Bu çağrıya uymayan kadın bizden değildir!
Aslında hiç böyle bir yazı kaleme alma fikrim yoktu…
Ama az önce internette dolaşırken; “Kadından muhtar olamaz!” başlıklı haberi okuyunca dedim ki kendi kendime; “Bunu diyenlere inat! Kadın muhtara oy ver Sevilay ve mümkünse tüm hemcinslerini de aynı şeyi yapmaya teşvik et!”
Haber neydi peki?
Yani kim ya da kimler kadından muhtar olamayacağını iddia ediyordu.
Bunu diyen Diyarbakır’da muhtar adayı olan Ahmet Okçu adlı bir karşı cins ama aslında biliyoruz ki bu fikre bu topraklarda yaşayan erkeklerin neredeyse yüzde 80’i falan sahip!
İşte nasıl olmuşsa… Diyarbakır’daki o muhtar adayı Ahmet Aga… Dile gelmiş ve rakibi Nuray Sakın ile birlikte katıldığı bir televizyon yayınında, “Kadından muhtar olamaz!” deyivermiş.
Peki niye?
Çünkü efendim muhtar, taziyelere gidermiş, kavga edenleri ayırırmış, düğünlere gidermiş... Bu yüzden de bir kadın muhtarlık yapamazmış. Muhtar dediğin kişi mahallesi ve kurumlar arasında köprü olmalıymış ve her yere gidebilmeli, cesaretli olmalıymış. Bütün bu işler kadınların yapabileceği işler değilmiş filan.
Allah’tan bu Ahmet Aga benim olduğum bir yayında filan söylemedi böyle bir şeyi.
Çünkü öyle olsaydı… Emin olun, o anda, oracıkta dikerdim gözlerimi Ahmet Aga’nın gözlerinin içine ve aynen şunu derdim; “Hadi oradan! Halt etmişsin sen!”
O nedenle tebrik ediyorum Nuray Hanım’ı…
Çünkü dedim ya ben onun gösterdiği o olgunluğu kesinlikle gösteremezdim. Böyle bir pervasızlığın karşısında Nuray Hanım gibi “Size katılmıyorum, kadınlar erkeklerin yapamadığı birçok şeyi yapabilir, halkımıza iyi hizmet edebileceğime inanıyorum" deyip de meseleyi geçiştiremezdim.
Özetle değerli okurlarım…
Özellikle de hemcinslerim…
Ben karar verdim… Bu Pazar sandığa gittiğimde muhtarımın kadın olması yönünde tercih yapacağım.
Lütfen siz de öyle yapın!
Ahmet Aga ve onun mantalitesinde olanların inadına lütfen siz de mümkünse mahallenizdeki kadın muhtar adaylarına oy verin.
Bu arada sağ olsun Ahmet Aga… Fırsat verdi mevcut durum üzerine de epeyce bir bilgi topladım.
Ve o bilgilere göre de iyice delirdim.
Çünkü ülkede toplam muhtar sayısı 50.292…
Ve hale bakın ki bu koskoca sayının içerisindeki kadın muhtar sayısı ise sadece ve sadece 674!
Yani muhtarlarımızın 49 bin 618’i erkek, 674’ü ise kadın.
Sonradan aklıma düştü. Zahir dedim Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın muhtarlarla yaptığı ve canlı yayınlanan mutat toplantılarında ekranlarda sadece bıyıklı ve sakallıların görünüyor olması tesadüf değilmiş.
Çünkü mevcut muhtar tablomuza göre kadının durumu bir pirinç tarlasında aradan fırlamış buğday gibi bir şey.
Yok yani! Kadın yok!
Bu arada internette araştırmam sırasında karşıma çıkan rakamlar, tablo öyle sarstı ki bendenizi, yüzdelik oranını bile hesaplayamadım. Açtım editörümüz Mesut’a (Toptan) sordum.
Ve ondan da oranın % BİR olduğunun onayını alınca komaya girdim iyice.
Sonra şu geldi aklıma ve kızdım çok kendimize…
Hani, “Siyasette kadın nerede? Neden kadın hak ettiği yerde değil. Neden kadın ancak kotalarla filan bir yerlere gelebiliyor? Neden hâlâ kadının adı yok yok yok!” deyip dövünüyoruz ya!
İşte fark ettim ki biz asıl mevzuyu kaçırıyormuşuz.
Çünkü siyaset yerelden başlar… Sokaktan, mahalleden yani.
Ee pardon ama yerelde, sokaklarda, mahallelerde örgütlü olamayan KADIN statüsü nasıl yukarıya çıkarılabilir!
Hayal bence bu tabloya göre kadının siyasette hak ettiği yerde olabilmesi.
O nedenle özellikle hemcinslerimden rica ediyorum…
Kimdir, nedir, hangi görüşe sahiptir falan diye düşünmeyin ve mahallenizde mutlaka kadın muhtar adayına oy verin!
Hayalim büyük belki ama bu çağrım eğer iki gün içerisinde karşılık bulabilirse mevcut muhtarlık tablosu değişebilir.
Tamam Ahmet Aga ve onun kafasındakiler yine bildiğini okuyacağı için olağanüstü bir fark ve değişim olmayacak tabloda ama eğer biz istersek… Ve eğer başarırsak hiç değilse şu 674 olan sayımız 6 bin 74’ün üzerine çıkabilir.
Haydi arkadaşlar…
Oy ver mahallene kadın eli değsin! Kadın mahallelerde gücünü göstersin!
