Oğuzhan Genç yazdı: Tükenmişlik sendromu
Beşiktaş, Konferans Ligi'nde deplasmanda 3-1 kaybettiği Bodo/Glimt'e evinde de 2-1 mağlup olarak gruptan çıkma şansını mucizelere bıraktı. Habertürk muhabiri Oğuzhan Genç, siyah-beyazlıların yenilgisini değerlendirdi.
Başkan Ahmet Nur Çebi'nin seçimde aday olmayacağını açıklamasının ardından Beşiktaş tribünleri uzun bir süre sonra protestoyla değil destekle başladı.
Ancak haftalardır süren sakatlık ve hastalık kabusunun Beşiktaş'ın yakasını bırakmaya niyeti yoktu. Antrenör Hari Vukas'ın maç başında "Hazır" dediği Aboubakar, daha ısınmada sakatlanıp yerini Cenk Tosun'a bıraktı. Antalyaspor maçının olay adamı Eric Bailly ise 11'de başlasa da bu kez baş dönmesi nedeniyle yarım saat dolmadan kenara gelmek zorunda kaldı.
Sonrasında Antalya'daki senaryo Dolmabahçe'de yeniden yaşandı. Oyuna giren Amartey stoper için ne kadar yanlış bir transfer olduğunu yine ispatlayarak sadece seyretti ve Norveçliler, 38'de öne geçti. Destekle başlayan tribünlerin de protestoya dönmesi uzun sürmedi. İlk yarının sonundaki iki net fırsatta ise Beşiktaş, kaleci Haikin'i geçemedi.
İkinci yarıya Burak Yılmaz, Rosier - Onur Bulut değişikliği ile başlarken Moumbagna oradan ikinci golü bularak sinir katsayısını biraz daha artırdı. Yönetim, Burak Yılmaz ve takıma yönelik tepkilerin arasında Antalya olayının diğer kahramanı Tayfur oyuna girip şık bir golle farkı indirse de hocası Burak Yılmaz'a koşunca gol sevinci de tepkiye döndü.
Beşiktaş baskısını artırsa da İstanbul'da kendini iyice hissettiren soğuk gibi stattaki atmosfer de bozulmuştu bir kere. Böyle bir kaostan başarı çıkması zordu, öyle de oldu. Bodo, suni çimin ardından gerçek çimde de kazandı. Ekim ayında Süper Lig'e havlu atan Beşiktaş, kasım ayı başında da Avrupa'nın 3 numaralı kupasında da yokum dedi. Geride yine protestolar ve bu kabus daha ne kadar sürecek soruları kaldı.