gibi Filistin'in yanında durmaya ve onların haklı davasını kararlılıkla desteklemeye devam edecektir. Mücadelemiz, Filistin tam anlamıyla özgürlüğüne kavuşana dek sürecektir." ifadesini kullandı.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ