Düğünlerde neden beyaz gelinlik giyilir?
Gelinlik dediğimiz zaman aklımızda beyaz bir elbise beliriyor. Her kültürün farklı bir gelinlik anlayışı olsa da beyaz gelinlik genelde ortak tercih oluyor. Peki ama neden? Bu konuda farklı birkaç rivayet var.
İlk beyaz gelinliğin 1406 yılında İngiltere Prensesi Philippa tarafından giyildiği rivayet ediliyor. Kendisi, beyaz bir gelinlik giyen ilk kraliyet mensubu.
Aynı şekilde, 1558 yılında İskoç Kraliçesi Mary de düğününde beyaz bir gelinlik giydi.
Bu oldukça ilginçti çünkü genelde soylu ailelerin kızları evlenirken gri, bej veya altın tonlarında kıyafet tercih ederdi.
Hatta, gelinlik giyen birine söylenen "prensesler gibi olmuşsun" cümlesinin bu duruma atıf yaptığı bile söyleniyor çünkü o dönemlerde beyaz gelinlik yalnızca prensesler tarafından giyiliyordu.
Ancak, bugün bizim bildiğimiz beyaz gelinlik algısının 1840'ta İngiltere Kraliçesi Victoria'dan geldiği düşünülüyor.
Prens Albert ile evlenen Kraliçe, düğününde beyaz bir elbise giymeyi tercih ediyor. Ayrıca elbisesine bir duvak takarak, onu elmaslarla süslüyor.
Kraliçe Victoria'dan sonra beyaz gelinlik hem moda algısı olarak benimsenmiş hem de evlenmeden önce cinsel birliktelik yaşamayan kadınların saflığını ve masumluğunu anlatan bir renk olarak algılanmış.
Türkler’de ise ilk beyaz gelinlik 1898’de II. Abdülhamit’in kızı Naime Sultan tarafından giyildi. Daha sonra, batılılaşma hareketleriyle birlikte Cumhuriyet'in ilk dönemlerinde de popüler hale geldi.