Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Esin Övet Üstat Ali Poyrazoğlu ile şahane bir gece
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Oyuncu, güldürü ustası, yazar, çevirmen, öğretmen, yaşam koçu, yönetmen üstat Ali Poyrazoğlu; 350 bölüm televizyon dizisi çekti, yönetti, yazdı, oynadı. 150 bölüm talk-show yaptı, sayısız oyun yazdı ve 65 filmde başrol oynadı. Anlat anlat bitmez ve anlatılmaz yaşanır bir üstat Ali Poyrazoğlu'nu Cumartesi gecesi Nişantaşı Komedi Kulüp sahnesinde izledim.

        Kırmızı ve siyahın hakim olduğu 80 kişilik, ödüllü mimarımız Mahmut Anlar'ın elinden çıkan bu şahane mekanın mini sahnesinde devleşti Ali Poyrazoğlu. Güldürdü, düşündürdü. Daha doğrusu kıskandırdı. "Ne anılar, ne dostluklar... Ne güzel bir hayat" dedirtti.

        Ali Poyrazoğlu ile "Yeşil Kabare"li günlere gittik o gece bir kez daha. Ve yine kendisine çok özendim, kıskandım ve iç çekip durdum. Ki ne zaman kendisi ile bir araya gelsem bu duygu ile ayrılıyorum yanından. Çünkü dolu dolu bir yaşam. Dolu dolu bir ömür. Ve hala bir an olsun durmayan, üreten ve her gün yüzlerce insanın karşısına çıkıp performans sergileyen bu işe gönlünü vermiş gerçek bir usta Ali Poyrazoğlu. Kendisi ile kaç kez sohbet ettim, röportaj yaptım, sahnede izledim hatırlamıyorum ama her defasında "Vay be!" derken buluyorum. "10 parmağında 10 marifet" desem bile eksik kalıyor. Bence daha da fazla parmak gerek.

        İzlemeyen varsa gitsin izlesin bu muhteşem hayat hikayesini ve oyunculuğu. Hatta mümkünse yeni oyuncuların hepsi ders niyetine gitsin. Hatta kendisi ile vakit geçirmeyi kollayıp yararlansın tecrübelerinden. Keza böyle ustalar her zaman gelmiyor. Adam yürüyen ansiklopedi. Tarih, tecrübe, bilgi, birikim. Bize sahnede o gece anlatmakla kalmadı, yaşattı resmen. Anlattığı anlara, zamanlara ışınlandık. Orada olduğumuzu hissettik.

        Ki inanın bu duyguyu yaşatmak çok zordur. Ve ustalık ister. O yüzden de çok yaşa Ali Poyrazoğlu. Hep sahnede ol ve bizler sizi daha çok izleyelim.

        ***

        Kuliste oyun her zaman devam eder

        Kulis demek sanatçının en özel yeridir. Sahneye çıkmadan önce sanatçının hazırladığı o küçük odalara büyük anılar sığar. Sanatçının en yakınları; menajer, basın danışmanı, eşi, sevgilisi. Hazırlık süresince kendisine yardım edeni.. Makyajını, saçını yapanı... Ve bitmeyen misafirleri.

        Ah neler yaşanır o minik odalarda.

        Düşünsenize sahneye çıkmadan önce aldığı iyi-kötü-mutlu-mutsuz tüm haberler. Ve daha fazlası.

        Yani o minik odaların misafirler bitmez. Sohbetler hiç tükenmez.

        Benim için mesleğimin en güzel yanı da işte orada gizli. Mesleğim gereği o kadar çok bulundum ki, sahne sonrası "Kulis muhabbetleri"nin tadı bir başka. O gece de Ali Poyrazoğlu'nun iki saatlik performansı sonrasında kuliste yapılan sohbet ile daha da taçlandı.

        Laf lafı açar, anlatılmayan anılar anlatılır. O gece bir kez daha yaşadık hatta sohbetle yetinmedik Ali Poyrazoğlu'nun sahnede giydiği şahane kostümleri de denedik.

        Yine anı defterlerimize harika bir gün daha yazmış olduk. Çok yaşa usta... Hep sahnede ol. Sen anlat biz dinleyelim...