Yaş günü...
Babam, oğlum ve ben hepimiz Aslan burcundanız. Bunun anlamı bugünlerde peş peşe doğum günlerimizin olması.
Babamınkini geçenlerde yazdım. Dün de benim sıramdı.
Benim yaşımdaki bir insanın yaş günü deyince aslında neler hissetmesi gerektiğini bana hatırlatan olay tam da düne denk geldi.
Ailece bütçemizi hiç zorlamayacak bir lokantada yemek yiyecektik.
Garson kız siparişlerimizi aldıktan sonra suratıma baktı ve benim yaşlılık indirimiyle hesabımı ödeyebileceğimi söyledi.
Gülümsedim ve teşekkür ettim
***
İnsanın beyni maalesef vücudu kadar hızla yaşlanmayabiliyor.
Genç kalmış olan beyin yaşlanmakta olan insana sıkça insafsız oyunlar da oynayabiliyor.
Örneğin size hala daha gelecekle ilgili planlar filan yaptırabiliyor. Veya yeniden aşık olabileceğinizi filan düşündürebiliyor.
Mesela yakın zaman önce şöyle bir şey de oldu.
New York’ta metroya bindim. Baktım yer yok ayakta gidiyorum. Yandaki koltukta çok güzel ve genç bir kadın vardı.
Beynim bana tekrar acımasız oyununu oynadı. O kızla sevgili olduğum alternatif bir dünya düşledi ve o durumda neler olacağını filan hayal etmeye başladım.
Tam o esnada kadın yerinden kalktı ve yardımcı olmak için beni dirseğimden hafifçe tutup yerine oturttu. Haddini bilince beynim de saçmalamayı kesiverdi. Kıza babacan bir şekilde teşekkür ettim, çok nazik olduğunu söyledim. O bir ihtiyara yardımcı olmanın verdiği mutlulukla gülümseyerek trenden çıktı ve gitti.
***
Haddini bilmeyen, hala daha gençmiş gibi davranan beynim bu tür zararsız saçmalamalar dışında yaşlanan vücudumu yoracak düşüncelere de dalıyor bazen.
Gençken bazen aklıma gelse de fazla takmadığım ölüm korkusu ve geleceği göremeyecek olmanın endişesi ayrıca eskiden yaşadıklarımın bir daha hiç olamayacağını bilmek insanı çok yorabiliyor.
Beynime bunları düşünmemesini öğretemiyorum. Dediğim gibi o henüz daha kendisini genç sanıyor ve arada bir böyle davrandığında bütün gençler gibi fazla laf da dinlemiyor.
***
Bu gibi durumlarda insanın kendinden yaşça büyük ama beyni sizden daha genç kalabilmiş arkadaşları olmasının yararı büyük. Ben, beynim bana bu yıpratıcı, vücudumu çok yoran oyununu oynadığında o insanları düşündüğümde rahatlıyorum.
Ertuğrul Özkök, Güneri Civaoğlu ,Hıncal Uluç hepsi benden yaşça büyükler ama beyinleri genç kalmış, hayata sarılıyor, dolu dolu yaşıyorlar. Babamı düşünmek de bana iyi geliyor tabii ki ama baba dışında arkadaşa da ihtiyacı oluyor insanın.
Beynim ne zaman beni karamsarlığa itse ben o abileri düşünüp "Bak gelecek de var beynini toparla ve kalan hayatını dolu dolu yaşa" diye kendimi dolduruşa getirip biraz toparlıyorum.
