Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Son birkaç gündür İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu üzerinden bir provokasyon sahneye konulmaya çalışılıyor…

        Alevileri hedef alan korkunç bir provokasyon!

        Önce sosyal medyada sürüme sokuldu bu senaryo.

        Ben de zaten orada denk geldim.

        İmamoğlu’nun 23 Nisan için çocuklara dağıttığı bir broşürde yer alan çizimi tarafıma iletip; “Yok mu bir diyeceğin bu skandalla ilgili! Bir Alevi olarak iki çift laf etmeyecek misin İmamoğlu’na!” denilince haberdar oldum.

        O yollanan çizimi aynen paylaşıyorum sizlerle…

        Gördüğünüz üzere çizimde 4 din adamı resmedilmiş.

        Bir imam, rahip, dede ve haham…

        Ve üzerine de oklarla o din adamlarının temsil ettiği dinler yazılmış.

        Tabii görünce ben de şaşırdım.

        Kitapçıktaki orijinal çizim.
        Kitapçıktaki orijinal çizim.

        Üç semavi dinin yani Hristiyanlık, İslamiyet, Yahudilik arasında Aleviliği İslamiyet’in içinde değil de apayrı bir din gibi gösteren bir kare olmasına anlam veremedim ve işin içinde başka bir iş olduğunu hissedip aslını öğrenmek için sarıldım telefona…

        Ekrem İmamoğlu’nu ya da danışmanlarından birini de arayabilirdim ama yapmadım.

        Ve bu konularda çok hassas ve objektif olduğunu bildiğim ve eğer varsa bir hata, yanlışlık ya da suistimal çekinmeden onu da söyleyeceğine inandığım için CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat’ı aradım.

        “Olay yansıdığı gibi değil. Bu bir yalan ve bu yalan üzerinden resmen kışkırtıcılık yapılıyor. Aman dikkat!” dedi ve sonra söz konusu kitapçığın orijinalini tarafıma yolladı.

        Tam da düşündüğüm gibiymiş olay…

        Yolladığı kitapçığın tamamını aynen paylaşıyorum sizlerle…

        Buyrunuz bakınız lütfen...

        Ve yapılan adiliği, alçaklığı gözlerinizle görünüz.

        Kitapçık toplam 44 sayfadan oluşuyor.

        İlkokul çağlarındaki çocuklara karikatürlerle cumhuriyet ve demokrasinin önemi anlatılıyor.

        Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş temelini oluşturan bu iki kavram yine aynı çizgilerle izah edilmeye çalışılıyor...

        Mesela milletin iradesiyle iş başına gelen iktidarların önemine vurgu yapılıyor ve bu iradenin dışında yer alan aristokrasi, monarşi ve diktatörlüğün ne olduğu da yine karikatürlerle ve çocukların anlayabileceği basit ifadelerle açıklanmaya çalışılıyor...

        Neyse...

        32 ile 33. sayfasında da; “Demokrasi, vatandaşların din ve vicdan özgürlüklerinin de güvencesidir. Herkes dininin ya da inancının gereklerini yerine getirme, dini inanç ve kanaatlerini açıklama, ibadet etme ve öğretme özgürlüğüne sahiptir. Bu özgürlük, din değiştirme ya da herhangi bir dine bağlı olmama özgürlüğünü de içerir…” ifadeleri ile de “demokrasi ve vicdan özgürlüğünün” önemine vurgu yapılıyor...

        Ve bu vurgu yapılırken de yine çocukların meseleyi doğru kavrayabilmesi adına imam, rahip, haham ve bir de Alevi dedesi figürleri resmediliyor...

        Deniliyor ki yani çocuklara; “Demokrasilerde her alanda olduğu gibi yurttaşlar din ve inançlarını yaşama konusunda da eşittir ve bu eşitlik de devletin güvencesi altındadır!”

        Yani iki gündür; “İmamoğlu Aleviliği İslamiyet dışı bir din gibi göstermeye çalışıyor! Alevileri resmen ötekileştiriyor” diyerek yaygara kopartanların kullandığı malzemeye dair herhangi bir emare yok!

        Bırakın sosyal medyada dolaşıma sokulan resimdeki gibi kırmızı oklarla İslamiyet, Hristiyanlık, Alevilik, Yahudilik falan yazılmasını…

        Dinlerden tek bir kelime ile söz dahi edilmiyor!

        Hiçbir din adı filan zikredilmeden; ”Bak çocuğum! Demokraside kim neye inanmak isterse inanır ve hem bireyler birbirine hem de devlet tüm bireylere bu konuda saygı duymak zorundadır! Sen de bir birey olduğunda aynısını yapmalısın!”

        Ama işte neyi nasıl gördüğün, okuduğun önemli değil!

        Hangi niyet ve yargılarla okuduğun, baktığın önemli!

        Gelelim şimdi sadede...

        İzninizle değerli okurlarım yazının bu kısmında iki günden beri sosyal medyada; “İmamoğlu Aleviliği İslamiyet dışı sayıyor! Alevileri Müslüman olarak kabul etmiyor!” yaygarası yaparak milyonlarca Alevi'yi yalan üzerinden kışkırtmaya çalışanlara özel sesleneceğim...

        Haberiniz olsun! Neyin ne olduğunu bilen, hakikate göbekten bağlı hiçbir Alevi yemez bu numaralarınızı!

        Yediğini sandıklarınız da yediğinden falan değil, sırf sizin gözünüze hoş görünmek, sizinle arasını hoş tutmak için yapıyor o saçma sapan çıkışları!

        Zira gerçek bir Alevi, bir Alevi dedesi ile imamın yan yana resmedilmesinden asla gocunmaz!

        Gocunanlar ancak Alevi inancını yok sayan, reddeden ve dahası cemevlerinin Alevi inançlı yurttaşların bir ibadet merkezi olarak kabul edilmesinden rahatsızlık duyanlardır!

        Asıl sorun da zaten budur!

        Cemevi/dede kurumlarını eşit yurttaşlık anlayışı içinde kabul etmemek ve bir imam ile dedenin basit bir karikatürde bile bir arada olmasını içine sindirememektir!

        Siz sindirememiş olabilirsiniz ama bilin istiyorum...

        İmamoğlu’nun küçük çocuklara dağıtmış olduğu o kitapçıkta “Din ve inanç özgürlüğü demokrasinin güvencesi altındadır!” vurgusunda özellikle Aleviliğe işaret amacıyla Alevi dedesinin resmedilmiş olmasından...

        Ötekileştirilmekten gına gelmiş tüm Aleviler ziyadesiyle mutlu olmuş ve hatta gurur duymuşlardır!

        Diğer Yazılar