Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yeni bir yargı reformu geliyor.

        Benim bundan, reformu duyunca Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun duyduğu mutluluğa sosyal medyadan gelen eleştiriler üzerine yapılan haberleri izlerken haberim oldu.

        Haberlere yönelik aşırı yabancılaşmam nedeniyle meseleyi öğrenmem bu kadar indirekt hale gelebildi sonunda yani.

        Artık hiç bir haberi direkt, sıcağı sıcağına öğrenemiyorum.

        Allah göstermesin ülke savaşa girse benim bundan ancak savaş bittikten sonra haberim olabilecek, yani durum o kadar vahim.

        Bunun güzel bir durum olduğunu iddia edecek, herkese bunu tavsiye de edecek değilim.

        Ama bu abartılı düzeydeki yabancılaşmanın beni bayağı mutlu ettiğini söylemeliyim.

        ***

        Haberi duyunca ilk tepkim "Bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü" ekolünden oldu.

        Bu aşamada bu reforma Türkiye’de neden ihtiyaç olduğunu anlayamadım.

        Zaten çok net olmayan kafam daha da karıştı.

        Reformun ne olduğunu anlamaya çalışırken kafamın karışıklığı daha da arttı.

        Bu kafa karışıklığımın benim aşırı kopuşum, yabancılaşmam nedeniyle olduğunu sanırken işin içinde başka işlerin de olduğu ortaya çıktı.

        ***

        Ertuğrul Özkök’ün yazısından öğrendiğime göre bu paket hazırlanırken Sedat Ergin’in düşünceleri de sorulmuş.

        Yani bunu da indirekt yolla öğrendim. Başka hiç bir konuda olmasa dahi indirekt öğrenme konusunda bir istikrarım var benim.

        Sedat’ın karıştığı herhangi bir konunun karmaşıklaşmaması, zorlaşmaması mümkün değildir.

        Onun yazılarına bakın, hangi konuda yazıyor olursa olsun o konu gerçekte olduğundan çok daha karmaşık ve girift hale gelebiliyor.

        O her konuyu nedense tüm detayıyla, tüm yönleriyle araştırıp incelemek zorunda olduğundan, bir meseleyi ne kadar ısrarla açıklamaya uğraşsa da, sonunda anlaşılır olması mümkün değil.

        Ama o hiç bir zaman pes etmiyor. Konuyu bir ay veya gerekirse bir yıl boyunca, arkası yarın tiyatrosunda olduğu gibi zincirleme yazabiliyor.

        Konu İdlib veya FETÖ darbesi olabilir fark etmiyor. Allah'ı var dibine kadar gidiyor meselenin.

        ***

        Sedat ne yazık ki her konunun bir tweet ile açıklanabildiği bir çağda yaşadığımızın farkında değil.

        Gençlerin bir tweet ile açıklayıp anlaşacağı bir konuya Sedat el atsa onun birbirine bağlı ve ardı ardına okunması gereken en az beş bin tweet atacağı kesindir.

        ***

        REKLAM

        Eğer Özkök’ün dediği gibi yargı reformu konusunda Sedat’ın fikri de sorulmuşsa onun buna verdiği cevabın yargı reformu metninden çok daha uzun olduğuna eminim ben.

        Diyelim ki metin 100 sayfa olsun Sedat’ın önerilerini verdiği yazılı cevabın en azından bin sayfa olduğu kesindir.

        Bu yüzden hayatın hemen her konusunu sadece tek bir tweet ile veya tek bir SMS ile çözebilen kuşağın bu reformu anlayabilmesi mümkün değil.

        ***

        REKLAM

        Anladığım kadarıyla Metin Feyzioğlu bu reformun bizleri Avrupa Birliği standartları üzerine çıkaracağını söylemiş. Tabii bunu da dolaylı indirekt yoldan öğrendim.

        Ben 21 bin 900 gündür (Bu 60 yılın açılmışıdır) Türkiye’nin muasır medeniyetlerin seviyesinin üstüne çıkacağını duymaktayım.

        Bilmediğim nedeniyle 60 yıldır bana kimse sadece o seviyeyi tutturacağımızı söylemedi.

        Devamlı o seviyeyi aşmaktan söz ettiler. Oysa bana o seviyeyi yakalamak yetip artacaktı, buna duyduğum ihtiyaca kimse anlayışla yaklaşmadı.

        Şimdi yargıda da o seviyeyi yakalamak bana yetecek ama yine ortada henüz daha bir şey yokken yine o seviyeyi aşmaktan filan bahsedilmeye başlandı.

        ***

        Açıkça söyleyeyim o seviyenin çok üstüne çıkmak bize fazla gelebilir.

        Bir reform yapılacaksa yapılsın ama abartıya da gerek yok.

        Daha şimdiden bu standartlarının üstüne çıkacağız lafını duymak benim gibi yıllardır muasır medeniyetlerin seviyesin üstüne çıkacağız lafına muhatap olmuş bir kuşağı fena halde kötümser yapabilir.

        Diğer Yazılar