İnanılacak gibi değil ama maalesef bu da oldu
İnsanlığın durumu:
Virüs zamanında insanlığın durumunun pek iyi göründüğü söyleyebilmek maalesef mümkün değil. Zor koşullar altında her toplum kendi gerçek yüzünü ortaya koyan davranış bozuklukları sergileyebiliyor. Bu genel yargı Amerika’yı da ve ne yazık ki Türkiye’yi de dışlamıyor.
Türkiye’de aklı-selimin topluma yakın zamanda tamamen hakim olacağını hala daha umabiliyorum ama Amerika için aynı şeyi söyleyebilmem mümkün değil.
Burada mantıksızlığın ötesinde son derece garip şeyler de olabiliyor.
Örneğin Connecticut eyaletinde bir davada şöyle bir şey yaşanabildi geçen gün:
Bir doktor 12 yaşındaki kız çocuğuna tecavüz etmek suçundan yargılanıyormuş. 12 yaşından itibaren 16 yaşına kadar çocuğa tecavüz etmekle suçlanıyormuş adam.
İğrenç bir suç ve adam eğer suçluysa o da iğrenç.
İşte bu adam akla kolay gelemeyecek, aklın almayacağı şeyi yaptı ve davaya bakan hakime suçlu bulunsa dahi kendisine az ceza verilmesi gerektiğini çünkü bir doktor olarak virüs ile savaşması gerektiğini anlatabildi.
Duyunca bunu, başta inanamadım ama doğruymuş. Yüzsüzlüğün de bu kadarı fazla dedirtiyorlar insana.
Umarım davaya bakan hakim bu yönde bir karar vermeyecektir. Ama belli olmaz burası Amerika olduğundan her an grip bir şeyler olabilir diye bekliyorum ben artık.
*
O üniversiteler ne işe yarıyor:
Ben bir süredir Amerika’daki bütün belli başlı tıp üniversitelerini inceliyorum, müfredatlarına bakıyorum, birimlerini inceliyorum.
Ve gördüm ki hemen hemen hepsinde Public Health (Halk Sağlığı) ve Global Health (Global Sağlık) bölümleri var hemen hepsinin de eğitimleri sağlam içerikli görünüyor. Çoğunda ünlü hocalar, dünyaca tanınan bilim insanları da var.
Durum böyle olduğundan virüs salgını başlayınca bütün bunların ne işe yaradığını insan elinde olmadan merak ediyor. Çünkü daha önce de yazdım Amerika bir virüs salgınına en az hazırlıklı ülke görünümü sergiliyor. Bunun eğitimini veren hocalar, bilim insanları ve bu bölümlerden mezun olan onca doktora ne oldu? Onlar ortada görünmüyorlar, onlar neden sessiz kalıyorlar bunu anlamak pek kolay değil.
Anlaşılan Amerika’da galiba bazı şeyler sadece teoride kaldığı sürece güzel ama iş bunu pratiğe dökmeye gelince işler çuvallıyor galiba.
*
Siyasi liderliğin önemi:
Teoride güzel olanı pratiğe dönüştürebilmek için toplumun iyi bir siyasi lidere ihtiyacı var. Amerika’da da şu anda Trump sayesinde bu ortada yok. ABD’de sistemin baştan düzenlenmesine acil ihtiyaç var ve bunu en hak ettiği şekilde yapabilecek insan olan Bernie Sanders ise bu şansı kaçırmaya başladı maalesef. Amerika var olanı değiştirmekten var olanın çalışmadığını gördüğü halde korkuyor. Sistemin savunucuları şimdi de "Koronavirüs tehdidi varken sosyalist bir siyasi deneye girmemiz doğru olmaz" demeye başladılar. Seçmeni de böyle korkutuyorlar düzenin savunucuları.
Demokrat Parti Bernie Sanders’e göre daha güvenilir bulduğu Joe Biden’ı, Trump’a karşı aday gösterecek ve seçimi tabii ki yine bütün olanlara rağmen yine Trump kazanacak.
*
Psikolojide 'mükemmel fırtına':
Bilim insanları psikolojide 'mükemmel fırtınanın' (perfect storm) yaşanmakta olduğunu söylüyorlar. Endişenin çok arttığı ve belirsizliğin de hakim olduğu ortamlarda bunun normal olduğunu söylüyorlar. Normal olabilir ama bireye maliyeti de bir o kadar fazla olan bir gerginlik dönemindeyiz.
Bir psikiyatrist stres hormonlarının insanı hasta edebileceğini de söyledi. Yani virüs kapma endişesinin sağlam insanları bile hastaymış gibi yapabileceği biliniyor artık. Hastaneler bu yüzden sağlam olduğu halde kendinde sendrom gördüğünü sanan insanlarla dolup taşabiliyor. Onlarınki sadece bir sakinleştirici ile tedavi edilebilecek bir virüs türü olmalı. Virüsün sendromlarının normal soğuk algınlığına benzemesi de psikiyatristlerin işini kolaylaştırmıyor tabii ki. Northeaster Üniversitesi’nden doktor David Destera 'virüs korkusu obsesyonu da (obsession with fear) ortaya çıktı diyor.
*
Güney Kore’deki Amerikan üssü:
Amerika’nın elinde virüsü test etmeye yarayan kitlerden yeterince bulunmadığını daha önce yazdım. Güney Kore’nin virüs testi konusunda Amerika’dan çok daha başarılı sınav verdiğini de söyledim daha önce.
Son haber Güney Kore’deki Amerikan üssünün komutanından geldi. Komutan üsteki tüm askerlerin testten geçirildiğini söyledi ama bunun Amerika tarafından değil de Güney Kore otoriteleri tarafından yapıldığını anlattı. Bence bu Amerikan yönetimini utandırması gereken bir açıklamaydı. Ama Beyaz Saray’da bu yönde bir gelişme yok.
*
Başkomutana bakın hele:
Askerlerine test yapamadılar ama başkomutanlarına yapabildiler. Biliyorsunuz Trump dün koronavirüs testi olduğunu açıkladı. Bu başarı nedeniyle Amerikan yönetimi bence alkışlanmalı. Bu iyi haber mi yoksa kötü mü bilmiyorum ama testin sonucu da negatif çıkmış. Başkomutan sağlıklı ya askerleri bir şekilde başlarının çaresine bakarlar elbette.