Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Bergen'in nasıl bilirdiniz?

        -Acıların kadını.

        -Gözüne kezzap atılmış kadın.

        -Aşık olduğu adam yüzünden hayatını kaybetmiş.

        -Bir gün bile yüzü gülmemiş.

        -Sevdiği erkek tarafından öldürülmüş.

        Halis Serbest'i nasıl bilirdiniz?

        -Gözünü kırpmadan, kendisini seven kadının yüzüne kezzap atmış.

        -Gözünü kırpmadan, kendisini seven kadını öldürmüş.

        -Gözünü kırpmadan, kendisini seven kadının annesini vurmuş.

        -Ve her fırsatta, "Pişman değilim" diye naralar atan, utanmayan, üzülmeyen bir katil.

        Ve bunu, üstelik ekranlarda yapıyor.

        Ve hatta "Keşke annesi de ölseydi ölmeyişine çok üzülüyorum" diyor.

        Ve maalesef, bu memlekette kadın cinayetleri son bulmuyor.

        Ve üstelik bu adamın bir an bile utanması, üzülmesi yok.

        Nasıl olacak peki?

        Bu katiller böyle utanmadan, korkmadan, pişman olmadan konuşacaklar mı? Tamam hadi cezalar gerektiği gibi verilmiyor bari ölen kadınlar yattıkları yerde huzurlu bırakın.

        Bari bu adamları, bu katilleri konuşturmayın.

        Bir çocuk bu konuşmayı dinlese ne düşünüyor sizce? Aklına nasıl yerleşiyordur. Adamın biri çıkmış. Öldürdüğü kadın hakkında konuşuyor. Üstelik "Pişman değilim. Keşke annesi de ölseydi" diyor.

        Sizi bilmiyorum ama benim gerçekten kanıma dokunuyor.

        Bir arada, "Filmini çektirmeyeceğim" diyordu.. Ama tabii Bergen'in tüm hayatının detaylarını gözler önüne seren film geliyor, çekiliyor.

        REKLAM

        Ve ailesi de 32 yıl sonra "Sonunda tüm detaylar ortaya çıkacağı için mutluyuz" diyor.

        Hadi bakalım Halis Bey. Madem pişman değilsiniz görelim bakalım neden pişman olmadığınızı. İzleyelim.

        Madem pişman değilsiniz.

        İyi bir şey yaptığınızı düşünüyorsunuz izleyelim bakalım.

        Bizler de izleyici olarak görelim. Bergen'in ailesi, yakınları, çalışma arkadaşları tarafından anlatılan tüm detayları öğrenelim.

        Ve gerçekten görelim bakalım neden ve niçin pişman olmuyorsunuz!!!

        Şimdi taksiler düşünsün

        Şimdi taksiler düşünsün
        0:00 / 0:00

        Beklenen güzel haber önceki gün geldi.

        İçişleri Bakanlığı yayımladığı genelge ile taksileri artık polislerin denetleyeceğini duyurdu. Allah'ım bu nasıl güzel bir haber!

        Hadi bakalım şimdi anlatma zamanı.

        Mesela anlat polis amcana neden almadın taksici amca.

        Neden yüzümüze bakıp bakıp turist olmadığımızı anladığında gaza basıp gittin anlat taksici amca.

        Şimdi artık siz düşüneceksiniz. Ya ceza yersin. Ya da müşteriyi alırsın.

        Ya daaaaa... Trafikten men edilirsin.

        Hadi anlat bize neden bizi almadın taksisi amca.

        Bu işte bir terslik var

        Bu işte bir terslik var
        0:00 / 0:00

        -Ne zaman hafta bitiyor anlamıyorum.

        -Pazartesi oluyor. Hooop bir bakmışsın Cuma gelmiş bile. İyi ama nasıl!!!

        -Eylül ayı bitti. Nasıl bitti bilen var mı?

        -Sabah oluyor, hooop bir anda akşam oluyor. Hatta bir bakmışsın gece yarısı olmuş.

        -Zaman nasıl geçiyor asla anlamıyorum.

        -2021 bitmek üzere. Ekim geldi çattı. İyi ama nasıl?

        -Ben daha yazı beklerken yaz bitti.

        -Temmuz-Ağustos nasıl bitti anlamadım.

        -Kasım kapıda.

        -Dün yazdı, bugün kış. Onu da anlamadım.

        Bu işti bir terslik var. Ben çözemedim, çözemiyorum.

        Aman doktor, canım doktor

        Aman doktor, canım doktor
        0:00 / 0:00

        Ah doktor canım doktor. Sen ne yaptın da oynadın.

        Ne yaptın da göbecikler attın. Aman da aman. Sen göbecikler attın, millete dert oldu. Vah vah ki, ne vah. Doktor göbek atar mıymış?!

        Kalp ve Damar Cerrahi uzmanı Doktor Banu Küçükpolat göbek attı derdi memleketi gerdi.

        Ah doktorum, canım doktorum. Siz enerjiniz ile hastaları bile iyileştirirsiniz alimallah.

        Devam göbecikler atmaya devam.

        Diyeceğim ama ben de izlerken ağzım bir ara açık kaldı. Şaştım kaldım. İzledim, izledim izledim. Baktım baktım baktım. "Nasıl ya!!" dedim. "Yok artık" dedim.

        Sonuç mu?

        Öyle bir dünyada yaşıyor ve öyle bir dönemden geçiyoruz ki!

        İnsanlar gergin, insanlar mutsuz.

        Bir kesim var ki, gülmeye hasret.

        Bir kesim var ki, psikolojik sorunlarla boğuşuyor.

        Bir kesim var ki, neredeyse birbirinin gözünü oyacak.

        Bu sebeptendir ki, böyle mutlu, enerjik insanları görünce hoşuma gidiyor. Bu sebeptendir ki, keyifli insanları görünce içim açılıyor. Yani doktormuş, dans edemezmiş mevzusuna takılmamak gerektiğini keşfettim. Size de tavsiye ederim.

        Diğer Yazılar