Ağrı'da tarihi ve doğal güzellikler turistlerin rotasında
Zengin tarihe ve doğal güzelliklere sahip Ağrı'da, huzur ve güvenin sağlanmasıyla İshak Paşa Sarayı, Türkiye'nin zirvesi Ağrı Dağı, Balık Gölü ve Murat Kanyonu yılın her dönemi yerli ve yabancı ziyaretçileri ağırlıyor
Türkiye'nin en doğusunda İran sınırında yer alan Ağrı, sahip olduğu tarihi ve doğal güzellikleriyle adından söz ettiriyor, bölgede huzur ve güvenin sağlanmasıyla her geçen yıl ziyaretçi sayısını da artırıyor.
Genellikle yaz aylarında kente gelen dağcılar ve doğa tutkunları, 5 bin 137 rakımla yurdun en yüksek noktası olan Ağrı Dağı'na 4 gün süren tırmanış yaparak doğayla baş başa vakit geçiriyor.
Ziyaretçiler, Doğubayazıt ilçesinde UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ndeki Osmanlı yadigarı tarihi İshak Paşa Sarayı'nı da ziyaret ederek tarih yolculuğuna çıkıyor.
Ülkenin en yüksek göllerinden olan ve kışın yüzeyi tamamen buzla kaplanan ilkbaharda da çevresinde rengarenk çiçekler açan Balık Gölü de ziyaretçilerin en çok uğradığı mekanlar arasında yer alıyor.
Kente gelen yerli ve yabancı turistler, Doğubayazıt ilçesinde Ağrı Dağı'nın Telçeker köyü yakınlarında Nuh'un Gemisi'ne ait kalıntıların olduğuna inanılan bölge başta olmak üzere Diyadin ilçesindeki kaplıcalar ve Murat Kanyonu'nu da ziyaret edip yürüyüş etkinlikleri yapıyor.
BÖLGE TERÖRDEN ARINDIRILDI, HUZUR VE GÜVEN ORTAMI SAĞLANDI
Ağrı Valisi Mustafa Koç, kentin tarihi ve doğal güzelliklerinin yılın her mevsimi ziyaretçi ağırladığını ve bu sayının son yıllarda artmasının kendilerini mutlu ettiğini söyledi.
Bölgeye gelen turistlerin ilin ekonomisine önemli katkı sağladığını belirten Koç, hem bölgenin hem de kentin terörden arındırılması, güven ve huzur ortamının oluşmasıyla turizm hareketliliğinin de arttığını kaydetti.
Ağrı'da doğal, hem kültürel hem de tarihi olarak turizm değerlerinin olduğuna dikkati çeken Koç,"Ağrı Dağı, İshak Paşa Sarayı, Nuh'un Gemisi bunlardan bazılarıdır. Diyadin'de bulunan Murat Kanyonu, Taşlıçay ilçesinde Balık Gölü var. Bunlar gibi sayamayacağımız birçok değerimiz var" dedi.
Koç, daha önce de bölgede görev yaptığını, kentin tarihi ve doğal güzelliklerinin tanıtılması, bilinirliliğinin artırılması ve bu sayede yerli ve yabancı turistlerin daha fazla gelmesi amacıyla çeşitli etkinlikler yaptıklarını anlattı.
"YERLİ VE YABANCI BİRÇOK TURİST BÖLGEMİZE GELMEYE BAŞLADI"
Daha fazla etkinlik yapmaya devam edeceklerini ifade eden Koç, "Huzur ve güven ortamının sağlanmasıyla yerli ve yabancı birçok turist bölgemize gelmeye başladı. Biz de bu değerlerimizin ortaya çıkarılması ve tanıtılması amacıyla geçen yıl çeşitli faaliyetler başlattık" diye konuştu.
Fırat Nehri'nin en önemli kollarından olan Murat Nehri'nin Diyadin ilçesindeki Tendürek Dağı'nın eteklerinden doğduğunu aktaran Koç, şunları kaydetti:
"Allah bu noktada çok cömertçe davranmış. Yarattığı her şey güzel ama Murat Kanyonu ilk ve son görenlerin, defalarca görenlerin her seferinde beğenisini kazanmıştır.
Sadece kanyon değil burada yüksek dereceli kaplıca sularımız da var. Aynı bölgede doğal kudret köprüsü var. Biz Türkiye'de veya yurt dışında yaşayan herkesin ilimizdeki bu doğal güzelliklerimizi görmeye davet ediyoruz."