Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Hayat aslında güzel

        Açıkça söylemeliyim baharın geldiğinin ben de farkında değildim. Önceki gün sabah çok sevdiğim bir kadın arkadaşımdan gelen şu hoş mesaj ile güne merhaba dedim:

        "Güüünaydın. 21 Mart'ta resmen bahar geliyor farkında mısınız. Enseyi karartmanın hiç lüzumu yok. Bugünler de geçecek elbet. Fizik sağlığımız kadar ruh sağlığımıza da dikkat etmek zorundayız. Olabildiğince güzelliklere odaklanalım ve şükredecek ne çok şey olduğunu fark edelim hayatımızda. Dünya değişirken biz de sevmediğimiz yanlarımızdan arınmaya çalışalım. Ellerimiz kadar kalbimizi de sterilize edelim. Bizim ve sevdiklerimizin aldığı her nefes için şükredelim olmaz mı? Bunu ister meditasyonla ister duayla, ister bir çiçeği sularken, ister bir hayvanı okşarken ya da sevdiğimiz bir insanın gözlerinin içindeki yansımamıza bakarken yapalım. Nasıl istersek öyle. Kalbimizi gülümsetelim. Bu şartlarda bile hayata gülümsemenin bir yolunu bulalım. Zira hayat hala bize gülümsüyor ve bahar geldi."

        Bu tavır salgınla mücadelede gerekiyor

        Mesajı alır almaz arkadaşıma "Günümü aydınlattın çok sağol" mesajı attım.

        Endişe ve belirsizlikler nedeniyle kış rüzgarına tutulmuş kalbime pek sıcak geldi bu sözler.

        Bunu size hayatınıza bir tavuk suyuna çorba etkisi olsun diye yazmıyorum ama o da olursa ne güzel.

        Bu tavır bizlerin hayatta kalmamız için gerekli. Çünkü karamsarlık ve endişeler insanın bağışıklık düzeyini zayıflatıyor. Tam tersi tavırda olan yani hayatta ne olursa olsun kendisini mutlu edecek ve korkulardan koruyacak yanlar bulabilen insanların ise bağışıklık düzeyi güçleniyor. Ve onlar bu virüse yakalansalar dahi bunu sadece bir basit soğuk algınlığı olarak geçirme ihtimalleri çok yüksek. Bu yüzden haydi Türkiye'm size anlatılan tedbirleri katiyen ihmal etmeden kendinizi mutlu tutacak, kalbinizi ısıtacak kalbinizi sterilize edecek bir şeyleri bir an önce bulun. Unutmayın arayan ve isteyen bunu mutlaka bulur.

        *

        Medyanın kendisini sorgulama vakti

        Felaketler, kazalar, cinayetler yani genelde kötü haberler daha çok ilgi çeker, daha çok okunur önyargısı gazetecilik mesleğinde hep vardır.

        Sosyal medya sanki yaşamını yalan, kötü haber üzerine kurmuş gibi zaten. Bir de bunun üstüne sorumluluk taşıması gereken medya da onlara benzer davranırsa bu ortamda topluma büyük kötülük yapılmış olur.

        Önceki gün şu anda bulunduğum Long Island bölgesinde çıkmakta olan yerel bir tabloid gazetenin baş sayfasında tam sayfa ‘Salgında iki kişi öldü’ başlığı vardı. Bu doğru değil demiyorum tabii ki ölmüş olabilir ama hastalığı ayakta atlatan veya yatsa bile tedavi olan yüzbinlerce insan da var.

        Ölen insanların haberi tabii ki yapılsın ama hastalığı ayakta geçirenlerin veya tedavi olanların hikayelerini de okumaya çok ihtiyacımız var. Bunları duydukça toplumun bağışıklık düzeyinin güçleneceğine eminim.

        *

        Viyolensel ustası

        Yo Yo Ma kendisini gönüllü olarak karantina altına aldığı Massachussets’deki evinden ’Songs of Comfort’ (Rahatlatıcı Şarkılar) diye adlandırdığı parçaları çalmaya başladı. Bu hayatta sizi başka mutlu edecek hiçbir şey bulmazsanız bile (ki bence bu imkansız) bence bu bile yetebilir.

        Diğer Yazılar