PKK'nın fesih yöntemi kesinleşti… 

TERÖR örgütü PKK “Terörsüz Türkiye” sürecinde ilan ettiği fesih kongresini bu hafta sonunda tamamlarken, yeni bir yöntem uygulayacak.

PKK’nın uzun yıllardır üs olarak kullandığı Kuzey Irak’ın Talabani’nin partisi Kürdistan Yurtseverler Birliği kontrolündeki Selahattin kentinde kongresini toplayacağı varsayılıyordu.

Terör örgütü yöneticileri de yakın zamanda yaptıkları açıklamalarda, olası bir saldırı tehdidinden çekindikleri için örgütü fesheden kararı alacakları kongreyi toplamakta zorlandıklarını bildirmişti.

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un dün akşam Meclis Tören Salonu’nda verdiği resepsiyonda sürecin iki farklı tarafında yer alan ve gelişmeleri çok yakından takip eden iki grubun önemli isimleri ile sohbet olanağı buldum.

Aktardıklarına göre, süreç başladığından ve terör örgütünün kurucu lideri Abdullah Öcalan “Örgütü feshedin, silahları teslim edin” çağrısının ardından, terör örgütünün farklı ülkelerde yaşam süren yönetim kadrosu ile temaslar kurulmuş.

Sürecin her aşamasında da bu temaslar yenilenmiş…

Öcalan ile yapılan görüşmeler sonrasında elde edilen mesajlar da bu kişilere aktarılmaya devam edilmiş.

Mesajların hemen hepsinde bir an önce bu sürecin tamamlanması ve örgütün feshedilmesi talebi yer almış.

PKK’nın, Avrupa, Irak, Suriye ve bir kısmı da İran’ın Irak sınır bölgesinde üslenmiş bugünkü yönetim kadrosu ile yapılan görüşmelerde önce Selahattin kentinde toplanılması yönünde bir eğilim ortaya çıkmış.

Ancak bu kez çevre ülkelerin istihbarat birimlerinin hareketliliği ve süreci sabote etmek için çabaları tespit edilmiş.

Bölgede çok sayıda dronun uçurulmaya başlanması da olası bir sabotaj ihtimalini arttırdığına dikkat çekilmiş.

Terör örgütü yöneticileri İsrail ve İran’dan da gelebilecek süreci sabotaj ihtimaline dikkat çekerek güvence sağlanmasını istemiş.

Bunun olası olmadığı ortaya çıkınca, bu kez yeni yönteme başvurulmuş.

Terörsüz Türkiye sürecini yakından takip eden ve içinde bulunan farklı kesimlerle yaptığım görüşmede bana yeni yöntemin modeli şöyle aktarıldı:

Sürecin DEM tarafında yer alan etkin bir isim de dün akşamki sohbetimiz sırasında örgütün bir saldırıdan çekindiği için böyle bir yöntemi belirlediğini bildirip ekledi:

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler de dün Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları ile birlikte katıldığı TBMM 23 Nisan Resepsiyonu sırasında arkadaşlarımın sorularını yanıtlarken, 22 Nisan’da terör örgütünün attığı dronun çarpması sonucu hastaneye kaldırılan Onbaşı Berat Mecit Day’ın tedavi gördüğü hastanede şehit olduğunu söyledi.

Güler’in, şehit haberini verirken devamında gelen sözleri de Terörsüz Türkiye konusundaki kararlılıklarının sürdüğünün net göstergesiydi:

Terörsüz Türkiye konusunda karşı taraftan “gereklilikler” diye ifadeler sıralandığı, silah bırakma sürecinde IKYB yönetiminin de devrede olacağına ilişkin iddialar olduğu hatırlatıldı.

Silah bırakma konusundaki beklentilerine dönük olarak Bakan Güler’in şu sözü Ankara’nın beklentisinin yanıtı niteliğindeydi:

Ankara’da bu hafta sonu Türkiye’nin ağır acılarına yol açan terör örgütünün 41 yıllık ömrünün sonunun ilanına dönük beklenti bu yönde.

Örgüt gruplar halinde aldığı kararı açıklarken, silahları nereye teslim edeceklerini, nereye teslim olacaklarını ve hangi ülkelere gideceklerini de belirtecekler…