Alkol tüketiminde meydana gelen artış ve azalış kanseri nasıl etkiliyor?
5 milyon kişide 7 yıl süren önemli bir çalışmanın yeni açıklanan sonuçları, alkol tüketiminde meydana gelen artış ve azalışın kanseri nasıl etkilediğini gösteriyor. Çalışmaya göre bir kişi alkolü tamamen bırakamasa da ağır-orta miktar içicilikten hafif içiciliğe geçince bile kanser riskini azaltabiliyor. Üstelik bunu yapmak her zaman ve ne oranda olursa olsun olumlu sonuç veriyor. Bu riski azaltmaya var mısınız? Habertürk Sağlık Yazarı Ceyda Erenoğlu'nun haberi
2018 yılı verilerine göre kanser tüm hastalıklar arasında 9.6 milyon ölüm sayısı ile ikinci ölüm nedeni. Böylesi önemli bir hastalığın ortaya çıkışında, değiştirilebilen ve değiştirilemeyen risk faktörleri var. Değiştirilebilir risk faktörleri arasında tütün ve alkol önemli yer tutuyor. Haberimize konu olan "alkol - kanser" arasındaki ilişki alkolün, 7 kanser çeşidi için risk faktörü olarak gösterildiğine işaret ediyor. Yeditepe Üniversitesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Küçükardalı, “Alkol tüketimi ile kanser arasında bir ilişki olduğu uzun süredir bilinmekle birlikte alkol tüketiminde artış ve azalışın kanseri nasıl etkilediği konusunda yeteri kadar veri yoktu” diyerek yapılan önemli bir çalışmanın sonuçlarına dikkat çekiyor.
Prof. Dr. Yaşar Küçükardalı5 MİLYON KİŞİ ÜZERİNDE YAPILAN ÇALIŞMA
Kore’ de yapılan ve Ağustos ayında yayınlanan kapsamlı bir çalışmanın (JAMA Network Open 2022) sonuçlarının bu soruya cevap aradığını söyleyen Küçükardalı, "Kore ulusal veri tabanında, yaş ortalaması 53 olan yaklaşık 5 milyon kadın ve erkekte, alkol kullanma miktarı, miktarın zaman içindeki değişimi ile kanser arasındaki ilişki araştırıldı. 2009 - 2011 yılları arasında daha önce kanser tanısı almamış 5 milyon kişinin sağlık kayıtları incelendi ve bu kişiler gruplara ayrılıp alkol kullanma durumlarına göre sorgulandı" diyor.
* Grup 1: Hiç kullanmayanlar
* Grup 2: Hafif alkol kullananlar: Bir gün içinde 15 gr. altında
* Grup 3: Orta alkol kullananlar: / Bir gün içinde 15-30 gr. arasında
* Grup 4: Ağır alkol kullananlar : / Bir gün içinde 30 gr. üzerinde kullananlar
Bu hastalar ortalama 7 yıl izlenmiş ve yeni kanser olguları raporlanmış. Buna göre daha önce kanser olmayıp yeni kanser olanların oranı 100 binde 7.7 kişi olarak saptanmış. Çalışmanın sonucunda, alkolle ilişkili oral kavite, farenks, yemek borusu, kolorektal, karaciğer, gırtlak, kadın ve meme kanserlerinin yanında diğer kanserler de raporlanmış.
ALKOL KULLANMAYANLARDA KANSER ORANI DÜŞÜK
Yeni saptanan kanserlerin (100 binde 7.7) yüzde 37’si alkolle ilişkili kanserler grubundan çıkarken, alkol kullanmayanlarda kanser oranı düşük bulunmuş. Hafif, orta ve ağır kullananlarda ise orantılı olarak artış saptanmış. Kullanım miktarı arttıkça, hafiften ortaya, ortadan ağıra geçtikçe kanser sıklığında artış görülmüş. Çalışmada ağır alkol tüketenlerin orta ve hafif alkol tüketenlerin grubuna geçmeleri halinde kanser sıklığında azalma meydana gelmesi dikkat çekici bulunmuş. Bu azalmanın hem alkolle ilişkili kanserlerde hem de diğer kanser türlerinde meydana geldiği belirtilmiş.
ALKOL NASIL KANSEROJEN ETKİ YAPIYOR?
Prof. Dr. Yaşar Küçükardalı, “Bu çalışmada alkol kullanımının kişide ne şekilde kanserojen etki yaptığı tam anlaşılmış değildir. Bunun geçici bir etkiyle olabileceğini düşündüren kanıtlar vardır. Alkol tüketimi sırasında karaciğerde bir enzim olan sitokrom P450 2 E1’ nin 4-10 kat arttığı gösterilmiştir. Bu enzim, zararlı olan asetaldehit, serbest oksijen radikalleri ve nitrozamin gibi karsinojenik olan maddelerin vücuttaki miktarlarını artırmaktadır. Alkol kesildikten sonra 3 gün içinde bu enzim seviyesi hızla azalmaktadır. Bu etki nedeniyle alkolün kanserde risk artışı yapabileceği düşünülmektedir” diyor ve devam ediyor; “Bu çalışma alkolün azaltılıp bırakılması (her zaman ve hangi miktarda olursa olsun) ile kanser riskinde azalma sağlandığını göstermesi açısından önemlidir. Tamamen bırakmak en iyisi olsa da bu yapılamıyorsa ağır-orta miktardan hafife geçmek de riskte azalma olmasını sağlamaktadır.”