Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Geçtiğimiz Çarşamba günü yazı sanatının en büyük ustalarından birisi olan Janet Malcolm hayata veda etti.

        Bu ustanın ölüm haberini sabaha karşı Oray Eğin’den alınca bu derecede olacağını tahmin etmediğim düzeyde üzüldüm.

        Galiba tüm kitaplarını, yazılarını yıllar içinde okuduğum bu yazar ile kafamda hayali bir duygusal ilişki oluşturmuşum.

        Haberi duyar duymaz "Halbuki ne kadar da gençti" tepkisini verdim. Sevdiğim yazarların öldüğünü duyunca bana bu duygu hep geliyor. Galiba onun ilk yazısını okuduğum gün görmüş olduğum fotoğrafı yazarın bugün de öyle görüneceği duygusunu bende yerleştiriyor olabilir.

        İlk gördüğüm fotoğrafındaki minyon yapılı, iri çerçeveli gözlüklerinin arkasından keskin zeka fışkıran gözleriyle bakan Janet hayalimde hep iki sigara arasında o fotoğraf çekimi için yazmayı bırakmış olan (1978’e kadar sigara içmeden yazamıyordu, sonra sigarasız yazmayı da öğrendi) kadın olarak kaldı.

        Öldüğü güne kadar onu ben, o fotoğraftaki gibiymiş olarak hatırlamayı tercih etim. Oysa öldüğünde 86 yaşındaydı. Son fotoğraflarını görmeyi istemedim, hayalimdeki o fotoğraftaki Janet duygusal fırtınalarıma daha uyuyordu.

        Janet Malcolm
        Janet Malcolm

        YAZMAYA BAŞLAYINCA

        Onu hep duygusal, içine kapanık ve utangaç bir kadın olarak hayal ettim. Paris Review dergisinin Bahar 2011 sayısında yazar Katie Rophie, Janet Malcolm ile yaptığı mülakatı ‘The Art of Nonfiction no.4' (Gerçeklere Dayalı Veya Kurgusal Olmayan Yazı Sanatı No. 4) başlığıyla yayınladı. Kathie Rophie mülakat yapacağı yazar ile tanışmak için onun New York’ta Gramercy Park’a bakan evinde ziyaret etmiş. Janet kendisinin konuşmacı değil bir yazı insanı olduğunu ve yazılı sorulara yazılı cevap vereceğini söylediğinden ziyaret sadece bir nezaket ziyareti olmakla kalmış, mülakatı online yapmışlar. Paris Review’deki mülakat çok uzundu, ben sonuna kadar notlar alarak okudum. Eğer okuyabiliyorsanız size de mutlaka tavsiye ediyorum çünkü her satırıyla ruhunuzun daha zenginleştiğini hissedeceksiniz.

        Janet Malcolm kendisini normal hayatında Clark Kent ama yazmaya başlayınca Süpermen olarak tarif ediyor (Filmde Clark Kent karakteri Süpermen'e dönüşür ya). Yazmaya başlayınca o utangaç, nazik kadın gidiyor yerine saldırgan, cümleleriyle tahripkar bir kadın geliyor.

        Malcolm,çinde bulunduğumuz çalışma odamı nasıl yazardın" diye sorunca Kathie Rophie de "Peki sen burayı nasıl anlatırdın" diye cevap olarak yazıyor.

        Bunun üzerine Janet Malcolm da "Eğer ben bir gazeteci olsaydım ve bu odaya girer girmez burayı rutin zevkli eşyalarla -ki buna kedi de dahil- döşenmiş ve genelde acımasız bir kültür havasının hüküm sürdüğü tipik bir New York yazarının çalışma odası olarak mizahi bir biçimde yazardım" diyor

        REKLAM

        HAYATINIZI ZENGİNLEŞTİREN YAZAR

        Janet’in ilgi alanı çok geniş bir yelpazedeydi hangi konuda yazarsa yazsın okuyanın beynini zenginleştiren bir ustaydı. Psikanalizden, gazeteciliğe, dekorasyondan, fotoğraf sanatına, sanat dünyasına (’41 false starts’ yani '41 yanlış başlangıç' adlı çeşitli dallardan sanatçıları konu aldığı kitabı okumanızı tavsiye ederim) kadar hangi konuyu ele alırsa alsın her satırından usta yazarlığını hissedersiniz.

        GAZETECİLİK MESLEĞİ

        1990 yılında ilk okuduğum kitabı 'The Journalist and the Murderer’ daha sonra yazı tarihine geçen şu cümle ile başlıyordu: "Aptal olmayan veya kendi kendine hayran olmayan her gazetecinin yaptığı işin aslında ahlaken savunulacak bir şey olmadığını görüyor olması gerekir."

        Kitabında Janet, gerçekçi suç kitaplarının yazarı Joe Mcginnis’in yeni kitabı 'Fatal Vision’ı yazmak için neler yaptığını anlatıyor. Jefrrey McDonald iki kızı ve hamile karısını öldürmek suçundan yargılanmaktadır. Ve gazeteci/yazar McGinniss daha fazla bilgi alabilmek için suçlanan kişinin avukatlarına sanki dost gibi, sanki onlara inanıyormuş gibi yaklaşıp kitabı için bilgiler alır. Janet Malcolm gazetecilerin işlerinde sadece bilgi almak için genelde hep böyle davrandıklarını ve bu yüzden bu mesleğin ahlaken savunulmasının imkansız olduğunu söylüyor.

        Tahmin edilebileceği gibi bu kitap medya dünyasında pek sevilmedi ve Janet bu dünyadan çoğu zaman destek alamadı. Oysa şimdi bu kitabın bütün gazetecilik okullarında zorunlu kitap olarak verildiği de söyleniyor.

        REKLAM

        Tabii Janet Malcolm’un gazeteciliğe bu eleştirisi onun da mülakatta dediği gibi daha önce başkaları tarafından da gündeme getirilmişti. Alexis De Tocqueville örneğin ‘Amerikan demokrasisinde gazetecinin aşağılık konumu’ hakkında yazmıştı. Henry James ise mizahi romanı The Reverbator da yarattığı rezil gazeteci karakteri George M. Flack ile aynı konuya girmişti. Yazarlar Tom Wolfe ve Joan Didion da bu konuya sık girmişlerdir.

        Joan Didion
        Joan Didion

        AMAN JOAN SAKIN YAPMA

        Bir diğer aşkım olan yazar Joan Didion 87 yaşında umarım o da beni bırakıp gitmez, umarım ondan da kötü bir haber gelmez çünkü Janet Malcolm’un olmadığı bir dünya zaten benim için çekilebilir bir yer olmaktan biraz daha çıktı, bir de Joan Didion bunun üstüne bana darbe vurursa buna katlanabilmem mümkün değil.

        FREUD ARŞİVLERİ

        İlk önce New Yorker’daki yazılarıyla girdiği ve daha sonra kitap haline getirdiği ‘In the Freud archives’ kitabında Freud arşivlerinin direktörü Jeffrey Mason’u yıkıcı biçimde eleştirdiğinde (mesela onun kendisini entelektüel jigolo olarak gördüğünü yazdı) Mason onu bazı söylemediği sözleri yazmakla suçlayıp dava açtığında medya Janet’i hiç savunmadı. Davada özelikle üç cümlenin hiç söylenmediği iddia ediliyordu. Janet Malcolm da bu cümleleri mülakatı sürecinde yazmış olduğu not defterlerini başta bulamadı ve dava uzadı hatta anayasa mahkemesine kadar gitti. Sonuçta Janet Malcolm teknik sayılabilecek bir nedenle suçlu bulunmadı ama Kathie Rophie ile mülakatında onu bu sürecin üzdüğü ve yıprattığı açıkça görülebiliyor.

        Sonuç itibariyle dünya onun ayrılmasıyla müthiş bir yazı ustasından, keskin bir zekanın şaşırtıcı, nerdeyse şiddetli güzellik içeren cümlelerinden mahrum kaldı ben ise bir sevdiğimi daha kaybettim. İlerleyen yaşımın bir laneti olmalı sevdiklerimden bir bir ayrılmak zorunda kalmak.

        REKLAM

        Çalışmaları:

        -Psyvchoanalysis: The Impossible Profession

        -In the Freud Archives

        -Jounalist and The Murderer

        -The Silent Woman: Slyvia Plath and Ted Hughes

        Denemelerini topladığı kitaplar:

        -Diana and Nikon: Esays on the Asthetic of Photography

        -The Purloined Clinic: Selected Writings

        -Forty-one false starts: Esays on artists and writers

        -Nobody is Looking at You

        NOT: Bu yazı üzerine çalışırken Malcolm'un öldüğünü ilk haber veren Oray Eğin ile sürekli yazışma halindeydik. Onun da Janet Malcolm hakkında yazacağını biliyordum hatta ben yazıyı bitirmeden onu yazısı yayınlandı bile (‘Gazeteci ve Reis’)

        Oray bana "Senin yazıyı merakla bekliyorum" deyince ben de bir başka yazar aynı konuya girdi diye yazıdan vazgeçme gibi zaten bir süredir yanlış bulduğum bir adeti bir kenara bırakmaya karar verdim.

        Diğer Yazılar