Irak Türkmen Cephesi Başkanı Erşat Salihi bugün istifa ediyor!
1995 yılında kurulan Irak Türkmen Cephesi, Türkmenlerin, yani Irak Türklüğünün merkezi ve kalesi durumundadır. Kuruluşundan bu yana Türkmenlerin siyasal yaşamdaki dağınıklığını önlemek, onlara yönelik baskı ve tehdide karşı durmak, Türkmenleri temsil etmek ve belirli bir vizyon oluşturmak amacını taşımıştır.
Türkmenler bu süreçte önce Saddam döneminde, ardından ABD işgaliyle dayatılan kaotik ülke dengelerinde büyük zorluklar yaşamıştır. Birçok anayasal haklardan mahrum bırakılmaları, demografik yeknesaklıklarının parçalanması ve karşı karşıya kaldıkları saldırılarla hep hedefte olmuşlardır. Örneğin yarın Altunköprü Katliamının 30. yılı Ankara’da anılacak.
Katliamlar, suikastlar ve gerek siyasal gerekse toplumsal anlamda erime…
Bunu daha önce Osmosis Tuzağı olarak ifade etmiştim. Rum lider Papadopulos vaktiyle BM Genel Kurulunda sorununun “Osmosis” yöntemiyle çözüleceğini ileri sürmüştü. Yani bir kitlenin diğer bir kitle içinde eritilmesi denilebilir. Irak’ta Türkmenlerin yaşadığı tehlikenin basit bir fotoğrafıydı bu.
Çünkü Türkmenlerin varlığını ve gücünü artırması aynı zamanda Türkiye’nin orada daha etkin olmasının bir yoludur.
Hepimizin gözleri önünde Barzani yönetimince gerçekleştirilen gayrimeşru referandum ve Türkiye'nin çıkışı sonrası iptali, DEAŞ ve son olarak PKK’nın bölgedeki hesapları açısından Türkmenler hep bir risk ve tehlike olarak görüldü. Türkmenlerin tapu senedi olan Kerkük kalesine yapılanları, Telafer’de, Musul’daki saldırıları unutmak mümkün değil!
Tüm bu gelişmeler yaşanırken Irak Türkmen Cephesi karşı duruşunu net bir şekilde ortaya koyan cesur ve kararlı bir tavır sergiledi. Yeri geldi cephede yeri geldi mikrofon gerisinde Türkmenlerin var olma mücadelesi sürdürüldü.
İşte bu mücadelede Türkmen siyaseti önemli ve etkili bir lider kazandı. Türkmen Cephesi Başkanı Erşat Salihi…
Erşat bey bu mevkiye kolay gelmiş bir siyasetçi değil. Saddam dönemindeki mücadelesi sebebiyle 10 yıl ceza aldı, 7 yıl hapis yattı. Abisi Rüştü Salihi bu uğurda idam edildi. Ailesi sürgün yedi. 2011’de göreve geldiğinde de Cephe’nin Kerkük sorumlusuydu.
Bugün hem yerelde, sahada hem de Irak Parlamentosunda Türkmenler için ciddi bir marka haline geldi. Mezhepsel ayrışmaya karşı ciddi çalışmalar yürüttü.
Dün sosyal medyaya görevden ayrılacağı bilgisi düştü. Daha önceki yıllarda da benzer haberler çıkmıştı. Hemen kendisini aradım. Maalesef haberin doğru olduğunu öğrendim.
Erşat bey bugün Irak Türkmen Cephesi Yürütme Kurulu’nu toplayarak istifasını açıklayacak. Milletvekilliği görevi ise devam edecek. Şu mesajı iletmemi istedi: “Bu bir bayrak yarışıdır. Mücadelemden ve davamdan asla vazgeçmem. Görevi devredeceğim arkadaşlara elimden gelen desteği vereceğim. Biz Türk’üz, Türkiye ve Türk milleti benim her vakit baş tacımdır.”
Yakından tanıyan birisi olarak her zeminde, her koşulda devlete olan saygısının birebir şahidiyim. Ancak doğrusu bunları söylerken sesi biraz buruk ve hüzünlüydü! Zor ve zorunlu bir karar aldığı belliydi.
Muhtemeldir ki toplantı öncesinde Türkmenler istifayı durdurmak için destek eylemi yapacaklar.
Türkmen Cephesi daha bir ay önce Erbil’de ofis açmıştı. Oradaki konuşmasında "Kerkük Türkmenler için tartışma konusu değildir." demişti. Son olarak Irak Kabinesine bir de Türkmen bakan dahil edilmişti. Tabii Türkiye'nin desteği ve büyükelçi Fatih Yıldız'ın çalışmaları da önemliydi.
Şimdi açıkça ifade etmek istiyorum ki Erşat Salihi, Irak'ta ve Türkmenler için kolay oluşmuş bir isim değil; terör örgütlerine karşı tavizsiz duruş sergilemiş ve hep Türkiye'nin yanında olmuştur. Bana kalırsa Türkmen Cephesinin kendi kuralları ve işleyişi ile büyük kurultayını yapması beklenmeli ve kimin ne kararı olacaksa oradaki netice esas alınmalıydı. Yaklaşan seçimler çok önemli ve hayli zor geçecek gibi gözüküyor. Türkmenlerin birlikte olması, strateji üretmesi çok önemli.
Gelinen aşamada en büyük arzumuz zaten zor koşullar altında bulunan Türkmenlerin bundan olumsuz etkilenmemesi ve birliğini muhafaza edebilmesidir…
Erşat Salihi ise bugün Cephe Başkanlığından istifa etse de mücadelenin tarihine altın harflerle ismini yazdırmayı başarmıştır!