Diyabetliler oruç tutabilir mi? Ramazan'da beslenme önerileri...
Gazete Habertürk köşe yazarı Prof. Dr. Temel Yılmaz bu haftaki yazısında "Diyabetliler oruç tutar mı?" sorusunu cevapladı, Ramazan'da beslenme konusunu ele aldı
Her ramazan öncesi medyada diyabetlilere yönelik uzman görüşü altında yüzlerce açıklama yapılıyor. Bunların çoğu bilim dışı öneriler.
Önceki yıllarda diyabet gibi özel beslenme programı olan, hastaların önemli bir bölümünün şeker düşürücü ilaçlar kullanmak zorunda olduğu, yüksek risk ve tıbbi sorumluluk taşıyan bir hastalıkta konunun uzmanı olmayan kimse bir açıklama yapma cesaretinde bulunmazdı.
Artık büyük çoğunluğu konuyla ilgisi ve bu alanda uzmanlığı olmayan, hatta hekimlik yapma yetkisi bile bulunmayan birçok insan önüne uzatılan mikrofonun cazibesine kapılıp bir diyabet uzmanı oluyor, açıklamalarda bulunuyor.
Bu açıklamaların önemli bölümü, diyabetli açısından yaşamı tehdit edecek kadar ciddi. Hastanın hayatını risk altına atıyor.
DİYABETİN TİPİ VE DÖNEMİ ÖNEMLİ
Diyabet dediğimiz hastalık, tek hastalık değil, çok fazla formu olan hastalıklar grubu, bir sendrom. Diyabet önce pankreastaki insülin salgılayan hücrelerin bozukluğuna bağlı grup (primer diyabet) ve diğer nedenle oluşan grup (sekonder diyabet) olarak 2 ana gruba ayrılıyor.
Primer diyabetin altında 4 farklı diyabet tipi, sekonder diyabetin altında 20 civarında değişik nedenlere bağlı farklı tip var. Her diyabet tipinin farklı klinik dönemleri var. Ayrıca diyabetlide organ hasarı olup olmadığını, hangi organ hasarı olduğunu, bu hasarın şiddetinin ne olduğunu belirlemek çok önemli.
“Diyabetliler oruç tutar mı?” ya da “Tutamaz mı?” sorusuna bilimsel yanıt için önce hastanın diyabet tipinin ne olduğu, sonra diyabetin süresi ve komplikasyonların olup olmadığı belirlenmeli. Bu ayrıştırmayı en doğru yapacak kişi öncelikli olarak hastanın doktorudur. Ancak bu konuda Türkiye Diyabet Vakfı, Uluslararası Ramazan ve Diyabet Çalışma Grubu önerileri doğrultusunda diyabetlinin kendisinin kolayca araştırabileceği ve uygulayabileceği bir rehber hazırlandı.
DİYABETLİ ORUÇ TUTABİLİR Mİ?
Bu rehberde oruç açısından diyabet hastaları üç grupta değerlendiriliyor.
1. GRUP
* İnsülin direnci veya gizli şekeri olanlar.
* Tip 2 diyabet tanısı yeni konulmuş ama ilaç kullanmayanlar. Bu gruba giren diyabetliler, hekim kontrolünde olmak kaydıyla eğer arzu ediyorlarsa oruç tutabilirler. Bu kişiler oruç süresince kan şekeri takibi ve beslenme egzersiz programını aksatmamalı.
2. GRUP
* Tip 2 diyabeti olan, şeker düşürücü haplarla diyabeti kontrol altında olan hastalar.
* Tip 2 diyabeti olan, günde bir ya da iki kez bazal etkili insülin kullanan ve diyabete bağlı herhangi bir organ hasarı bulunmayan hastalar.
Bu gruba giren diyabetlilere oruç tutması önerilmez, ama hasta oruç tutmayı arzu ediyorsa mutlaka doktor kontrolü ve çok sık kan şekeri kontrolü altında aşağıdaki beslenme ve ilaç kullanım oranlarına sıkı sıkıya uyarak oruç tutabilir.
3. GRUP
* Tip 1 (genç yaşta diyabetli olan ve insüline bağımlı) diyabetlilerin tamamı.
* Tip 2 diyabetin ileri döneminde ya da diyabete bağlı organ hasarı olan hastalar.
* Tip 2 diyabeti olan, çoklu doz insülin veya insülin pompası kullanan ya da kan şeker kontrolü güç, gün içinde ani şeker düşmesi ve yükselmesi olan değişken seyirli hastalar.
Bu gruptaki hastalara oruç tutması kesinlikle önerilmez, yaşamsal risk vardır ve ileri derecede hastalığı olduğu için dinen caiz değildir.
İFTARDA NASIL BESLENMELİ?
* İftarı kademeli yapın, önce bir bardak su, yarım kâse çorba ve bir dilim tam çavdar ekmeğiyle başlayın.
* Çorbanın hemen ardından bir kâse salata yiyin, kısa bir ara verin, bir çay için, sonra ana mönüye geçin.
Bu yöntem uzun süreli açlıktan sonra hipoglisemik atağa bağlı aşırı yemek yiyip kan şekerinizi aşırı yükseltmesinden sizi koruyacaktır.
* Ramazan pidesindeki beyaz unun kan şekerini hızlı artıracağını unutmayın, sınırlı alın.
* Ramazan sofraları genel olarak, simit, börek, reçel, iftarda baklava gibi zengin olur. Bu tür hızlı emilen karbonhidratlardan, aşırı yağlı yiyeceklerden, özellikle kalp sağlığınız açısından hayvansal yağlardan uzak durun.
* Bazı kişiler bol yağ yemenizi önerse de, dünyada hayvansal yağı en çok tüketen bölgelerin aynı zamanda koroner kalp hastalıkları oranının en yüksek bölgeler olduğunu unutmayın. Sebze ve balığa da ağırlık verin.
SAHURDA NASIL BESLENMELİ?
* Diyabetliyseniz ve oruç tutuyorsanız sahuru atlamayın ve mümkünse kahvaltı tarzı beslenin, Ekmeğiniz tam çavdar olsun, mutlaka yumurta yiyin, peyniriniz olabildiğince az tuzlu (tuz susatabilir) olsun.
* Canan Hoca’nın oruç tutarken bol bol kaya tuzu alın önerisini “kaya tuzunun yeni kuşak reklam uygulaması” olarak kabul edin ve kesinlikle aşırı tuz almayın, hipertansiyon krizi oruçta en ciddi risklerden biridir unutmayın.
* Sahurda mutlaka büyük bir tabak salata, yeşillik, domates, biber, turp vb. yemelisiniz. Meyveden uzak durun, meyveden alacağınız vitamin ve mineralleri zaten salatadan alırsınız, üstelik kan şekeriniz yükselmez. Bol su için, su çok önemli.
DİYABET İLAÇLARINI KULLANMA
* Oruç tutan diyabetliler, insülin direncini tedavi eden ilaçların (metformin, pioglitazon) dozunu ve kullanım şeklini değiştirmeden saatini ayarlayarak aynı şekilde kullanabilir.
* Şeker düşürücü ilaçlar kullanılıyorsa günün yemek ağırlığı iftara kaydığı için doktorunuzun da görüşünü alarak sabah dozu akşama, akşam dozu sabaha alınabilir. Sahurda alacağınız şeker düşürücü ilacın dozunun düşük olması önemli. Çünkü gündüz oruç sırasında uzun açlıkta şeker düşebilir.
* Vücut sıvı dengesini etkileyen ya da böbrekler üzerinde etkili bazı ilaçlar oruçta sağlığınıza olumsuz etkide bulunabilir. Oruç tutan bir diyabetlinin hangi ilaçları kullanıp kullanamayacağı ya da hangi dozda kullanacağına doktoru karar vermeli.
* Bazal insülin tedavisi altındaki diyabetliler mutlaka oruç tutmak isterse, insülinin ağırlıklı dozunu akşama almaları ve azaltmaları gerekir. Tek doz insülin kullanılıyorsa, insülinin iftardan önce alınması, ikili doz kullanılıyorsa büyük dozun iftarda yapılması, gündüz şekerin düşmesini, gece de yükselmesini önler.
EGZERSİZLER
* Ramazanda ağır spordan kaçınmak gerekir. Oruçken, gündüz ağır spor hem sıvı kaybına hem de şeker düşmesine neden olabilir.
* Spor ya da egzersiz iftardan 1-2 saat sonra yapılmalı. İftardan sonra en az 5-8 bin adım atmak hem kan şekerini hem de kiloyu kontrol altında tutar.
KAN ŞEKERİ ANİ DÜŞERSE
* Oruç sırasında kan şekerinin ani düştüğü hissedilirse hemen şeker ölçülmeli.
* Eğer ciddi bir hipoglisemi (ani şeker düşmesi) ise oruca devam etmeyin. Daha hafif bir hipoglisemiyse hareketten uzak durun, 15 dakika dinlenin ve şekerinizi yeniden ölçün. Şekeriniz düşmeye devam ediyor, 70 mg/dl’nin altında kalıyorsa oruca devam etmeyin, yaşamsal risk olabilir.
* Hipoglisemiyi kontrol için 15’ler kuralını uygulayın. Hipoglisemi süresince her 15 dakikada bir 15 gr karbonhidrat içeren gıda (orta boy bir meyve, bir dilim ekmek veya eşdeğer şeker ya da meyve suyu) alın. 15 dakika sonra kan şekerinizi ölçün, şeker düzelinceye kadar bu işlemi sürdürün.
KAN ŞEKERİ AŞIRI YÜKSELİRSE
* Oruç sırasında şekeriniz aşırı yükselirse orucu durdurun ve bir sağlık merkezine gidin. Eğer bu olanak yoksa şeker düşürücü ilaçlarınızı için.
* İnsülin kullanan diyabetli hastaysanız doktorunuza danışın, insülin düzeltme dozunu hesaplayarak ek insülin uygulayın.
* Yüksek şeker kan yoğunluğunu artıracağı için bol su için.
KAN ŞEKERİNİ ÖLÇMEK ORUCU BOZAR MI?
* Diyanet’ten alınan görüşe göre oruç sırasında kan şekerini ölçmek orucu bozmaz. Bu nedenle oruç tutan diyabetliler, özellikle orucun ilk günleri daha sık olmak üzere oruç süresince günde en az üç defa parmaktan kan şeker ölçümlerini ihmal etmemeli.
* Daha güvenli yol, düşük ve yüksek kan şekerlerini gösteren, alarm sistemleri olan ve sürekli glikoz monitorizasyonu yapan bir cihaz (CGM) takılması.
NE YAPMALI?
* Diyabetli iseniz oruç tutup tutmama konusunda hekiminizle konuşun.
* Oruç tutmaya karar verdiyseniz kan şekeri ölçümlerini düzenli yapın.
* Beslenme programınıza dikkat edin, ramazanda kilo almayın.
* Hipoglisemi için mutlaka önleminizi alın. Hipoglisemi ile oyun olmaz.
* İlaç tedavisini kesinlikle ihmal etmeyin.