Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Mozilla/5.0 AppleWebKit/537.36 (KHTML, like Gecko; compatible; ClaudeBot/1.0; +claudebot@anthropic.com)
        Haberler Yaşam "Trakya'nın en önemli arkeolojik alanı korumaya alınmalı"
        4

        Burada bulduğumuz malzeme milattan sonra 500'den sonrasını gösteriyor. Yaklaşık olarak 6'ncı yüzyıldan, 15'inci yüzyıla kadarki süreçte bölgenin iskan edildiğini biliyoruz. Aşağıda gördüğümüz fresk parçaları da bize genellikle milattan sonra 9 ve 10'uncu yüzyılı gösteriyor.

        5

        Bunun dışında yukarı bölgede karşımıza çıkan Trak kutsal alanı kalıntıları; altarlar ve kurban çukurları, çok daha önceki bir süreci gösteriyor. Bunlara baktığınızda, milattan önce 1000'lere kadar giden bir geçmişin olduğunu görebiliyoruz. Sinanköy, yaklaşık olarak 3 bin yıllık bir yerleşimin olduğu bir yer" dedi.

        6

        "TRAK VE BİZANS KULLANIMI VAR"

        Tarihsel süreçte bölgede kiliseden yemekhaneye, yatakhaneden inziva hücrelerine kadar birçok yapının bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Beksaç, "Sinanköy'de erken aşamada bir Trak kullanımı olduğu kesin. Kutsal alanlar itibarıyla baktığımızda, bunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

        7

        Ama bunun dışında özellikle milattan sonra 5'inci yüzyıl sonrasında, Bizans veya Orta Çağ olarak bildiğimiz süreçte tarihi belgelerle de desteklenebilen bilgilere sahibiz. Burasının bir metropolitlik olduğunu biliyoruz.

        8

        Hatta kayıtlarda adının Pravadon kenti olarak geçtiğini görmekteyiz. İlginç bazı kayıtlar var; burada yaşayan insanların esasında yerli halk olduğu ve zaman içerisinde Hristiyanlaştığını gösteren bilgiler de mevcut" diye konuştu.

        9

        "TRAKYA'DAKİ TAHKİMATLI YERLEŞME SAYISI ÇOK AZ"

        Yerleşim alanındaki kalenin milattan sonra 2'nci yüzyılın başlarında kurulması tamamlanan Edirne'nin 'koruyucu kalesi' olarak da görev yaptığını söyleyen Prof. Dr. Beksaç, "Özellikle milattan sonra 1'inci yüzyıl içerisinde ve 2'nci yüzyılın başlarında kurulması tamamlanan Adrianapolis, Edirne kentinin kuzeydeki koruyucu kaleleri olması.

        10

        Trakya'da tahkimatlı yerleşme sayısı çok az. Özellikle kuzeybatı kesiminde tek ağır tahkimatlı yerleşme, Sinanköy'dedir. Bunun yanında burada Trak döneminde tanrı için kanlı kurbanlar yapıldığını gösteren kurban çukurları var. Muhtemelen ayinler de beraberinde geliyor" dedi.

        11

        "HER GELİŞİMDE HASARIN DAHA YOĞUN OLDUĞUNU GÖRÜYORUM"

        Prof. Dr. Beksaç, bölgenin hızla kaderine terk edildiğini belirterek, "Burası maalesef herkesin gelip, tahrip ettiği bir yer haline geldi. Yakında bir de çimento fabrikası var. Bu fabrikanın patlattığı dinamitlerin etkisi de burada kendisini gösteriyor.

        12

        Her gelişimde bu hasarın daha yoğun olduğunu ve çatıdaki çökmelerin daha şiddetli bir hal aldığını görebiliyoruz. Burada bile defineci faaliyetini görmek mümkün. Yıllardır burasının kendi kaderine terk edilmiş olmasının getirdiği bir sorun var.

        13

        Çatı çok ciddi bir şekilde çöküyor. Buradaki her bölümde, bu hasarları görebiliyoruz maalesef. Burada sadece definecilerin verdiği hasarla iş bitmiyor. Doğanın verdiği hasar hızlanmış durumda. Malzeme zaten kalker ki o da çok dayanıklı bir malzeme değil" diye konuştu.

        14

        "BIRAKIN GELECEK KUŞAKLARA KALSIN"

        Sinanköy'deki tarihi yerleşim alanının ciddi şekilde korunmaya alınması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Beksaç, "Burada bir an önce tedbir alınmalı ve korunmalı. Aslında Trakya'nın en önemli arkeolojik alanlarından birisi. Acilen kurtarma tedbirinin ele alınması şart.

        15

        Yoksa yok olup, gidecek burası ki zaten çökmeleri görüyorsunuz. Burayı tahrip eden herkese verilecek mesajımız var; bırakın önemli bir tarihi alan yaşasın, gelecek kuşaklara kalsın. Gelecek için geçmişi korumayı bilelim" dedi.

        16

        "MÜZE GİBİ DEĞERLENDİRİLEBİLİR"

        Bölgeyi gezmek için eşi ile gelen İlknur Ergenekon, tarihi alanın bakımsız halinin kendilerini üzdüğünü söyledi. Ergenekon, "Edirne'de gezerken burasını sormuştuk ve o bilgiyle geldik ama korunmamış ve tahrip olmuş.

        17

        Bu görüntü bizi üzdü. Bir sürü insanın bu bölgede yaşamış olması, çok ilgimi çekiyor. Burasının aslında müze gibi değerlendirilip, etrafının derlenip toplanması lazım. Geçmişimiz; çok önemli, burada yaşayan uygarlıklar çok önemli" diye konuştu.

        18
        Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Detaylı bilgi almak için ‘Çerez Politikasını’ ve ‘Aydınlatma Metnini’ inceleyebilirsiniz.
        Bu çeviride Google Translete kullanılmıştır. Anlam ve çeviri hatalarından haberturk.com sorumlu değildir.