Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Son katılabildiğimiz Dünya Kupası; 2002 yılında gerçekleştirilen Kore-Japonya ortak organizasyonuydu... Güney Kore’nin güneyinin en ucu Ulsan’da Brezilya maçıyla başlayan maceramız, İncheon‘da Kosta Rika ve başkent Seul’ün Dünya Kupası Stadı’nda Çin maçıyla devam etti...

        Gruptan Brezilya ile beraber çıkınca bu sefer Japonya yolunu tuttuk... Bu ülkede, bütün dünyayı şaşkına çeviren bir performansla, önce ikinci turda Miyagi’de ev sahibi Japonya’yı, ardından çeyrek finalde de Osaka’da Senegal’i devirdik. Nihayet yükseldiğimiz yarı finalde, dünyanın gelmiş geçmiş en büyük milli takımı Brezilya’ya, kök söktürdüğümüz maçta 1-0’la boyun eğince, üçüncülük maçı oynamak üzere, yeniden G. Kore’ye döndük.

        Bu sefer de Daegu şehrinde, yarı finalde Almanya’ya kaybeden G. Kore’yi, 3-2 mağlup ederek Dünya Üçüncüsü apoletini, bir şeref nişanesi olarak takıp Türkiye’ye dönmüştük...

        MUHTEŞEM TÜRKİYE İDİK

        Final maçıyla toplam 64 maç oynanan Kore ve Japonya’da, şampiyonlar; İtalya, Arjantin, İngiltere, Fransa ve İspanya gibi ülkeler, tek tek elenip ülkelerine dönerken, bize 63. maçı oynamak nasip oldu... Brezilya şampiyon, Almanya ikinci, Türkiye de üçüncü oldu... İlk defa iki ülkenin ev sahibi olduğu bir Dünya Kupası’nda, ev sahibi iki ülkeyi yenen tek takım olarak da tarihe geçtik. Oynadığımız futbolla dünyayı kendimize hayran bıraktık, attığımız gollerle adımızdan söz ettirdik... Dünya kupaları tarihinin en erken golü de bize nasip oldu. Kapanışta, dost ve kardeş Güney Kore ile yaptığımız maçtan sonraki fair-play görüntümüzle, dakikalarca alkışlandık, dünyaya en güzel görüntüleri servis ettik.

        ARTIK RÜYA GÖRÜYORUZ

        Futbolda ders verdik, insanlıkta örnek olduk, sporun sevgi dostluk barışa olan katkısında zirve yaptık. 1-0 öne geçtiğimiz Brezilya maçını hakem hatalarıyla kaybederken aldığımız alkışı, G.Kore maçıyla bir başka güzellikle tamamladık... Teknik Direktör Şenol Güneş, FIFA tarafından 2002’de, yılın en başarılı hocası ilan edildi... Kalecimiz Rüştü Reçber, Alman Oliver Kahn’la birlikte en başarılı kaleci seçildi... Dünyaya yeni yıldızlar armağan ettik ve muhteşem görüntüler sergileyerek, müthiş izler bırakarak, Dünya Kupası’nı şenlendirerek olağanüstü bir kalabalığın karşılaması eşliğinde Türkiye’ye döndük... Kıta şampiyonlarının katıldığı Konfederasyon Kupası’na 2003’te davet edildik ve yine Şenol Güneş yönetiminde, orada da fırtına gibi estik. Bu kez Brezilya’yı kupadan eleyerek yine 3. olduk ve başarımızı bir kere daha tekrarlarken, dünyanın alkışını aldık... Tabii, vefaysa vefa, hakkı teslim etmekse o, o iki büyük başarıda da en önemli mimarlardan biri, o günkü Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy’du. Yönetimiyle birlikte, tarihe geçerek alkışı da hak ettiler... Biz, o günden sonra hedef büyültmüşken, artık Dünya Kupası’nı kazanmak ve Avrupa Şampiyonu olmaktan söz etmeye başlamıştık ki, yıllar geçtikçe hayal kırıklığına uğradık. 2008, Avrupa Şampiyonası’nda Fatih Terim’le yakaladığımız muhteşem hava, aldığımız sonuçlarla, yarı final oynamış ve ne yazık ki Almanya’ya, kabus gördüğü maçta kaybetmiştik... Bu da sonra rüya oldu ve bir daha uykumuzda bile göremedik.

        EV SAHİBİ OLURSAK ANCAK...

        Almanya’da 2006’da olamadık, belki en çok seyirciye oynayacağımız Dünya Kupası’ydı... 2010’da G.Afrika’ya da gidemedik, 2014’te Brezilya’ya da... Hepsinde hayal kırıklığı yaşadık... En rahat bir zamanda, en kolayı yapabileceğimiz bir imkândı Rusya 2018, onu da es geçtik... Kavga, şiddet, tehdit, şantaj, birbirimize düştük, düşürüldük, birbirimizi yedik, gücümüzü tükettik, kendimizi madara ettik!.. Fatih Hoca’yla, Arda’yı ve diğer futbolcuları kapıştırdık, onları harcadık, koca bir millet seyrettik, kaos ortamıyla treni kaçırdık. Tarihte ilk defa, komşumuzun organize ettiği bir kupaya katılmaktan mahrum kaldık. Görünen o ki; biz büyük barışı sağlayamazsak, birlik olamazsak, el ele tutuşup engelleri aşamazsak, dünya kupaları hayal olmaya devam edecek... En iyisi, biz 2030 Dünya Kupası’na aday olalım, alalım ve ev sahibi ülke otomatikman katılacağı için, Türkiye olarak finallere katılmış olalım.

        Diğer Yazılar