Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Bilgi Gündem 10 KASIM ŞİİRLERİ || İlkokul, ortaokul, lise için anlamlı, duygusal, kısa, uzun 2-3-4-5 kıtalık 10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü şiirleri
        1

        10 Kasım ve Atatürk ile ilgili şiirler, her yıl Atatürk’ü Anma Günü yaklaşırken gündeme geliyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve önderi Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım 1938'de hayata gözlerini yumdu. Mustafa Kemal Atatürk, 57 yıllık yaşamında milletinin ve vatanının bağımsızlığı için girdiği her mücadeleyi zaferle taçlandırdı. Askeri ve siyasi dehasıyla Türk ve dünya tarihine adını altın harflerle yazdıran Atatürk, ebediyete intikalinin 86. Yıl döneminde törenlerle anılacak. 10 Kasım’da düzenlenecek törenlerde kısa ve uzun 10 Kasım şiirleri ile günün anlam ve önemine vurgu yapılacak. İşte ilkokul, ortaokul, lise için anlamlı, duygusal, kısa, uzun 2-3-4-5 kıtalık 10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü şiirleri…

        2

        10 KASIM ŞİİRLERİ

        Milli Eğitim Bakanlığı sitesinde yer alan 10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü ile ilgili şiirleri bir araya getirdik. İşte, MEB sayfasında yer alan 10 Kasım şiirleri...

        3

        ATATÜRK

        Sen Atatürk'ü tanımazsın çocuğum

        Ne insandı O, ne insandı.

        İzmir'e gelişini görseydin.

        Ne şanlıydı O, ne şanlıydı.

        Benzerdi sana, bana

        Bizim gibiydi eli, ayağı

        Ama bir yol baksaydın yüzüne.

        İçin sevgisiyle dolardı.

        Vapura biniyorsak dilediğimizde,

        Sokakta geziyorsak hür,

        İyi bak dört yana,

        Atatürk'ün aklı görünür.

        Arı Türkçe konuşuyorsak,

        Türkçe düşünüyorsak bugün,

        Her işimizde O'nun gücü.

        Büyük öğretmeni Türk'ün.

        Halkımızın arasında, halktan,

        Davul vurur dengi dengine.

        Dünya rastlamış mıdır?

        Atatürk'ün dengine.

        N. Ulvi AKGÜN

        4

        10 KASIM TÜRKÜSÜ

        Atatürk! Anıtkabir devrimlerini söyler,

        Bozkır ovalarına, Erciyes'e Ağrı'ya,

        Ulusun egemen olduğunu

        Özgür olduğunu

        Haykıracağım haykıracağım işte,

        Senin sustuğunca!

        Yolunda yürüyeceğim Atatürk;

        Ana baba oğul kız,

        Dere tepe bucak köy,

        Yeryüzü yaşamalarımla değil

        Oralarda, Senin gittigince!

        Atatürk, taşıyacağım

        Çanakkale'de, Sakarya'da, Çankaya'da, al al,

        Senin taşıdığını;

        Yurdun gök ülküsü

        Dalgalanırken,

        Senin bayrağını yücelteceğim.

        Senin çıktığınca.

        F. Hüsnü DAĞLARCA

        5

        ATATÜRK’Ü DUYMAK

        Ulu rüzgâr esmedikçe

        Yaşamak uyumak gibi,

        Kişi ne zaman dinç;

        Dalgalanırsa bayrak bayrak gibi.

        Ne var şu dünyada ekmekten daha aziz?

        Sürdüğün tarlalara sevginle serpildik.

        Ekmek olmak için önce

        Buğday olmak gibi.

        Silinir sözcüklerden sen hatıra geldikçe

        Cılız sözler: Uzanmak, yorulmak, durmak gibi.

        Kuvvettir yaptıkların her yeni yetişene

        Her ışık kaynak gibi.

        En yakınlar zamanla yüzyıllarca uzak gibi,

        Bir sen varsın kalacak, bir sen ölümsüz,

        Daha da yakınsın, daha da sıcak

        Bıraktığın toprak gibi.

        Kaç Türk var şu dünyada, bir o kadar susuz,

        Hepsinin gönlünde sen, bir pınar bulmak gibi,

        Ancak senin havanda sağlıklar esenlikler:

        Olmaya devlet cihanda Atatürk’ü duymak gibi.

        Behçet NECATİGİL

        6

        ATATÜRK GÜLÜMSEDİ

        Atatürk gülümsedi öğretmenim

        Siz sınıfa girince

        Dağıldı kara bulutlar

        Açıldı gonca.

        Baktı ki okul yenidir

        Siz yenisiniz düşünceler yeni

        Atatürk gülümsedi öğretmenim

        Saklayamadı sevincini.

        Baktı ki gençsiniz bilgili

        Eğitiyorsunuz yolunca yöntemince

        Atatürk gülümsedi öğretmenim

        Sevindi onca.

        Baktı ki karışmış aramıza

        Çiziyorsunuz yolu

        Atatürk gülümsedi öğretmenim

        Gözleri dolu dolu.

        Anlaşılan bütün yaz

        Atatürk gözünü kırpmamış

        Çünkü boşmuş sıralar

        Çünkü harf okunmamış.

        .............................

        Ama baktı ki gün doğmuş

        Bir koşu varmışız okula

        Özlemle açılmış kitaplar

        Bir iştah kızda oğlanda.

        Baktı ki zil çalmış sınıfa girmişsiniz

        Bütün bakışlar sizde

        Günaydın demiş derse başlıyorsunuz

        Sımsıcak bir sevgi gözlerinizde

        Baktı ki Türkiye'si Türkiye'miz

        Aydınlık ufuklara yürüyor hızla

        Atatürk gülümsedi öğretmenim

        Kürsüde kendini görünce.

        Talât TEKİN

        7

        ATATÜRK YAZAR

        Sordum seni;

        Dağına, taşına Türkiye'min,

        Herkes kendinden emin,

        Yükseldi gür sesler;

        Umutlar, sevgiler:

        O biziz, O bizleriz.

        Hepimiz bir parçayız

        Atatürk'ten,

        Bütün doğa,

        Atatürk'ü anar,

        Atatürk'ü şaşar.

        Herşeydir OTürkiyem'de.

        Göller, ırmaklar, ormanlar.

        İmza imza Atatürk yazar.

        M. Vasfi SARAL

        8

        ATATÜRK'Ü GÖRDÜM DÜŞÜMDE

        Sizler yaşadıkça çocuklarım

        Ben de yaşıyorum demek,

        İşte aranızdayım Ahmetler, Mehmetler'le,

        Sizler yaşadıkça çocuklarım

        Elele

        Yanınızdayım

        Sizler yaşadıkça çocuklarım

        Daha ferah içim,

        Gök daha geniş denizler daha geniş,

        Vatan ya vatan,

        Vatan sonsuzluktan gelmiş

        Sonsuzluğa açılan yol

        Vatan siz.

        Sizler yaşadıkça çocuklarım

        Bilin ki

        Ben de yaşarım,

        Bir sevinç düştü mü içinize

        Bir keder düştü mü içinize

        Bilin ki

        Aranızda ben varım.

        A. Rıza ERGÜVEN

        9

        BİR TUTKUDUR MUSTAFA KEMAL

        Bir Tutkudur Mustafa Kemal;

        Nice sevdalara değişilmeyen.

        Yitirilmiş Kasımlarda açan umuttur,

        Bir baştır, vazgeçilmeyen...

        Bir Türküdür Mustafa Kemal;

        Suskun ağızlarda söyleşir, durur.

        Çaltıburnu'nda gözetir denizi.

        Köroğlu'nda bağdaş kurup oturur...

        Bir İnançtır Mustafa Kemal;

        Yurdun dört yönünde, bir çağdır yaşayan.

        Sarmış kollarıyla, çepçevre ulusu.

        Sakarya boylarından Akdeniz'e taşıyan...

        Bir Anlamdır Mustafa Kemal;

        Belkahve'den dürbünüyle seyrediyor İzmir'i.

        Özgürlük diyor, al atının üstünde,

        Kırıyor kılıcıyla, tutsak eden zinciri...

        Bir Bayraktır Mustafa Kemal;

        Çekilmiş kalelere, rüzgârda dalgalanan.

        Bozkırın bağrında yol alan kağnılara,

        Işık tutan, güç veren, yol bulan...

        Y.Doğan ERGENELİ

        10

        KURTULUŞ ÖNCÜLERİ İÇİN

        Yan yana iki çocuk görsem

        İşte Atatürk diyorum

        Özgürlüğün toprağı uyanıyor

        İçin için seviniyorum.

        Koşuşan iki öğrenci görsem

        İçimin güneşi ısınıyor

        Yürüyen bir bakış gibi

        Mustafa Kemal geliyor.

        Kol kola iki işçi görsem

        Ekmeğim çoğalıyor birden

        Bir ışık düşüyor ortalığa

        İşte Atatürk diyorum.

        İşte Atatürk diyorum

        İlk kuruluş öncüleri

        Bir gül çağrısında hepsi

        Bize uzanmış elleri.

        Mehmet KIYAT

        11

        MUSTAFA KEMAL'LER TÜKENMEZ

        Tükenir elbet gökte yıldız, denizde kum tükenir

        Bu vatan bu topraklar cömert

        Kutsal bir ateşim ki ben sönmez

        İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez

        Ben de etten kemiktendim elbet

        Ben de bir gün geçecektim elbet

        İki Mustafa Kemal var iyi bilin

        Ben işte o ikincisi sonsuzlukta

        Ruh gibi bir şey görünmez

        İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez

        Hep kardeşliğe bolluğa giden yolda

        Bilimin yapıcılığın aydınlığında

        Güzel düşünceler soyut fikirlerde ben

        Evrensel yepyeni buluşlarda

        Geriliği kovmuşum ben dönmez

        İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez

        Başın mı dertte beni hatırla

        Duy beni en sıkıldığın an

        Baştan sona herşeyiyle bu vatan

        Sakın ağlamasın Kasım'larda Fatih'ler Kanunî'ler ölmez

        İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez

        Halim YAGCIOGLU

        12

        MUSTAFA KEMAL SESLENSE

        Yüzyıllar öncesinden

        Yüzyıllar sonrasından sesleniyorum size

        Ben Mustafa Kemal'im heyy...

        Ben Mustafa Kemal'im.

        Büyük büyük denizlerim vardır benim

        Hürriyeti içmiş dalgalarım.

        Hürriyetle kabarmış dalgalarım vardır benim

        Ulusumun yarınında sevincim

        Ben Mustafa Kemal'im heyy...

        Karanlığı deler gözlerim.

        Dalgalara binip gelmiş kahraman,

        Gökçe gözlerine türküler yaktığımız...

        Hâni bir güneş doğmuştu ya Samsun'dan

        İşte benim...

        Ben...

        Mustafa Kemal...

        Ölmek yaşamaktır vatan uğrunda

        Deyip, öyle girdim savaşa

        Komut verdim

        Şahlandı cümle vatan

        Boğdum kör talihi zindanında.

        Bahtı gülen anaları yurdumun

        Gökleri, dağları, denizleri

        Yarınları, güvenip de uyuduğum

        Aslan yeleli ışığı sınırlarımın

        Mehmetleri

        Tutun ellerinden yüreklerinizin

        Sevgilerinizle beni yıkayın.

        Yüzyıllar öncesinden

        Yüzyıllar sonrasından gelir sesim

        Sevdiğim

        Bir tanem

        Türkiye'lim

        Sen varoldukça belli ki

        Ben Mustafa Kemal'im.

        Sen var oldukça belli ki

        Ben Mustafa Kemal'im.

        B.Kemal ÇAĞLAR

        13

        MUSTAFA KEMAL'IN GÖK YAZILARI

        Ben Mustafa Kemal, elimde tebeşir, Kocaman,

        Mavicek bebelerin, ak kızların,

        Taş ninelerin, çatal dedelerin gözleri, kocaman,

        Bir 1O Kasım gecesi

        Yazıyorum ateşten çağrımı karşınıza:

        -Ey Türk gençliği...

        Ben Mustafa Kemal, doyamadım haykırmaya,

        Şimdi destan ellerimle yazıyorum,

        Yeşiline suyun,

        Kuşun,

        Yelin,

        Yaprağın:

        "Ne Mutlu Türküm Diyene."

        Ben Mustafa Kemal, önümde kırk bin köy,

        Kırk bin ovaya karşı bir tek dağ gibiyim

        Bayraklarım değerken evren bayraklarına şimdi,

        Elimde tebeşir

        Yazıyorum kara gecenin üstüne

        Yazıyorum armağanımı:

        "Övün, Çalış, Güven."

        F. Hüsnü DAĞLARCA

        14

        MUSTAFA KEMAL'E GİDEN YOL

        Karşıda bir ışık, bir ümit yolu

        Kollarımı yarına güvenle açacağım,

        Karşıda bir ışık, bir ümit yolu

        Bırakın, Mustafa Kemal'e varacağım.

        Ellerimi uzatıyorum, daha ötede

        Son duraktan biraz daha ötede

        Gücümün kuvvetimin kesildiği yerde

        Karşıda Mustafa Kemal'i görüyorum;

        Gün geçer devir değişir

        En olmaz istekler biter,

        Bir ses bırakmaz kişiyi yerinde

        Mustafa Kemal'in sesi, "İleri" der.

        Boyuna yeniliğe, ileriye

        Boyuna en yüce gerçeklere doğru!

        Apaydınlık bir yoldasınız, bakın

        Karşıda Mustafa Kemal, Mustafa Kemal yolu

        Attığım her adımı biliyorum

        Yarın daha güzel, daha aydınlık!

        Nasıl durabilirim, Mustafa Kemal sesleniyor

        Uzattım ellerimi varıyorum.

        Yürüyorum, yılmadan yürüyorum

        -Karşıda bir ışık, bir ümit yolu-

        İşte, ışıklar içinde büyüyen

        Mustafa Kemal'i görüyorum

        Mustafa CANPOLAT

        15

        MUSTAFA KEMAL'İ DÜŞÜNÜYORUM

        Mustafa Kemal'i düşünüyorum;

        Yeleleri alevden al bir ata binmiş

        Aşıyor yüce dağları, engin denizleri,

        Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda,

        Işıl ışıl yanıyor mavi gözleri...

        Mustafa Kemal'i düşünüyorum;

        Yanmış, yıkılmış savaş meydanlarında

        Destanlar yaratıyor cihanın görmediği

        Arkasından dağ dağ ordular geliyor

        Her askeri Mustafa Kemal gibi.

        Mustafa Kemal'i düşünüyorum;

        Gelmiş geçmiş kahramanlara bedel

        Hükmediyor uçsuz bucaksız göklere.

        Al bir ata binmiş yalın kılıç

        Koşuyorlar zaferden zafere...

        Mustafa Kemal'i düşünüyorum;

        Ölmemiş bir Kasım sabahı!

        Yine bizimle beraber her yerde.

        Yaşıyor dört köşesinde vatanın

        Yaşıyor damar damar yüreklerde.

        Mustafa Kemal'i düşünüyorum:

        Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda,

        Mavi gözleri ışıl ışıl görüyorum.

        Uykularıma giriyor her gece.

        Elllerinden öpüyorum.

        Ü.Yaşar OĞUZCAN

        16

        ÖĞRETMEN ATATÜRK

        Yine derse giriyorsun Samsun kapısından

        Selâmlıyor, seviyor tek öğretmenini

        İl il, köy köy, can can

        Tüm Anavatan.

        Hemen başlıyor mutlu ders

        Erzurum'dan

        Sonra derinleşiyor volkan-öğütle

        Sivas'taki son oturumdan.

        Bütün memleket tek sınıf

        Bir yön bayrak, bir yön tan

        Öyle bir ödev veriyorsun ki öğretmenim

        Süngü-kalemle başlıyoruz Afyon'dan.

        Sınıfımız her an kutlu bir savaş

        Öğretiyor, eğitiyorsun Ankara'dan

        Hep birden söylüyoruz özgürlük türkümüzü

        Vatanın uzaklıkları kalkıyor da aradan.

        Mavi gözlerin hep barış barış

        Mavi yüceliğin hep duman duman

        Öyle alev alev bir ders ki

        Yanıyor, yanması gerektiğinde her düşman.

        Anlatış tadı, kıvam kıvam öz

        Son bölüm: İlk hedef, Dumlupınar'dan

        Kocatepe, yalnız coğrafya değil

        Dağ dağ ateş yağdırıyorsun her damla kandan

        Öpüyorsun hepimizi göz göz

        Şehitler birinci geldikçe hep destan destan.

        Yağmurlaşıyoruz er er Akdeniz'e

        Ektiklerini biçiyorsun İzmir yollarından

        Bir özgür meyva doğuyor Türklüğümüze

        Tattırıyorsun utku yemişi utku dallarından.

        Öğrenmeye son yok

        Cumhuriyet, bir ders aynı konudan

        Öğrendikçe özleşiyoruz da hep geçiyoruz

        Senin yarattığın vatan-kanıdan.

        Anlatıyorsun açık ve seçik

        Yıkılıyor her gölge fikir-kurşundan

        Dövüyorsun her yüreği örsünde devrimlerin

        Tümleniyor her eksik, yaratan vuruşundan.

        Yaşatarak öğretmek senin elinde

        Sonsuz ders, tek hayat, bize bayraktan

        Seni özledikçe bellemek güzel

        Fikir-toprak oldu vatan, gerçek topraktan.

        Sor bize her şeyi, konuşsun her öz

        Başlayı versin en zor imtihan

        Özgürlük güneşin ilk cevap, inan

        Ey vatan-sınıfta ey Ata-vatan!..

        İ. Zeki BURDURLU

        RESİM

        Her gün,

        Enginlerden engin,

        Yücelerden yüce

        Bir duygu sarar bizi,

        Bu sınıfa girince.

        Yanda, bir uçtan bir uca

        Mavi deniz,

        Odanın içinde güneşleri bulunca

        Isınırız.

        Enginlerin engini deniz olsa

        Deniz ufak!

        Yücelerin yücesi güneş olsa

        Güneş küçük!

        İlk günü gördük, nerden geldi:

        Duvardaydı

        Denizleri, güneşleri

        Küçülten büyüklük.

        Kürsünün üstünde bir resim:

        Gözleri denizlerden mavi

        Bakışları güneşlerden sıcak,

        Dört mevsim

        Kürsünün üstünde:

        Atatürk'ün arkasında al bayrak,

        Kollarını kavuşturmuş göğsünde.

        Bu resimle başlar bizim günümüz,

        Karşımızda Atatürk'ü gördükçe,

        Kıvançla dolar, taşar gönlümüz.

        Öğretmenimizin kürsüde

        Verdiği dersi

        Dinler bizimle birlikte

        Atatürk'ün resmi.

        Çalışkanız, çünkü,

        Çalışınca

        Bakarız, Atatürk güldü.

        Bir yanlışlık yapsak

        Bulutlanır gözleri,

        Anlarız, Atatürk üzüldü.

        Gelsek kürsünün dibine

        Görür bizi

        Eğilince.

        Kalksak, gitsek gerilere,

        Otursak arkalarda;

        Başımızı kaldırmadan duyarız

        Atatürk orada.

        Öteki odalarda

        Başka başka resimleri Ata'mın.

        Atatürk'üm, artık ömrüm oldukça

        Bu resimle karşımdasın!

        Yok hiç birinde

        Bundaki tılsım,

        Değişen çizgilerle

        Canlı gibi bu resim.

        Öyle canlı ki, sanırım,

        Ben de bir gün okulu bitirince

        Uzanan ellerinle

        Okşanacak sırtım.

        Öyle canlı ki, sanırım,

        Karanlık bile olsa

        Serpeceğin ışıkla

        Aydınlanır yollarım.

        Tıpkı sınıftaki gibi,

        Yapacağım bir işte

        Bu resmindir rehberim

        Kötülüğe uzanırsam

        Çat kaşlarını,

        Tutulsun ellerim.

        Tıpkı sınıftaki gibi,

        Bütün ömrüm boyunca

        Yaptığım bir işte

        İyi, doğru oldumsa

        Sevincini belli et,

        Gülümse!

        Yaprak yaprak dökülürken önümde

        Her yıl, dört mevsim;

        Sınıflar içinde yalnız bu sınıf,

        Resimler içinde yalnız bu resim!

        Behçet NECATİGİL

        SEN VARSIN ATATÜRK'ÜM HER ŞEYİMİZDE

        Bu gün yatağımdan hür kalkıyorsam

        Ekmeğim ak suyum berraksa,

        Ağaçlar çiçek açıyor

        Topraklar ısınabiliyorsa,

        Sesim gür çıkıyor

        Özgür özgür bakabiliyorsam,

        Sen varsın gözbebeklerimde

        Sen varsın Atatürk'üm sen varsın.

        Yazabiliyorsam gönlümce

        Okuyabiliyorsam...

        Kazabiliyorsam toprağımı

        Gün ışığında çapa kürek elde,

        Çalışabiliyorsam gece gündüz

        Ekip biçebiliyorsam dileğimce,

        Sen varsın yüreğimde

        Sen varsın Atatürk'üm sen varsın.

        M. Esat TOZKOPARAN

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ