Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Malum sonunda aşısı onay alabilen ve bunu talebe yetecek kadar dağıtabilen şirket milyarlarca belki de trilyonlarca dolar kazanabilecek.

        Benim korkum ise şu; kapitalizmde böyle büyük paralar kazanma ihtimali olunca daima aynı süreç yaşanır.

        Daha fazla para kazanma arzusu diğer tüm insani kaygıların önüne geçer ve önü alınması zor olan bir süreç yaşanır daima.

        *

        Şimdi anlaşılıyor ki aşı üretme çalışmaları olan ABD şirketleri eğer ürettikleri aşı Amerikan Food and Drug Administartion’dan (FDA) emergency (acil durum) onayı alırsa aşıları mümkün olduğunca hızlı dağıtmak için henüz onay alıp almayacağı belli olmayan aşıları şimdiden stoklamaya başlamışlar.

        Şirketlerin elinde akıbeti henüz meçhul olan bu aşılardan şimdiden milyonlarca adet olduğu bunların stoklarda bekletildiği biliniyor.

        *

        Ya o aşı beklenilen onayı alamazsa gerçekten de stoklardaki işe yaramaz olduğu anlaşılan aşıları tahrip etme yoluna gidecekler mi şirketler?

        Yoksa kapitalizmin gerektiğinde insan hayatını hiçe sayan mantığı devreye girip bazı üçüncü dünya ülkelerinde o aslında işe yaramayan aşıların satılması yoluna mı gidilecek kuşkusu doğdu içimde.

        *

        Komplo teorisi yapmak peşinde değilim.

        REKLAM

        Aksine sonunda piyasaya çıkarılacak aşının en doğrusu olduğuna inanmak istiyorum. Ama kapitalist dünya sisteminin çevre ülkelerindeki denetim kurallarına fazla güvenemiyorum.

        Sistemin merkezinde şu aralar stoklanan aşıların global denetimini sağlayacak mekanizmaların güvenli devreye sokulacağına inanmak da istiyorum.

        Sadece bazı kuşkularım var. Şu anda stoklanan o aşıların aslında işe yaramaz olduğu ortaya çıktığı gün o stokların tahrip edilmesinin mutlaka dünya kamuoyunun gözleri önünde yapılması gerektiğini düşünüyorum.

        *

        Bir Marksist olarak emperyalizm hakkında tabii ki ciddi kuşkularım bulunuyor.

        Soner Yalçın’ın çalışmasından önce bile uluslararası ilaç şirketlerinin iş etiklerinden ciddi kuşkularım bulunmaktaydı.

        İşte bu yüzden dünyamızın yeni gireceği post salgın döneminde aşı konusunda ortada dönmeye başlayacak para miktarları yüzünden bu şirketlerin etiğe uygun davranıp davranmayacağı bence çok sıkı kontrol edilmeli.

        *

        Bunu merkez ülkelerdeki denetim mekanizmaları bence iyi yapamazlar. Çünkü bu şirketler merkez ülkelerde düzgün davransalar dahi bunu aynı şekilde çevre ülkelerde de tekrarlayacakları şüphelidir. Bence bir aşı geldiğinde Birleşmiş Milletler dahil DSÖ ve diğer bazı uluslararası kuruluşlar devreye girip uluslararası ilaç şirketlerinin etik davranıp davranmadıklarını çevre ülkeler açısından kontrol etmeleri gerekiyor.

        *

        Türkiye de o aşama geldiğinde çok dikkatli olmalı ve aşıların kalite kontrolünü bizzat ve bilimsel açıdan doğru biçimde yapıyor olmalı. Ve de bunun sonuçları açısından tamamen şeffaf da davranmalı.

        Diğer Yazılar