Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Polemik Sanat Bienal'e ilgiyi ücretsiz olması mı arttırdı?

        Ümran AVCI / GAZETE HABERTÜRK

        İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından, Koç Holding sponsorluğunda düzenlenen 13. İstanbul Bienali, 20 Ekim Pazar günü sona erdi. Kapılarını açtığı 14 Eylül tarihinden itibaren rekor sayıda izleyiciyi ağırlayan 13. İstanbul Bienali'ni açık kaldığı 5 hafta boyunca, 5 sergi mekânında 337 bin 429 ziyaretçi gezdi.

        Geçen yılki ziyaretçi sayısı ise 110 bin kişiydi. Türkiye'de kayıtlara geçen sergi rekoru 251 bin 500 kişiyle Sabancı Müzesi'ndeki "Picasso İstanbul'da"ya aitti.

        Peki ne oldu da İstanbul Bienali'ne bu kadar ilgi oldu? Bir anda sanatsever mi olduk? Rekorda bienalin ücretsiz olmasının da etkisi var mı? Yanıtları sanat dünyasının önde gelen isimlerine sorduk.

        'ZAMAN, MEKAN VE BAĞLAM İLİŞKİSİ ETKİLEDİ'

        İstanbul Bienali Direktörü Bige Örer:

        Serginin merkezine kamusal alan tartışmalarını ve İstanbul'un içinden geçtiği şiddetli kentsel dönüşümü alan 13. İstanbul Bienali'ni 337 bini aşkın izleyici ziyaret etti. Muhakkak ki bu bienalin kentle kurduğu ilişki sanatseverlerin etkinliği daha fazla sahiplenmesini sağladı.

        Serginin başlığı, 'Anne, ben barbar mıyım?' Türkiye'nin önemli şairlerinden Lale Müldür'ün kitabının başlığından alıntılanarak güncel sanatla şiirin ve edebiyatın ilişkisine de dikkat çekti. Sanatın farklı dilleri ve dünya tahayyüllerini mümkün kılabileceğine işaret eden bu serginin, kamusal alan tanımlarını hem tarihsel hem güncel perspektiften açarak izleyicisiyle farklı bir bağ kurduğunu da düşünüyorum.

        Gezi Direnişi'nin ardından kentsel kamusal mekanlarda gerçekleştirmeyi planladığımız projeleri de sergi mekanlarına taşıma kararı almıştık. Aynı zamanda kamusal alana odaklanan bu serginin herkese koşulsuz açık olması için, bienali, 25 yıllık tarihinde ilk defa ücretsiz gerçekleştirmeye karar verdik.

        Bienal için otuzu aşkın yeni eser üretildi. Hem bienalin ücretsiz olması, hem de serginin gerçekleştirildiği mekan, zaman ve bağlamla ilişkisinin izleyici sayısının artmasında rol oynadığını düşünüyorum.

        'İSTİKLAL CADDESİ AVANTAJI'

        Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık Genel Müdür Yardımcısı Veysel Uğurlu:

        Son yıllarda özellikle güncel sanat alanında artan fuarlar ve sergiler, güncel sanatın popülaritesini artırdı. Bunun bienale önemli bir etkisi olduğu kanısındayım. Ayrıca bienalin İstiklal Caddesi'nde bulunan Arter ve Salt'ta açılması da ikinci bir etken.

        Tabii ki bienalin ücretsiz olması ve bienal kitapçığının da çok ucuz olması da bu etkenlerden biri. Bu durum izleyicilerin devamlı bir şekilde ve geniş gruplar halinde rehberli turlara katılımını artırdı ve daha önceki bienalleri gezip, çok da anlamayan izleyiciler, rehberli turları özellikle tercih etti.

        Bienal ziyaretçileri bu şekilde bienalin içeriğini daha iyi anladıkları için etraflarındaki kişilere tavsiyede bulunarak bienalin katılımını büyük ölçüde artırdı. Son olarak tabii bienalin ismi ve afişi de oldukça dikkat çekici.

        'KALİTELİ İŞLER YAPINCA İLGİ DE ARTIYOR'

        Sanatçı Ahmet Güneştekin:

        Son yıllarda Türkiye'de birçok önemli sanat etkinliği oldu. İstanbul Bienali bu anlamda en önemli bianellerden biridir. Uluslararası anlamda da itibarı olan bienaldir. Son yıllarda Türk sanatçıların uluslar arası anlamdaki çıkışları da dünya sanat kamuoyunun ilgisini de artırdı ülkemize karşı.

        Gelen uluslar arası sergiler bir anlamda Türkiye'deki sanat izleyicisini artırdı. Sanata ilgiyi arttırdı. Bu anlamda Türkiye'deki özel müzeler bunun önceliğini yaptılar. Pera ve Sabancı müzelerinin özellikle özellikle uluslararası sergileri Türkiye'ye getirmeleri ilgiyi arttırdı.

        Basının bunlara ilgi göstermesi de kitleleri de harekete geçiriyor. Bir anlamda Türkiye'deki sanat ortamı oluşması dünya ile paralel devam ediyor. Kaliteli işler yapılınca ilgi de artıyor. Zamanla daha da artacaktır.

        'KALİTE DÜŞTÜ ZİYARETÇİ ARTTI'

        Sanatçı, ressam, tasarımcı, Profesör Balkan Naci İslimyeli:

        Sanata giderek ilgi duyduğumuz kesin. Bienallerin daha geniş kapsayıcı bir anlamı var. Sanıyorum bu yıl ücretsiz olması da çok etkiledi. Ama bienaller son yıllarda bir seviye eksikliği gösteriyor.

        Düşüş gösteriyor bu yalnız bizde değil, bütün dünyada da böyle. Avangarde işler olmaktan son kanıksanan temalar, kanıksanan malzemeler, anlatımlar aynı klişeler halinde sunuluyor. Bu yıl ayrıca bir şanssızlığı oldu bienalin, bunu ziyaretçi sayısıyla kapatmalarından yine de çok mutluyum, Gezi olayları büyük bir etki yarattı bienal üzerinde.

        Bir bienal beklentisi yarattı aynı tema üzerinde. Organizatörler bunu çeşitli nedenlerle, çekincelerle değerlendiremediler. Organizatör üzerinde, küratör üzerinde bir baskı yaratıldı. Yabancı küratör olsaydı bu kadar yüklenilmeyeceğini düşünüyorum.

        Bu yılki bienal geçen bienallere göre ne fazla beğeni toplayacak düzeyde ne de onlardan çok fazla eksik. Burada eksiklik, yaşanan tarihi süreçteki dinamiği yakalayamaması. Bunun nedeni de bizim gerçeklerimizden uzak olması.

        Bizim Doğu, Batı, Balkanlar, Asya, Ortadoğu ve Akdeniz ülkelerinin avangarde öncü dinamiklerini toplayan bir kimlik oluşturma şansımız vardı. Bunu iyi kullanamadık ama ücretsiz olması arttırdı. Ama kaliteden ötürü bir artış olduğunu düşünmüyorum.

        'HEM GEZİ HEM DE ÜCRETSİZ OLUŞU ETKİLEDİ'

        HT Sanat Yazarı Hülya Küpçüoğlu:

        Bence bunun nedeni için Gezi Parkı olaylarına bakmalıyız. O süreçte başlatılan bir tartışma vardı. Bu tartışmalarda Gezi olayları sonrasında Bienal olsun mu olmasın mi? diye sorulmuştu ve hatta bazıları bienalin yapılmaması gerektiğini bile söylemişti.

        Bu tartışmalardan sonra bir de bienal ekibi tarafından bienalin kamusal alanlardan çekildiğine yönelik açıklamalar yapıldı. Kamusal alanı sorgulayan bir bienal niçin kamusal alandan çekilmişti? Bana göre tüm bu bileşenler izleyicide merak oluşturdu.

        İnsanlar merak ettiler, Gezi olayları sonrasında ve ayrıca kamusal alandan da çekilmiş olan bir Bienal acaba nasıldı? Ama tabi ki Bienalin ücretsiz olması da büyük bir etkendi çünkü biletli olduğu zamanlarda bir kere geziyorsunuz sonra bir daha fırsat bulsanız bile belki para bulamıyorsunuz.

        Bedava olunca, bence birkaç kez gidip, rahat rahat gezenler de olmuştur. Dolayısıyla bu sayıya ulaşmasının en büyük etkenleri bence bunlar.

        'PARASİZ BİANEL İŞE YARADI!'

        Sanat Eleştirmeni ve Küratör Beral Marda:

        1987'den günümüze gerçekleşmiş olan İstanbul Bienali'ni 15 milyonluk bir şehirde 300 binden çok insanın gezmiş olması abartılacak ve rekor denilecek bir konu değil.

        Bu çoktan olmalıydı! Bu bienal kavramsal çerçevesi, sponsorları ve küratörünün davranışı ve kentte olup biten arasındaki çelişkiler açısından bir yıldır protesto edildi ve olumsuzlukla da olsa gündemde kaldı. Bu olumsuz koşullarda çare "parasız" bienaldi, bu da işe yaradı!

        Çağdaş sanatın yıllardır tetiklediği görsel malzeme Gezi olayları sırasında halkı görsel kültür açısından bilinçlendirdi!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ