Civan Canova'nın cenaze töreniyle ilgili detaylar belli oldu
'Çiçek Taksi', 'Fatmagül'ün Suçu Ne?', 'Paramparça', 'Karadayı' 'Atiye' ve son olarak 'Üç Kuruş'ta rol alan Civan Canova, iki gün önce hayatını kaybetmişti. Usta oyuncu, yarın son yolculuğuna uğurlanacak
Son olarak Show TV'nin fenomen dizisi 'Üç Kuruş'ta 'Oktay' karakterini canlandıran Civan Canova, 67 yaşında yaşamını yitirmişti. Usta oyuncunun cenaze töreniyle ilgili detaylar belli oldu.
Civan Canova için 23 Ağustos Salı günü saat 11.00'de Mecidiyeköy Büyük Sahne'de tören düzenlenecek. Öğle vakti Zincirlikuyu Camii'nde cenaze namazı kılınacak olan ünlü oyuncunun, ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verileceği öğrenildi.
"HER ŞEY 2014 YILINDA BAŞLADI"
Ünlü oyuncu, geçtiğimiz haftalarda hastane odasında yayınladığı bir video ile hayranlarını üzmüştü. "Her şey 2014 yılında Gümüşlük sahilinde dolaşırken başladı." diyen Canova, birkaç ay önce hastaneye başvurduğunu ve çekilen MR sonucunda akciğerinde belirsiz kitle tespit edildiğini ifade etmişti.
"AİLEM YANIMDA" DEMİŞTİ
15 gün hastanede kaldığını ve birkaç gün sonra taburcu olacağını belirten usta oyuncu, daha sonra sözlerini şöyle sürdürmüştü:
Sol bileğimden ameliyatlıydım, kemik ölümü vardı bileğimde onu çıkardılar. Kafeye doğru giderken kapkara bir köpeğin üzerine bastım. Hayvan da gayrı ihtiyari sıçradı tabi, beni yere attı. Sağ kolumun üzerine düştüm. Kemik ölümü, tendon kopması, adele erimesi meydana geldi. MR çekildi ve doktor "Protez taktırman gerek." dedi. Onu da ben istemedim, ihmal ettim. 2.5, 3 ay önce feci ağrılarım başladı. Gece uyutmayacak kadar. Hastaneye geldim ve MR çektirdim. Koluma protez takılması gerektiğini söylediler. Ama o şimdi 2. planda kaldı. Çünkü akciğer filmi çekerken, belirsiz bir kitle olduğu tespit edildi. 15 gündür hastanedeyim. Ailem yanımda. Birkaç gün sonra taburcu edecekler.
"SAHNEDE ÖLMEK İSTİYORUM' GİBİ ULVİ DERTLERİM YOK"
Öte yandan Civan Canova, geçtiğimiz aylarda Habertürk'e verdiği röportajda bilinmeyenlerini anlatmıştı.
Oyuncu, "İleride ne yapmayı düşünüyorsunuz peki? Emeklilik aklınızdan geçiyor mu, yoksa 'Sağlığım el verdiği sürece sahnede, beyazperdede ve televizyonda olmak istiyorum' mu diyorsunuz?" sorusuna şu yanıtı vermişti:
Zaman ne gösterecek bilemiyorum. Öyle, “sahnede ölmek istiyorum” gibilerinden ulvi dertlerim yok benim. Bence çok bencilce bir düşünce bu. Diyelim ki sahnede rolünü oynarken aniden kalp krizi geçirdin ve öldün. Seyirci ilkin anlamayacak. Rol gereği sanacak. Anlayınca da bir kargaşadır başlayacak salonda. Herkes ayaklanacak. Oyuncular, seyirci, hepsi feryat figan. “Doktor yok mu?”, “Yetişin gidiyor adam!”, “Ambulans çağırın!” neviinden feryatlar. Sonra alacaklar seni gelen ambulansa. Seyirci oyunun sonunu göremeden, söylene söylene ayrılacak tiyatrodan. Oyunculardan birkaçı hastaneye, bazıları meyhaneye, bir kısmı da makyajını silmeden evlerine dönecek. Herkesin gecesi rezil olacak. Ne o, sen sahnede ölmek istedin. Hele bir perde kapansın, sonra git evine, gir yatağına, mışıl mışıl uyurken değiştir dünyanı. (Gülüyor) Şaka bir yana, ben sadece bana ayrılan süre boyunca kaliteli bir yaşam sürmek istiyorum. Kaliteden kastım; derin nefes alabilmek, aklımın yerinde olması, kimseye muhtaç olmadan ihtiyaçlarımı görebilmek. Yaptığım işler zaten mesleğin ötesinde birer hobi benim için. İnsan amatör kalmayı bilmeli hayatta. Ancak böylelikle arınabilir hırstan, kıskançlıklardan. İçimden geldiğinde hobilerimi de sürdürebilirsem ne ala. Sürdüremezsem de canım sağ olsun. Sağ olduğu kadar. Sonra günün birinde belki biri çıkar, bir tuvalin köşesine de beni iliştirir.
Fotoğraflar: AHT, HT Magazin, Instagram