Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Fenerbahçe Spor yazarları, Fenerbahçe'nin Fatih Karagümrük galibiyetini kaleme aldı- Fenerbahçe haberleri - Fenerbahçe Haberleri
        1

        ERMAN TOROĞLU: İYİ Kİ YABANCI GELDİ

        Türkiye'de bir ilk ama uygulamada ikinci maç... VAR büyük sorundu ve yabancı VAR'ın kesinlikle gelmesi gerekirdi. İki senedir defalarca bunu dile getirdim, kayıtlarda var. Bu VAR'ı bizimkiler babalarının çiftliği gibi kullandılar. Kim daha etkiliyse VAR'a tayini yaptırdı, orada üç kağıtlar, iğrenç iğrenç pozisyon yorumları, televizyonlarda bunların adamları tam bir orta oyunu gidiyordu. Evvelki gün Ankaragücü maçını seyredemedim ama dün akşam seyrettim. VAR, var gibiydi! İki defa olaya el koydu, ikisinde de haklıydı.

        2

        Bakın, şimdi VAR vardı böyle oldu. Size ikinci soruyu soruyorum; Olmasa ne olurdu? Düşünebiliyor musunuz konuşulacakları! Onun için bazı şeylere el konulmalı. Türk insanı da aptal yerine konulmamalı. Bitmiş Türk hakemliği de yenilenmeli. Sarı-lacivertliler bu maçı verseydi Süper Lig şampiyonluğuna veda edecekti. Öyle bir ikinci yarı oynadılar, yani Sırat Köprüsü'nü geçtiler. Bakalım ithal VAR'lar ile futbolumuz ne hale gelecek? İthal VAR'lar gelince bizimkilerin şapkası da yere düşünce kel nasıl görünecek veya yapılan orta oyunlar nasıl görünecek göreceğiz. (SABAH)

        3

        CEM DİZDAR: SÜPER İYİLEŞME

        İkinci devreye, belli ki İsmail Kartal’ın devre arasındaki konuşması etkili olmuş (!), yüklenerek başladı Fenerbahçe! Önce Dzeko vurmaması geren açıdan vurdu, çarpıp gol oldu. Sonra Dzeko yay üzerinden yine vurdu, bu kez tribüne! Ardından VAR uyarısıyla gelen penaltı ve Atina’da maça giremeyen Batshuayi’nin penaltısıyla öne geçip maçı da eline aldı Fenerbahçe. Ve bırakmadı da... Haa bir de; İsmail Yüksek ile Fred, Atina’da 15-20 dakika oynayabiliyordu da kısa sürede biri burada maç tamamladı, diğeri 90 dakika oynadı! Acaba bu duruma ‘Süper iyileşme’ denebilir mi?

        4

        Maç önünde eski futbolcu, yeni yorumcu Emre Aşık soruyordu; ‘Muslera’nın çok var ama Livakoviç’in kazandığı maç var mı?’ diye. Maç kazanmak için gol gerekir. Kaleci eğer gol atmazsa maç kazandırmaz, maç kurtarır! Sanırım Livakoviç’in kurtarışları ama özellikle uzatmadaki kurtarışı bu sınıfa giriyor olmalı! Ve son bir not! Olimpiyat Stadı’nın atletizm pisti maviye boyanıp işlevsiz hale getirilmiş gibi görünüyor. Eğer orası pist olarak düzenlenmeyecekse yazık olur. O çevre okul dolu. Çocukların atletizme yönlendirilmesi için daha nasıl alan gerekiyor olabilir ki? (FANATİK)

        5

        ÖMER ÜRÜNDÜL: OSAYI VE LIVAKOVIC

        Fenerbahçe açısından Olympiakos maçına benzer ilginç bir maç yaşandı. İlk devrede Fenerbahçe son derece düşük tempoyla oynadı. Etkili hücum girişimleri yoktu. Önde baskı da yoktu. Dolayısıyla pozisyon sıkıntısı üst düzeydeydi. Zaten tek pozisyona da Krunic girdi ve kaçırdı. Buna karşılık rölanti ofansif anlayışta rakibin önemli kontratak tuzaklarına düşüldü. İki net pozisyonu Livakovic kurtardı. Devre biterken de skor dezavantajına düşüldü.

        6

        2. Yarı erken gelen gol takımın moralini ve temposunu da yükseltti. Penaltıyla kısa sürede 2. gol de geldi. Fenerbahçe bu moralle daha iyi oynamaya başladı. Karagümrük'te de oyun açısından ciddi bir düşüş görünüyordu. Ardından Batshuayi ile çok önemli bir 3.gol fırsatı kaçtı. Belki bu yüksek tempodan sonra son 15 dakikada biraz sıkıntılar yaşanabilirdi. Ama Mendes kırmızı kart görünce işler rayına girdi. Ama bu rahatlıkta ele geçen 3. gol girişimleri netice vermeyince yine son anlarda bir stres bastı ama çok önemli 3 puan kazanıldı. (SABAH)

        7

        AHMET SELİM KUL: TEK HAMLE YETTİ

        Maça Avrupa maçının yorgunluğu anormal seviyede yansıyordu. Genel olarak bu Avrupa’da yarışan tüm takımlarda görülen bir etki ama Fenerbahçe’nin özellikle 1-2 oyuncusu neredeyse sahada yokmuş gibi hissettirdi. Fenerbahçe’de bir anormallik de sakatlıkların ve sakatlık dönüşü tekrarlanan sakatların sayısında. Fenerbahçe’de tüm bunların şanssızlığa bağlanması hiçbir çözüm getirmiyor.

        8

        İkinci yarıda Fenerbahçe’nin maçı çevirebileceğine dair beklenti çok yüksek değildi ilk yarıdaki görüntüden sonra. Fakat İsmail Kartal adeta tek hamlede maçı çözdü. Forveti çiftleyen Kartal orada yarattığı kalabalıkla bütün oyunu ve hızlı bir şekilde skoru aldı. Fakat İsmail Kartal’ın bu kritik dokunuşu dahi onu maçın yıldızı yapmaya yetmedi. Çünkü Fenerbahçe’ye geldiği günden beri ondan beklenen performansı ilk defa bu denli maça damga vurarak gerçekleştiren Dominik Livakovic Fenerbahçe adına 3 puanın şüphesiz en büyük pay sahibiydi. Havadan, yerden, köşeden, karşı karşıya farketmeden çok iyi kurtarışlar yapan Liva ona en çok ihtiyaç olan haftalarda büyük bir güven verdi camiasına. (HABERTÜRK)

        9

        AHMET ÇAKAR: İKİ YANLIŞ KARARI VAR DÜZELTTİ

        İkinci yarının hemen başında Dzeko iyi vurdu, top Karagümrüklü oyuncunun ayağına çarptı, kaleci kontrpiyede kaldı beraberlik geldi. Ardından da maçın yıldızlarından biri olan Osayi, ceza alanı içine girdi penaltı geldi ve Fenerbahçe maçı kopartıverdi.

        10

        Numanoğlu verdiği tüm radikal kararlarda haklıydı ama aması şu; iki tane yanlışı Portekizli VAR hakeminden döndü. Osayi'ye yapılan penaltıya devam dedi… Üstelik gözünün önündeydi. VAR doğruyu buldurdu. Ardından manasız bir penaltı verdi. Eysseric topa dokunmuştu bu yanlışı da VAR'dan giderildi. Maçın sonlarına doğru da Karagümrük'ün penaltı beklediği pozisyonda Eysseric kendini atıyor o yüzden de ikinci sarıdan kırmızı görüyor. Bu karar da doğru. (SABAH)

        11

        ERCAN GÜVEN: PERFORMANSI RAKİBE ENDEKSLİ FENERBAHÇE

        İsmail Kartal Karagümrük maçına Olympiakos deplasmanından daha özenli bir on bir ile başlamıştı ama Fenerbahçe’nin ilk yarı performansı “ligde kalmayı garantilemiş Anadolu takımı” kıvamındaydı. Yapamayan varsa, yaptırmayan da olmalı!

        12

        Tuhaf bir şekilde “edilgen” halde Fenerbahçe. Ancak rakip yorulunca, oyundan düşünce, şahlanıyor. Üstelik bunlar iç içe geçmiş süreçler. Fenerbahçe’nin baskın dakikalarında bile rakip silkindiği anda kale tehlikeye giriyor. İncelenip araştırılmıyor, çünkü sadece üç puanın önemli olduğu yarışın son düzlüğündeyiz. Yoksa ilginç ötesi. (MİLLİYET)

        13

        UĞUR MELEKE: DOKUZ BUÇUK NUMARA DZEKO

        Dün Olimpiyat Stadı’ndaki iki perdeli bir maç izledik. İlk 45’te işler Karagümrük’ün istediği gibiydi, Fenerbahçe’nin tamamlayamadığı hücumlarda başarılı geçişler yaptılar. İki kez Can’la, bir kez de Güven’le yarattıkları pozisyonlardan bir gol çıkardılar. Bu noktada Tolunay Kafkas’ı da tebrik etmek lazım; Şota’nın yarattığı toz bulutundansa Alpaslan Erdem’in denemiş/başarmış modeline döndü. Solda Levent-Mendes’li, sağda Can’lı, önde Eysseric-Güven’li model, Karagümrük’ün kalan 6 haftada ligde kalma şansını artırır.

        14

        İkinci perdedeyse daha etkili bir Fenerbahçe vardı sahada. Sebebi de çok basit: Dzeko haftalardır çok derine gelerek adeta oyun kurucu gibi oynuyor. Kane’in Tottenham’da, Rooney’nin ManU’da oynadığı “dokuz buçuk numara” rolü gibi bu stil. Ancak bu stilde bir dokuz buçuk numarayla oynuyorsanız, bir de onun yarattığı fırsatları değerlendirecek golcüye ihtiyacınız var. 46’da Batshuayi girince yapboz tamamlandı ve sonuç geldi Fenerbahçe için. (HÜRRİYET)

        15

        İBRAHİM YILDIZ: ÇİFT SANTRFORUN YARARI!

        Karagümrük karşısına çıktıklarında bu karmaşık düşünceleri içerisinde oldukları bir gerçek. Maçın ilk yarısı öylesine kötü bir oyun sergilediler ki, taraftar ister istemez “ ne oluyor?” sorusunu sordu. Oyunu kendi sahasında kabul eden, yan paslar yapan, hatta pas hatalarının çokluğu dikkat çekti. Yenilen golde yine pas hatası sonucu gerçekleşti. Ligde tutunmaya çalışan Karagümrük daha efektif bir oyun çıkardı.

        16

        İsmail Kartal, beklenmedik bir hamle yaptı. İkinci yarı başlarken Krunic’i oyundan alıp, Batshuayi’yi sahaya çıkardı. 4-4-2’ye dönen diziliş ve çift santrafor anlayışı oyunun güzelleşmesine ve etkinin artmasına neden oldu. Şu görüldü ki, Dzeko ile Batshuayi birlikte çok daha başarılı oluyor. Çünkü, Dzeko orta alana hatta zaman zaman savunmaya kadar hızlı gelip oyun kurgusuna katkı yapıyor. Attığı gol dışında, gollük pasları ile arkadaşlarına fırsat yaratıyor. Çift santrafora dönülünce rakip orta sahasından bir kişi ister istemez savunmaya yardıma gelince, orta alan hakimiyeti de Fenerbahçe’nin eline geçiyor. Bunu Karagümrük karşısında gördük. (HABERTÜRK)

        17

        GÜRCAN BİLGİÇ: ZOR GÜNLER KAHRAMANLAR İSTER

        İki ayrı Fenerbahçe, iki ayrı Tugay Kaan Numanoğlu ve iki ayrı Karagümrük takımı izledik. İlk 45'e imzayı atan Fenerbahçe kalecisi Livakovic oldu. İkinci yarıda Fenerbahçe'nin oyun gücü ortaya çıktı. Krunic ile başlamazsak haksızlık ederiz. Arao'yu beğenmeyip gönderip, Krunic'i transfer eden oyun zekâsına söylenecek çok şey olabilir. Ama bu oyuncuyu sezon başında Milan'ın hocası da vermek istememişti. Demek ki neymiş; transfer teknik direktöre bırakılmayacak kadar önemliymiş. Elbette İsmail Yüksek, maçı takımı adına ayakta tutan oyuncu oldu. Dzeko attı, goller kaçtı… Evet ama böyle bir taktik oyuncusu her şeyin dengesini değiştiriyor. O kadar çok atağı kesip, topu oyuna doğru soktu ki, zor maçın kilidini açtı.

        18

        Gördüğü halde çalamadı, yüreği yetmedi. Neden? Bazıları "kızar" diye mi? Livakovic bu sezon ilk kez büyük takım kalecisi gibi kaledeydi. Zor günler kahramanlar ister. Daha önce olmayanlar, 2-1'e kadar takdir haklarını rakibe çalan hakemin direnmeyi bırakmasından, devre bittiğinde kaçan, maç bittiğinde yeniden yakalanan şampiyonluk hedefinden. Bir varmış, bir yokmuş maçıydı seyrettiğimiz. (SABAH)

        19

        DENİZ ÇOBAN: VAR DAMGA VURDU

        Maça yabancı VAR damga vurdu. Hakemin açık hatalarında, yerinde müdahalelerde bulundu. Portekizli VAR hakeminin performansını övmekle birlikte, Türk hakemlerine de haksızlık etmek istemem. Hatalar o kadar açıktı ki bana göre yabancı ya da yerli kim VAR masasında otursa, bu pozisyonlar karışılmayacak gibi değildi.

        20

        45+1’de Karagümrük golü öncesi Güven’in İsmail’e yaptığı faulünü hakem atladı. İsmail’in sağ ayağına, Güven’in açık bir hamlesi var. Bu hamle İsmail’i düşürmeye yetti. Ama VAR’ın müdahale edemeyeceği bir pozisyondu. 54’te, Osayi rakip ceza sahasında iki oyuncunun arasından topu kurtardığında, solunda bulunan Rohden’den kendisini kurtaramadı. Hakemin hatalı şekilde ‘devam’ dediği pozisyonda VAR’ın yerinde bir müdahalesi ile penaltı kararı çıktı. Pozisyonda tartışan Osayi ve Ceccherini’ye çıkan sarı kartlar doğruydu. (FANATİK)

        21

        FIRAT AYDINUS: PENALTILARA YABANCI KALDI

        Maçın hakemi Tugay Kaan Numanoğlu mümkün olduğunca maçı oynatıp basit müdahalelere düdük çalmak istemedi. Gösterilen ve verilmeyen bazı kart hataları vardı. Her ne kadar maçın seyrinde, gollerden önce uyguladığı avantajlarda ve maçı kesmeme adına başarılı olsa da özellikle ikinci 45 dakika majör pozisyonlarda hatalı olduğu kararlar VAR’dan değişti.

        22

        · 45+1 Karagümrük’ün golünden önce İsmail Yüksek’e yapılan hareket eğer maçın sonucu farklı olsa yabancı VAR hakeme rağmen çok konuşulurdu. · 53. dakikada Rohden’in Osayi-Samuel’e yaptığı müdahale penaltı. Yabancı VAR hakeminin bu pozisyonda müdahalesi yerinde ama maçın hakeminin bu kadar net ‘penaltı değil’ vücut dilini kullanması doğru değildi. · 76. dakikada Numanoğlu’nun Mendes’e gösterdiği kırmızı karta katılıyorum. Burada Mendes’in her iki ayağı ile Fred’in arkasından hız alarak yaptığı müdahale oyuncunun sağlığını tehlikeye sokacak türden. (HÜRRİYET)

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ