İngiltere’de kritik AB referandumu bugün
Sandıktan 'ayrılma' çıkarsa, Avrupa Birliği projesi ağır yara alacak. Sonuç ne olursa olsun, AB üyeliğini tartışmaya açan Başbakan Cameron'ın koltuğunu koruması güç
GAZETE HABERTÜRK
Avrupa Birliği, 60 yıllık tarihinde en zorlu günlerinden birini yaşıyor. Birlik tarihinde ilk kez bir üye ülkede, üyelikten ayrılma seçeneği oylanıyor. İngiltere Başbakanı David Cameron, geçen yıl genel seçimlerde seçmenine söz verdiği gibi ülkenin 43 yıldır süren AB üyeliğini bugün referanduma sunuyor. Son kamuoyu yoklamaları, “Hayır” oylarının “Evet” oylarının birkaç puan üzerinde olduğu gösteriliyor. Ancak son 2 seçimde kötü sınav veren İngiliz kamuoyu, araştırma kuruluşlarının sonuçlarına kuşkuyla yaklaşıyor. İngiltere halkı, bugünkü oylamada AB’den ayrılmaya “Evet” de dese “Hayır” da dese Avrupa için önemli sonuçlara yol açacak.
CAMERON GİDECEK Mİ?
Referandumda hangi sonuç çıkarsa çıksın İngiliz ve Avrupa siyasetinde önemli sonuçlar doğuracak. İngiltere Başbakanı David Cameron’ın siyasi geleceği belirsizliğe düşecek. Cameron, şubat ayında Brüksel’deki AB zirvesinde birlik liderlerinden İngiltere’nin istediği ayrıcalıklardan büyük bölümünün sözünü kopardıktan sonra dün son saatlere kadar ülkenin AB’den ayrılmaması yönünde kampanya yürüttü. Cameron, dün İngiliz halkını “ülkenin geleceğini belirsizliğe atmaması” yönünde uyardı ve referandumda “Hayır” oyu istedi. Ancak Cameron sandıktan “Hayır” oyu çıksa da böyle bir önemli konuyu referanduma götürdüğü ve Muhafazakâr Parti içinde bölünmeye yol açtığı için eleştirilerin hedefinde. Cameron’ın, istifa etmezse parti içi muhalifleri tarafından uzaklaştırılması yüksek bir ihtimal.
İNGILTERE İKİYE BÖLÜNDÜ
AB oylaması, İngiltere’de siyasette olduğu kadar toplumun her kesiminde bölünmelere yol açtı. Görüş farklılıkları, siyasi partiler içinde de yaşanıyor. iktidardaki Muhafazakâr Parti’nin lideri David Cameron “Hayır” kampanyası yürütürken, partinin kurmayları AB’den çıkışı savunuyor. Muhafazakâr Parti’nin önde gelen isimleri arasında bulunan Cameron’ın yakın dostu eski Londra Belediye Başkanı Boris Johnson bile oylamada karşı tarafta yer aldı. Johnson, önceki akşam BBC’de yayınlanan münazarada, halefi olan İşçi Partili Londra Belediye Başkanı Siddiq Khan’a karşı AB’den ayrılmayı savunurken, “Cuma günü İngiltere’nin bağımsızlık günü olacak” dedi. Johnson dün de “Bugün işlemeyen AB sisteminden kaçmanın zamanıdır” diye konuştu. Benzeri durum anamuhalefetteki İşçi Partisi’nde de yaşanıyor. Parti tabanında AB’den ayrılmama yönünde irade kamuoyu yoklamalarına yansırken, partinin başkanı Jeremy Corbyn, önceki gün “Ben AB âşığı değilim” diyerek şaşkınlık yarattı. Londra’nın yeni belediye başkanı Siddiq Khan ise Wembley Arena’da yapılan BBC münazarasında, birçok AB kurumunda İngilizlerin çalıştığını, çokuluslu şirketlerin Avrupa merkezlerini “İngiltere AB üyesi olduğu için” Londra’ya kurduğunu hatırlatıp AB üyeliğini savundu. Aşırı sağcı İngiltere Bağımsızlk Partisi ülkenin AB’den ayrılmasının yılmaz savunucusuyken, İskoç milliyetçisi İskoçya Ulusal Partisi dün “AB üyeliğine evet” açıklamasını yaptı.
‘KRALİÇE AYRILMA YANLISI’ İDDİASI
Ülke kritik referanduma giderken, İngiltere Kraliçesi 2’nci Elizabeth’in tercihine ilişkin bir iddia ortaya atıldı. The Sun Gazetesi, dün kraliçenin AB’den ayrılma taraftarı olduğunu ileri sürdü. Gazetenin kraliyet ailesinin biyografi yazarı Robert Lacey’e dayandırdığı haberine göre, Kraliçe 2’nci Elizabeth, geçen hafta yakın dostları ve aile üyelerini Buckingham Sarayı’na çağırarak referanduma ilişkin görüşlerini sordu. Lacey’e göre, kraliçe yemek masasında “Bana lütfen İngiltere’nin AB’de kalması için 3 iyi neden gösterin” dedi. Masada kraliçe, “Hislerim İngiltere’nin AB’den çıkması yönünde” ifadesini de kullandı. Buckingham Sarayı, habere ilişkin açıklama yapmadı. Kraliçenin AB üyeliğinden ayrılmayı destekleyerek ayrılıkçı İskoçları karşısına almaktan çekindiği belirtiliyor. İskoç Ulusal Partisi, daha önce “İngiltere AB’den ayrılırsa, İskoçya bağımsızlığını yeniden gözden geçirecektir” açıklamasını yapmıştı.
PİYASALAR VE AB’DEN UYARI
İngiltere’nin AB yol ayrımına girmesi, dünyada da büyük endişe ile karşılanıyor. Dün ekonomi ve siyaset alanında uluslararası kuruluş temsilcilerinden uyarı üzerine uyarı geldi. ABD Merkez Bankası Başkanı Janet Yallen, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi ve merkezi Avrupa’da olan çokuluslu şirketler, İngiltere’nin AB’de kalması gerektiğini savunan bildiriler yayınladı. İtalya Başbakanı Matteo Renzi de dün Guardian’da yayımlanan makalesinde, İngiliz halkına seslenerek, “Bizim hatrımız için deği kendiniz için AB’de kalmaya oy verin” çağrısında bulundu.
SON DAKİKAYA KADAR TÜRKİYE'Yİ TARTIŞTILAR
İngiltere’de AB’den ayrılma yanlıları, kampanya süresi boyunca “Türkiye’nin AB’ye üye olmasını” İnglitere için büyük bir tehdit olarak sundu. Onların kampanyalarına yanıt veren AB taraftarı Başbakan Cameron ve diğer liderler de “Türkiye AB üyesi olmayacak” diyerek ülke taraftarlarını AB taraftarlarını “teskin etmeye” çalıştı. Bu yöndeki son açıklama, önceki gün Londra’nın ilk Müslüman belediye başkanı Siddiq Khan’dan geldi. Khan, BBC’nin münazarasında soru üzerine “Endişe edilecek bir durum yok, Türkiye AB’nin eşiğinde değil” dedi.