Ticaret Bakan Yardımcısı Gürcan açıkladı! Otomobil ilanlarına yeni düzenleme yolda...
Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER), 5 yıl aradan sonra Otomotiv Kongresi'ni yeniden düzenledi. Yetkili satıcılık mesleğinin bugünü ve geleceğinin masaya yatırıldığı kongrede sektör temsilcilerine hitap eden Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, otomobil ilanları ile ilgili olarak bazı sosyal medya platformlarına yönelik yeni yönetmeliklerin geleceği söyledi. Bakan Yardımcısı Gürcan, "Şu anda tespitleri yapıyoruz. Onlar ya bize uyacaklar ya da uymadıkları takdirde her ilan başına 10-100 bin TL arası ceza uygulanacak" dedi
Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği’nin (OYDER) düzenlediği Otomotiv Kongresi, 5 yıl aranın ardından 'Sürdürülebilir Yetkili Satıcılık' temasıyla gerçekleştirildi. Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan ile birlikte sektörün önde gelen isimleri kongrede buluşurken, değişen iş modelleri ve gelişen yeni teknolojiler ele alınarak, otomotiv dünyasının yarınına odaklanıldı.
Kongrede yetkili satıcılık mesleğinin bugünü ve geleceğine yönelik tüm projeksiyonlar sektör profesyonelleri tarafından değerlendirildi.
Kongrede sektör temsilcilerine hitap eden Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, motorlu kara taşıtlarının ticareti hakkında yapılan değişiklikle distribütörlere de bazı yükümlülükler getirdiklerini belirtti.
'YA BİZE UYACAKLAR YA DA UYMAZLARSA 10-100 BİN TL ARASI CEZA UYGULANACAK'
Gürcan, "Yetkili satıcıyı 1 ay içinde son 3 yıllık satışlarının aylık ortalamasından fazla taşıt almaya zorlamaması, fatura tarihinden sonra, taşıt fiyatında artış yapmaması, taşıtı 15 gün içinde yetkili satıcıya teslim etmesi, yetkili satıcının taşıt satışlarını ve kampanyalara katılımlarını mal veya hizmet alımı gibi şartlara bağlamaması gibi kuralları devreye aldık. Yine, sektörden gelen taleplere istinaden, yetki belgesi alınması için gerekli olan şartlar arasından iş yeri açma ve çalışma ruhsatını çıkardık ek olarak 1 Mart 2025 tarihine kadar yapılacak yetki belgesi başvurularına lise mezuniyeti şartına muafiyet getirdik" dedi.
Bakan Yardımcısı Gürcan, otomotiv sektör ihracatında 2024 yılının ilk 9 ayında 26.9 milyar dolarlık rekor bir rakama ulaşıldığını belirterek, "Bu tarihi rekor için otomotiv sektörünün tüm temsilcilerini tebrik ediyorum. Son yıllarda ardı ardına yaşanan küresel krizler özellikle 2019’da başlayan pandemi ve ardından Ukrayna-Rusya savaşı ve çatışmalara rağmen otomotiv üretiminde dünyada son 5 yılda 15'inci sıradan 13'üncü sıraya yükselmiş bulunuyoruz. Bu bizim doğru yolda olduğumuzu göstermektedir. Ülkemiz güçlü sermaye yapısı, nitelikli iş gücü, stratejik coğrafi konumu ve yüksek kalite standartları ile otomotiv sanayimiz uluslararası pazarda güçlü ve rekabetçi bir aktör durumundadır" şeklinde konuştu.
Bakan Yardımcısı Gürcan, otomobil ilanları ile ilgili olarak bazı sosyal medya platformlarına yönelik yeni yönetmeliklerin geleceğini söyleyerek, "Şu anda tespitleri yapıyoruz. Onlar ya bize uyacaklar ya da uymadıkları takdirde her ilan başına 10-100 bin TL arası ceza uygulanacak" dedi.
'KÂR MAJLARI PANDEMİDE NORMALE DÖNDÜ'
Otomotivin, Türkiye ekonomisinin belkemiğini oluşturan en önemli sektörlerden biri olduğuna dikkat çeken OYDER Başkanı Dr. K. Altuğ Erciş de, "13 farklı yerli üretici ve 52 markanın birlikteliği söz konusu olduğu yetkili satıcılar olarak, 1.250’den fazla işletme ile bu devasa yapının dinamiklerini sürdürüyor ve 140 bin kişiyi doğrudan bu çarkların içine dahil ederek, Türkiye ekonomisinin büyük güçlerinden birisi olarak yolumuza kararlılıkla devam ediyoruz. Tamamı yerli sermaye ile oluşturulmuş 5 milyar dolarlık yatırım, bu sektöre olan inancın ve güvenin somut bir göstergesi olarak parlıyor" dedi.
Pandemi döneminin gölgesinde geçen 2020-2022 yıllarının, otomotiv sektörü için derin izler bırakan zorlu yıllar olduğuna da değinen Erciş, "Bu dönemde araç bulunurluğu konusunda ciddi sıkıntılar yaşadık. Üç yıl üst üste otomobil ve hafif ticari araç pazarı, 740 ila 780 bin bandında seyretti. Ancak bu rakamlar, gerçek talebin yalnızca yarısıydı. Müşteri talebi iki katına çıkmışken, araç bulmak, istenilen modeli ve rengi bulmak adeta imkansız hale gelmişti. Tıpkı az bulunan her şeyin daha da kıymetli hale gelmesi gibi araçların da değeri arttı ve markalar birbirleriyle rekabet etmek yerine, daha fazla araç bulmaya odaklandı. Bu durumda ürünün değerlenmesi ve fiyatların artması, kaçınılmaz bir sonuç olarak karşımıza çıktı. Ancak bu fiyat artışı, birçok kişinin düşündüğü gibi liste fiyatlarının artması ya da markaların bayilerine ekstra kâr marjları sağlamasıyla değil, markaların daha az kampanya yapması ve bayilerin daha sınırlı indirimler sunması nedeniyle gerçekleşti. Burada asıl yanılgı, pandemi öncesinde bayilerin düşük kâr marjları ile faaliyet göstermeye zorlanmış olmalarından kaynaklanmaktadır. Pandemi öncesi dönemde bayiler yüzde 2, yüzde 3 gibi oldukça düşük kâr marjları ile çalışarak ayakta kalmaya çalışmaktaydı. Bu olağandışı durum, pandemi döneminde olması gereken makul kâr marjlarının uygulanmasıyla birlikte, haksız yere ‘fırsatçılık’ gibi algılandı. Oysa ki, pandemi döneminde uygulanan kâr marjları, sektördeki sağlıklı işleyişi yeniden sağlamak adına normaldi ve gerekliydi" görüşünü paylaştı.
'AZ SAYIDAKİ OLUMSUZ ÖRNEK HAKSIZ GENELLEMEYE YOL AÇTI'
Geçmişte bazı bayilerin yanlış uygulamalar sergilediğini de vurgulayan OYDER Başkanı Erciş, "Bayiler olarak bizler her yaptığımız işlemi kayıt altında tutarak bunları yaparken, bazı müşteriler yeni aldıkları araçları, satın aldıkları aynı gün içerisinde yüzde 25 daha yüksek fiyata ikinci el olarak satabildiler. Bu gibi durumlar, piyasadaki arz ve talep dengesizliği daha da artmasına sebep oldu. Üzülerek vurgulamam gerekiyor ki yanlış uygulamalar sergileyen ve araç satışlarını başka hizmet ve ürünlerin satışıyla ilişkilendiren bazı işletmeler de oldu. Bunun sayısı oldukça sınırlıydı ve devletimizin denetleyici unsurları bu işletmelere yönelik yaptığı denetim ve incelemeler sonucunda gerektiğinde ağır yaptırımlar uyguladı. Ne var ki, bu az sayıdaki olumsuz örnek bile liyakatla çalışan, yetkili satıcılarımızın haksız bir genellemeyle değerlendirilmelerine de yol açtı. Bizler bu nedenle sektördeki paydaşlar arasında şeffaf iletişim kanalları oluşturulmaya ve yanlış bilgilendirmelere karşı proaktif bir duruş sergilemeye de bundan sonraki süreçte özen göstermeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
DİSTRİBÜTÖRLERE 'DENGE' ÇAĞRISI
Erciş, distribütörler ve bayiler arasında da bir denge olması gerektiğini de dile getirerek, "Aksi takdirde, bu denge bozulur ve sonuç olarak sektörün hiçbir bileşeni bu durumdan kazançlı çıkamaz. Satışların zorlandığı her dönemde bizlere baskı yaparak, kâr marjlarımızı azaltmak ya da fazla stok yüklemek yalnızca bize değil, sizlere de zarar verir. Bu krizlerden çıkardığımız derslerle, gönül rahatlığıyla diyorum ki, şimdi birlik olma zamanıdır. Bizler her birimizin katkısıyla daha güçlü bir yapıya dönüşebiliriz ve bunu da başaracağız" diye konuştu.
Kongrede ayrıca Sinan Özkök’ün moderatörlüğünde Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu ve Otomobil Grubu Başkanı Şükrü Bekdikhan, Volvo Car Küresel Yedekparça Ticari Operasyonlar Başkanı Sabri Sözen, Stellantis Türkiye İcra Kurulu Başkanı İbrahim Anaç ve Fiat İş Birimi Direktörü Altan Aytaç’ın konuşmacı olarak katıldığı “Türkiye’de Yetkili Satıcılığın Geleceği” konulu bir panel de düzenlendi.
Automobility Kurucusu ve Şanghay Amerikan Ticaret Odası Otomotiv Komitesi Başkanı Bill Russo da Çin otomobil ekonomisi ve otomobil pazarını çok yönlü olarak değerlendirdiği bir konuşma yaptı.