Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Muharrem Sarıkaya ABD ve Rusya'dan iki önemli teklif…
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        SURİYE’nin Deyrizor bölgesinde son günlerde tırmanan gerilimin temeli altı ay öncesine uzanıyor.

        Gerisinde de boşalan güç alanlarını doldurma mücadelesi yatıyor…

        Nitekim Rusya, Ukrayna savaşı ve milis gücü Wagner ile yaşadığı sorunlar nedeniyle Suriye sahasındaki kapasitesi yüksek güçlerini Suriye sahasından çekti.

        Oluşan boşluğu bölgede bulunan diğer ülkelerin milis güçleri fırsat gördü…

        ABD’nin de Afganistan’ın ardından Irak ve Suriye sahasından da ayrılma niyeti, bu hareketi daha da coşturdu…

        İRAN MİLİSLERİNİN ATAĞIİRAN MİLİSLERİNİN ATAĞI

        Deyrizor sahasında güçlü olan İran Devrim Muhafızları Ordusu mensuplarının kontrolündeki Irak, Lübnan, Afganistan ve Pakistan kökenli gruplar, bölgedeki hakimiyet alanını genişletmek için saldırılara başladı.

        Bunu da bölgede en güçlü olandan başlattı; ABD’nin Deyrizor bölgesindeki üssüne saldırdı…

        Bir sözleşmeli personel öldü, bir sözleşmeli personel ile 5 ABD askeri yaralandı…

        WASHİNGTON’DAN SALDIRI EMRİ…

        Saldırı tam da ABD ile Rusya’nın Suriye hava sahasında yaşadığı gerginlik dönemine denk geldi…

        ABD birliklerini denetleyen General Eric Kurilla, 2021’den bu yana İran destekli grupların 78 kez birliklerine saldırı düzenlediğini açıkladı.

        Son saldırıda kullanılan İHA’nın da İran menşeli olduğuna vurgu yapıldı.

        ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin de Başkan Biden’ın İran Devrim Muhafızları ile bağlantılı gruplara yönelik saldırı emrini verdiğini açıkladı.

        Bu kapsamda Deyrizor kent merkezinde İran milislerine ait bir silah deposu patlatılırken, Mayadin Çölü ile Elbu Kemal yakınlarında da 6 İran yanlısı milis de öldürüldü.

        “SEN MİSİN SAVAŞMAYAN…”

        ABD bununla kalmadı, Suriye Demokratik Güçleri adı altında örgütlediği PYD/PKK’dan da İran milislerine karşı savaşmalarını istedi…

        SDG/YPG İran’a karşı cephe almama tutumunu korudu ve talimata uymayacağını bildirdi…

        ABD bunun üzerine PYD ile de uzun süredir arası iyi olmayan, İran karşıtı tutumlarıyla da bilinen bölgedeki Sunni Arap aşiretlerinden oluşan yeni bir ordu kurmak için kolları sıvadı…

        Arap aşiretleri PYD/YPG ile de sorun yaşamamak için ilk adımda öneriye sıcak yaklaşmadı…

        PYD AŞİRET LİDERİNİ TUTUKLAYINCA

        Ancak perde gerisinden de ABD ile görüşmelerini sürdürdü….

        Arap aşireti ve Deyrizor Askeri Meclis Grubu Lideri Ahmet El Habil, ABD ile yaptığı görüşmeler sonrası, “Deyrizor Askeri Konseyi’ne liderlik etmeyeceğini” açıkladı…

        PYD bu açıklaması sonrası Aşiret lideri Ahmet El Babil’i Haseke’ye çağırdı ve “Uyuşturucu ticareti ve sınır kaçakçılığı dahil birçok suçla itham edip” tutukladı.

        Arap aşiretler El Habil’in tutuklanmasına tepki olarak ayaklandı ve 27 Ağustos’ta hakim oldukları kent, kasaba ve köylerden YPG güçlerini kovmaya başladı.

        Arap aşireti el-Atidat’ın bu isyanına Bueggara, Buşaban, Tay, Bukeyyir ve el-Cuhur aşiretleri de destek verdi…

        PYG/YPG güçleri Fırat’ın doğusundaki iki yerleşim dışında Rakka- Deyrizor arasındaki Arap bölgesinden tamamen temizledi…

        ORDUYU KURDULAR…

        Dikkat çeken ise Rus savaş uçaklarının PYD/YPG ve İran milislerine karşı da mücadele başlatan Arap aşiretlerine yönelik hava saldırısıydı…

        Onları koruyan ise ABD güçleri oldu…

        Arap aşiretleri de bu aşamada biri Irak sınırı tarafında Sanadid Güçleri (3 bin), diğeri de Delyrizor bölgesinde Askeri Meclis (4 bin) olmak üzere 7 bin civarında silahlı milise sahip olan iki güç oluşturdu…

        WASHİNGTON’DAN TAVIR DEĞİŞİMİ

        Bunlar yaşanırken bugüne kadar Suriye bölgesinde PYD/YPG’ye desteği ile Türkiye’ye sıkıntı yaratan Washington’un tutumundaki tavır değişikliği dikkat çekiciydi…

        ABD’li bazı senatörlerin Türkiye’nin kontrolünde bulunan Afrin ve Azez’de incelemelerde bulunup, bölgede demografik değişim olmadığı, Ankara’nın nüfusa ihtimam gösterdiği ve insanların mutlu olduğuna dönük açıklamalarda bulundu…

        Bölgedeki hareketler bu noktada da durmadı Dürzi bölgesi de hareketlendi…

        Suriye iç savaşının çıktığı Dara bölgesinde Şam yönetiminin ekonomiyi kötüleştirdiğine ilişkin protesto gösterileri ve mitinglerin yıllar sonra tekrar başladı…

        ABD, ALTERNATİF GÜÇ YARATIYOR…

        Suriye üzerine çalışmaları ile bilinen ORSAM'dan Oytun Orhan, Suriye içinde yaşanan gelişmelerin temelinde terör örgütü PYD/YPG’nin İran milislerine karşı savaşmaktan kaçınmasının yattığını belirtti.

        “ABD, PYD/YPG'nin bu tutumuna karşı bölgede alternatif bir güç yaratma konusuna kararlı görünüyor” dedi.

        Bunun PYD/YPG’nin durumunu da gittikçe zorlaştıracağına dikkat çekti, Ankara'nın gelişmeleri dikkatle takip ettiğine de vurgu yaptı…

        SAVAŞIN TAHTEREVALLİSİ….

        Harmoon Araştırma Merkezi’nde Suriye uzmanı Samir Abdullah da bir ay kadar önce ABD’nin Arap aşiretleri ile toplantı yaptığını belirtti.

        PYD/ YPG’nin bunu bastırmak için Arap aşiretlerine saldırdığını ancak başarılı olamadığı gibi bölgedeki tüm Arap köylerinden de çekilmek zorunda kaldığını vurguladı.

        Suriye üzerinde çalışan her iki araştırmacı da gelecekte çok daha sürpriz gelişmelerin yaşanabileceği, Şam yönetiminin de bu kapsamda sıkıştırılacağı kanaatinde.

        Dışişleri Bakanı Fidan'ın, Rus mevkidaşı Lavrov ile Moskova'da gerçekleşen, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da yarın Rusya Devlet Başkanı Putin ile yapılacak olan görüşmesinde de Suriye konusu da yer alıyor...

        Fidan'ın ayrıca İran'a da gidiyor...

        Moskova, Türkiye-Suriye ilişkilerinin teröre karşı sınır ötesi sıcak takibe olanak tanıyan 1998 Adana mutabakatı sürecine dönmesi gerektiği görüşünü, bir süredir en yetkili isimleri üzerinden dile getiriyor.

        BAKAN YARDIMCISI, GEÇİCİ HÜKÜMET BİNASINI AÇTI...

        Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Ahmet Yıldız ile Suriye Geçici Hükümet Başkanı Abdurrahman Mustafa El Rai’de Geçici Hükümet binasının açılışını yaptı
        Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Ahmet Yıldız ile Suriye Geçici Hükümet Başkanı Abdurrahman Mustafa El Rai’de Geçici Hükümet binasının açılışını yaptı

        Ankara ise önündeki iki tercihten birini seçme durumunda...Ankara ise önündeki iki tercihten birini seçme durumunda...

        Tercihinin ana çerçevesinin Şam ile yakınlaşmaya odaklı olmayacağı görülüyor.

        Bunun en iyi göstergelerinden biri de önceki gün Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Ahmet Yıldız'ın El Rai'de Suriye Geçici Hükümet binası ve Adalet Dairesi binasının açılışına katılmasıydı...

        Geçici Hükümet Başkanı Abdurrahman Mustafa dün sosyal medya hesabı üzerinden açılışın fotoğraflarını paylaştı...

        Suriye üzerine çalışan ve bölgede bulunan Prof. Dr. Serhat Erkmen de gelişmeleri yorumlarken, Türkiye'nin PYD/YPG/PKK'nın bölgeden temizlenmesi konusunda tercih kavşağında olduğunu belirtip ekledi:

        "Bir yanda Şam-İran ve Rusya üçgeni var. Rusya bölgede Amerikan hakimiyetinin kırılması ve Arapların tutumunun değişmesine desteği karşılığı terör örgütüne karşı sınır ötesi müdahalesinin yolunu açabilir. Nitekim Moskova'nın Adana Mutabakatına atıf yapmasının anlamı da buradan geçiyor. Bir diğeri de ABD ile yeni bir sayfa açıp, Arapların ordu kurması sonrası bölgede terör örgütünün tasfiyesi sağlanır.Tercihi bölgedeki sürecin nasıl ilerleyeceğinin de belirleyici faktörü olur..."

        Gelişmeler de gösteriyor ki Ukrayna savaşı ve Afrika’daki darbelerin unutturduğu Suriye sahası yeniden hareketleniyor…

        On yıllardır süren savaşın bölgede yarattığı güç tahterevallisi bir kez daha hareket etmiş bulunuyor…