Evimizin daimi sorunu: Çocuk odaları
Sürekli yaş dönemi geçiren, sürekli değişen, gelişen, öğrenen, farklılaşan 3 tane çocuğun yaşadığı bir ev düşünün... O kadar hızla dönem atlatıyoruz ki ve o kadar yoğun ilgi alanları ve heyecanları değişiyor ki ayak uydurmak yıpratıcı oluyor.
Artık bebeklikten çıkan bebeklerim için çocuk odası yapmak ve artık ergenliğe giren oğlumuz için bir genç odası hazırlamak telaşındayım bir süredir. Bakmadığım yer, görmediğim katalog ve internet sitesi kalmadı. Hem fonksiyonel olsun, hem bol dolaplı ve çekmeceli olsun hem de şık, sevimli olsun istiyorum. Hepsini nasıl bir arada bulacağımıda inanın bilmiyorum. Bir markanın bir ürünü için "Tam bana göre bu" diyorum, dönüyorum başka bir ihtiyaca onu diğerine uyduramıyorum.
Bebeklerimin biri kız biri erkek, büyük çocuğum ise erkek. Yani ne yapsanız da cinsiyet ve ilgili alanı ve de yaş farkı yüzünden ortak noktada buluşamıyorsunuz. Oyuncak sepeti mavi olursa Kaila, “Bu bana göre değil” diyor, bir bebek resmi varsa bir kutu üstünde, Rüzgar “bu Kaila’nın” diyor. Emre ise kendini artık adam olarak konumladığı için başka bir dünyası var, hayalleri de istekleri de başka. Oyuncaklardan, ayıcıklardan, çizgi filmlerden bu günlerde nefret ediyor, yanlışlıkla eski oyuncakları ortaya çıkınca “Aman anne sakla bunları, kimse görmesin bunları biriktirdiğimi bunlarla oynadığımı” diyor.
Anlayacağınız işim bugünlerde biraz karışık, kendime hedef koydum, çocuklarımın doğum günlerine kadar yani 2013 Mayıs’ının sonuna kadar bu işi bitireceğim. 11. doğum gününe oğluma bir genç odası, 4. doğum gününe küçük kızıma bir prenses odası, 3. doğum gününe minik oğluma ise şahane bir erkek çocuk odası hazırlayacağım. Duvar kâğıtlarından abajurlarına kadar kendim seçeceğim. Yoğun olarak uğraşacağım bir proje gibi hazırlanıyorum şu an. Bakalım nasıl bir iş çıkaracağım.
Tavsiyelerinize tabii ki ihtiyacım var; özellikle annelerin tavsiye ve önerilerini ve bu iş için çalışanları duymak istiyorum ki benim gibi bu konuda bir değişim arayışı olanlara da önerilerimi söyleyebileyim. En kullanışlı ürünlerden, en ekonomik ipuçlarına, pratik önerilere, dekorasyon detaylarına ve bu konuda çalışan cidden işini iyi yapan kaliteli markalara kadar her şeyi duymak istiyorum. Bu yeniden yapılanma projemi de sitemiz hthayat.com’da adım adım anlatacağım, fotoğraflarla neler yaptığımı sizlerle paylaşacağım.
Bu günlerde bu işe konsantre olmuş biri olarak bakınız dekorasyon uzmanı neler tavsiye ediyor, çocuğunuza ait olacak ve içinde yaşayacağı odaya mobilya almak, diğer odalara mobilya almaktan daha fazla karmaşık ve özen gerektiren bir iş çünkü. Bu üç ipucunu temel hedef aldım kendime paylaşmak istiyorum şimdi sizlerle;
Çok Amaçlı Eşyalar: Çoğu çocuk odası çok geniş değildir. Dolayısıyla çok fonksiyonlu eşyalar, örneğin bazı oyuncakların ve aynı zamanda kitapların da koyulabileceği raflar, kullanım alanını genişletmiş olur. Özellikle odayı iki çocuk paylaşıyorsa katlanabilir yataklar veya ranza iyi bir çözüm olabilir. Extra
depolama alanları için tekerlekli bir komodin de düşünebilirsiniz.
Güvenlik Önemli: Güçlü ve sıkı bir şekilde birleştirilmiş mobilyalar tercih edin. Sert kullanıma dayanabilecek mobilyalar olmalı. Kırık veya çıkık bir ray, düzgün monte edilmemiş bir merdiven çocuklarınızın güvenliğini tehlikeye atabilir. Eğer eski mobilyalar kullanıyorsanız mobilya boyasının kurşunsuz olmasına ya da siz kendiniz boyayacaksanız, su bazlı boya kullanmaya özen gösterin. Diğer özel güvenlik şartları ile ilgili bilgi edinin.
Eşyaların Stiline Dikkat Edin: Çocukların zevkleri ve bakış açıları sıklıkla değiştiği için mobilyaları seçerken çok marjinal olmamasına ve zaman içinde farklılaştırılarak kullanılabilecek eşyalar olmasına özen gösterin. Çocuk odasının evin geri kalanıyla uyumlu olmasını istiyorsanız, yetişkin mobilyalarının genç veya çocuk versiyonlarını yapan markaları tercih edebilirsiniz. Odayı giydirin. Renkli örtü, perde, yastık ve oyuncaklarla renkli, sıcak hem sizin hem de çocuğunuzun vakit geçirmek isteyeceği bir mekân ortaya çıkarın.
Bakalım alnımın akı ile yapabilecek miyim bu işi, içimden geldiği şekilde... Bekliyorum tavsiyelerinizi,
önerilerinizi ve gizli adreslerinizi pinar@hthayat.com adresime...
Gelecek gümbür gümbür geliyor!
IBM'İN her yıl açıkladığı 5'te 5 listesine bu yıl bilgisayarların bir nevi görmeye, duymaya, koklamaya, dokunmaya ve tatmaya başladığı bir dönem damgasını vuruyor.
Bilişsel sistemler devrinde bu önemli dönemece gelinmesiyle bilgisayarlar çalışma, yaşama ve iletişim
kurma metotlarımızı fark edilir biçimde değiştirmeye aday oldular.
Önümüzdeki beş yıl içinde bireylerin yaşam, çalışma ve birbirleriyle etkileşim kurma biçimini değiştirebilecek potansiyele sahip yedinci "IBM 5'te 5" inovasyon listesi duyanları üzerinde tartışmaya sevk ediyor adeta. Oğlumla son birkaç gündür bu konuyu tartışıyoruz. "Anne olabilir" diyerek bir tez atıyor ortaya, sonra düşünüp "Anne aslında olamaz" diye açıklamaya başlıyor.
Bakınız bu listede yer alan 5 yenilik şu şekilde:
Dokunma: Telefonu kullanarak dokunabileceğiz. Şaka değil bu gerçek...
Görme: Bir piksel binlerce sözcüğe bedel olacak. Aslında başladı da şu an farkında değiliz, kelimeleri daha az kullanır, derdimizi fotoğrafla anlatır olduk farkındaysanız...
Duyma: Bilgisayarlar önemli olan şeyleri duyacak. Bizim yerimize dinleyecek, not alacak, özet çıkaracak...
Tatma: Dijital tat alıcılar, daha akıllı yemek yemeye yardımcı olacak. Bakın bu ilginç, üzerinde en çok konuşulması gereken bence budur...
Koklama: Koku alma hissine sahip bilgisayarlar üretilecek...
Sizin için mutluluk nedir?
ÜNLÜLERİN birbirinden enteresan mutluluk tanımları ile dolu bir kitabı yeni yıl hediyesi olarak sevdiklerinize armağan etmek ister misiniz? Üstelik hasta çocukların dileklerini gerçekleştirmeye katkı sağlayarak. Bir Dilek Tut Derneği, ünlülerin mutluluğa bakışlarını “Mutluluk Kitabı”nda bir araya topladı. “Sizin için mutluluk nedir” sorusuna verilen yanıtlarla oluşan kitap, hem mutluluk üzerine pek çok farklı fikri bir araya getiriyor hem de derneğin mutlu ettiği çocukların teşekkür mektuplarına yer veriyor.
Kenan Doğulu’dan Nilüfer’e, Ferman Akgül’den Gürgen Öz’e, Lale Mansur’dan Cüneyt Özdemir’e, Erdil Yaşaroğlu’ndan Bennu Gerede’ye, Murat Serezli’den Ebru Akel’e, Nihat Sırdar’dan Ayşe Tolga’ya, Rüştü Reçber’den Ceyda Düvenci’ye pek çok ünlünün mutluluk öykülerinin bir araya geldiği kitabı İzzeddin Çalışlar yayına hazırladı.
Bir şey yapayım ama ne yapayım diyenlere, minicik bir alışveriş ile bakınız işte birilerine yardım etme fırsatı... İyiliğin gücüne inanan herkes için harika bir proje bence.
