24 Nisan yaklaşırken ABD Kongresinde hazırlanan sözde soykırımla ilgili yasadan haberdar mıyız?
Her yıl 24 Nisan geldiğinde ABD başkanlarının sözde soykırım konusunda yapacağı açıklama merak ediliyordu. Ta ki geçen yıla kadar… Zira Biden’ın konuşmasında bu kavramı kullanmasıyla birlikte mesele yeni bir evreye taşınmıştı.
Türkiye’ye karşı adeta Demokles’in kılıcı gibi kullanılan bu açıklama baskısı sona ermiş olsa da bunun yeni karar ve uygulamalara cesaret kazandıracağı açıkça görülüyordu.
Şimdi bunlardan biri, ABD Kongresine ve eğer kabul edilirse Başkan Biden’ın onayına sunulmak için hazırlanıyor.
Yeni yasa tasarısının adı “Ermeni Soykırımı Eğitimi Programı’nın” desteklenmesi…
Amerika Ermeni Ulusal Komitesi (ANCA) tarafından başlatılan ve ilk olarak milletvekilleri Carolyn Maloney ve Gus Bilirakis tarafından hazırlanan tasarının hukuki dayanağı 2019 yılında ABD Senatosunda kabul edilen H.Res.296 ve S.Res.150 saylı kararlar… Söz konusu kararlarda sözde soykırımın öğretilmesi ve hakkında kamuoyu oluşturulması da yer alıyordu.
ANCA Başkanı R. Hamparian, “Bu federal yasa, Amerikalıları soykırım tehdidine karşı uyaran ve gelecek nesillerin bundan ders çıkararak faydalanmasını sağlamaya yöneliktir.” diyor.
Türkiye’nin ilgili kuruluşları bu çabalara yönelik nasıl bir karşı faaliyet sürdürüyor bilmiyorum ama tasarıya destek veren Kongre üyeleri her geçen gün artıyor!
Eğer yasalaşırsa Kongre Kütüphanesine beş yıl içerisinde 10 milyon dolarlık fon sağlanacak ve sözde Ermeni Soykırımı hakkında eğitim amaçlı kullanılacak. Metinde “Ermeniler, Rumlar, Asuriler, Keldaniler, Süryaniler, Aramiler, Maruniler ve diğer Hıristiyanlar” ifadesi yer alıyor.
Bu aşamanın hemen ardından asıl hedef ise ABD okullarında sözde soykırımı temel eğitim haline getirecek bir düzenleme yapılması… Bazı eyaletlerde bu hususta kısmi adımlar atıldığı biliniyor. ABD’deki Columbia Üniversitesi’ndeki bir doktora tezinde (ki 2000 yılında yayınlanmıştır) “Eyalet Yasama Meclisleri için İnsan Hakları ve Soykırım Program Stratejisi”nden bahsedilmektedir. Burada 6 aşama öngörülmektedir. Beşinci ve 6. aşamada önce öğretmenlerin eğitilmesi sonra da ilgili kaynakların eğitim sistemine sokulması vardır.
Bu gelişmelerin hızlanması durumunda Türkiye’nin orta ve uzun vadede karşı karşıya kalacağı sorunlar görmezden gelinmelidir! Bu konunun hedeflendiği gibi okullarda yalnızca Ermeni tezlerine uygun bir müfredatla çocuklara verilmesi gelecekte Türkiye hakkında önyargılı ve hatta düşman nesillerin yetişmesine imkan tanıyacaktır. Kabul etmek gerekir ki bu tehlike kimi ülke meclislerinde kabul edilen yasalardan daha önemlidir.
Şimdi böyle bir tehlike karşısında gerek kendi tezlerimizi ortaya koymak gerekse bu aşamaları durdurmak için Türkiye’nin ilgili kurumları hangi adımları atmaktadır? sorusu irdelenmeye değerdir...