Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        HİÇ kusura bakmasınlar sevgili CHP’liler -ki kastettiğim bu CHP’liler arasında bazı akrabalarım dahil, eşim dostum da var-, görevden alınan Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi’ye sahip çıkamayacağım. Asla savunmasına falan girişmeyeceğim. Neden? Çünkü savunulacak bir tarafı yok İlgezdi’nin. Başından beri yanlıştı yaptıkları ve maalesef bu yanlışlarına rağmen, yanlış iş ve girişimlerine rağmen benim bir türlü anlam veremediğim şekilde CHP Genel Merkezi İlgezdi’yi o koltukta oturtmaya devam etti.

        “Neydi bu yanlışlar peki?” diye soracak olursanız size bir listeyle cevap vermem lazım. Zira bir değil, beş değildi! Mesela ilk yanlışını 2009 yılında seçilir seçilmez, diş hekimi olan eşine belediyede kadro açtırarak yapmıştı Battal Bey. Sonra da aynı eşin TBMM’ye vekil olarak gitmesi için maddi manevi bütün gücünü seferber ederek! Sanki koca CHP çatısı altında Ataşehir Seçim Bölgesi’ni temsil edecek başka bir siyasetçi yokmuş gibi eşini önseçimde aday gösterdi. Delege ağalarının, “gücü kocasından aldığı” ayan beyan belli olan Gamze Hanım’ı listede ilk sıraya oturtmak için nasıl canhıraş mücadele ettiklerini bütün partililer biliyor. (Bu yazdıklarıma tek bir itiraz gelsin, gerekirse oturup o günlerde neler olduğunu, kimlerle nasıl pazarlıklar yapıldığını ve Gamze İlgezdi’nin vekil olması için Battal Bey’in nasıl kendini heder ettiğini de yazarım!)

        Neyse... Bu yanlışlar partinin ilke ve prensipleri açısından etik bulunmayan yanlışlardı. İçişleri Bakanlığı İlgezdiler’i aile boyu siyaset yaptıkları ve sahip oldukları olanakları, gücü kullanarak siyasette ailece var olmayı başardıkları için görevden almadı yani! Onun nedeni başka! Detaya girmeyeceğim. Zira zaten Ataşehir Belediyesi ile ilgili ortaya atılan iddialar hemen her yerde yazılıp çiziliyor. Doğrudur yanlıştır, bilemem. Onu soruşturma bitince öğreneceğiz, ama bakanlık iddiasına göre Ataşehir’de yolsuzluk var, usulsüzlük var.

        Tekrar ediyorum; doğru mu değil mi bilemem bu iddialar. Ama doğru olmasa bile değerli okurlarım görüntü çok nahoş! Yani diyelim ki söz konusu mal varlığını yani şu adı geçen rezidansları, arsaları, arazileri falan İlgezdiler emekleriyle, çalışarak, didinerek falan elde etmişler. Varsaysak bu böyle bile olsa Battal İlgezdi’nin CHP’de hâlâ o koltukta oturuyor olması doğru değildi zaten. İlgezdi’nin ikinci kez yani 2014 yılında yeniden aday gösterilmesi en büyük hataydı CHP açısından. Bütün o dedikodulara, spekülasyonlara ve şu anda yaşanan tatsız durumlara yol vermemek için İlgezdi’yi zinhar yeniden aday göstermemeliydi CHP!

        Ha, gösterdiler mi? Her şeyi göze alıp İlgezdi’ye kol kanat germeye devam ettiler mi?

        O zaman gülü seven dikenine de katlanır!

        *************

        MİSİLLEME Mİ?

        BU arada bazı dostlarım, CHP’li ağabeylerim, ablalarım telefon açıp diyorlar ki bana: “Ataşehir’e yapılan şey misillemedir! Genel başkanın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ailesiyle ilgili ticaret belgelerini ifşa etmesinin karşılığıdır! Bu haysiyet cellatlığına karşı bir yazar olarak dik durman lazım!”

        Misilleme konusunda yüzde yüz haklılık payları var, asla itiraz etmeyeceğim. Evet. Gerçek şu ki, söz konusu Man Adası belgelerinin gündeme getirilmesinin akabinde böyle bir operasyonun yaşanmasının başka bir açıklaması yok ama sütten çıkmış ak kaşık mı ki Battal Bey ona sahip çıkacağım ve “Bu haysiyet cellatlığıdır!” tezine destek vereceğim? İnanın çok isterdim bunu yapabilmeyi ama hiç kimse kusura bakmasın, ortada bu kadar yanlış, bu kadar saçma sapan işler varken ben, değil İlgezdi babam olsa sahip çıkmam!

        Dipnot: Bu arada bir kez daha anlaşılmıştır ki: “Kendi kapının önünü temizlemeden başka kapıların temizliğini teftişe kalkmayacaksın asla!”

        *************

        HANIM KÖYLÜLÜK TARKAN’A YAKIŞMADI!

        HANİ bu başka biri olsa... Sıradan bir vatandaş falan... Tartışmasını bırakın, konuşulmaz dahi ama söz konusu Türkiye’nin Megastar’ı, dünya çapında ün yapmış sanatçısı olursa konuşulur da olay başka noktalara da çekilir efendim. O nedenle Tarkan’ın, “Türkiye’deki muhafazakâr politikalardan rahatsız olduğu için Almanya’da oturum talebinde bulundu” iddialarına kızması, öfkelenmesi yersiz! Demiş ki: “Eşimle Almanya’yı sıklıkla ziyaret ettiğimizde yasal olarak vize problemiyle karşılaşmak istemediğim için bu talepte bulundum.”

        Siz buldunuz mu bilemem ama pek inandırıcı bulamadım Tarkan’ın bu izahatını. Neden? Çünkü o Tarkan ve biliyoruz ki istediği ülkeden, istediği zaman dilimi dahilinde vize alabilir ve istediği kadar da yaşayabilir. Bakın ben bile sahip olduğum turist vizesiyle istersem gidip aylarca bir Avrupa ülkesinde kalabiliyorum. Eee, Tarkan nasıl kalamıyor?

        Niye, ne gerek vardı böyle bir başvuruya bilmiyorum ama bence bu hanım köylü olma isteği Tarkan’a pek yakışmadı. Olmadı yani!

        *************

        FETÖ ÜZERİNDEN ŞANTAJCILARA OPERASYON MU GELİYOR?

        DAHA önce benim yine bu köşede dile getirmiş olduğum FETÖ üzerinden işadamlarına, siyasilere şantaj yapan gazetecilerle ilgili bir ilk yaşandı önceki gün. Bolu’da yayın yapan bir yerel televizyonun sahibi olan M.A. adlı gazeteci kılıklı tip, gözaltına alınmış. İddiaya, göre şehirdeki esnaf ve bazı işadamlarını, “FETÖ’cü damgası” vurmakla tehdit ediyormuş. Hakkında 15 kişi şikâyette bulunmuş. İnşallah devamı gelir bu operasyonların. Zira son günlerde FETÖ üzerinden şantajla kasasını dolduran gazetecilere ilişkin çok iddia var ortalıklarda. Bu iddiaları ortaya atanlar da yenilir yutulur tipler değil. Mesela bu iddiayı geçenlerde bayağı önemli bir milletvekilinden duyduk biz. Biz derken aralarında benim de olduğum birkaç gazeteci. Diyor ki o vekil: “Bir değil, birkaç kişi var bu işi yapan. Çok yakında tüm Türkiye bunların kim olduklarını ve kime nasıl şantaj yaptıklarını belgeleriyle öğrenecek!”

        Bakalım dediği olacak mı? Bekleyip göreceğiz...

        Diğer Yazılar