Seçil Erzan davası: Selçuk İnan ifade verecek
Kamuoyunda "yüksek karlı gizli fon" adıyla bilinen aralarında Seçil Erzan'ın da bulunduğu 2'si tutuklu 7 sanığın yargılandığı dolandırıcılık davasında yeni bir gelişme yaşandı. Önceki duruşmalara katılmayan, sonraki duruşmaya ise polis zoruyla getirilmesine karar verilen Selçuk İnan'ın 3 Mayıs'ta Gaziantep 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde müşteki olarak ifade vereceği öğrenildi.
Türkiye gündemini sarsan, Seçil Erzan'ın milyon dolarlık dolandırıcılık davası sürüyor.
Yüksek kar vaadiyle aralarında Fatih Terim, Arda Turan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 21 kişiyi yaklaşık 25 milyon dolar ile 7 milyon 384 bin lira dolandırdığı iddia edilen bankacı Seçil Erzan davasında yeni bir gelişme yaşandı.
İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi, 8 Mart tarihinde görülen duruşmada müştekilerden Gaziantep FK Teknik Direktörü Selçuk İnan’ın ifadesinin alınması için Gaziantep Ağır Ceza Mahkemesi’ne yazı yazılmasına karar vermişti.
Davada İnan’ın ifade vereceği tarih belli oldu. Selçuk İnan’ın 3 Mayıs tarihinde Gaziantep 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde talimat yoluyla ifade vermesine karar verildi.
NE OLMUŞTU?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Seçil Erzan'ın, bir bankanın Levent'teki şubesinde müdür olarak çalıştığı ve müşteki Bülent Çeviker'den kişisel güven ilişkisine dayalı 2 milyon dolar alarak yüksek kar vaadiyle yeniden kendisine iade edeceğini bildirdiği kaydediliyor.
İddianamede, müşteki Çeviker'e para karşılığında yazılı evrak verildiği, ancak daha sonra Çeviker'in Erzan'a ulaşmaya çalışsa da ulaşamadığı, durumu bankaya bildirdiği, banka tarafından araştırma yapıldığı, Erzan hakkında suç duyurusunda bulunulduğu ifade ediliyor.
Sanık Erzan'ın bu yöntemle futbolcular, iş insanları ve çeşitli meslek gruplarından müştekilere, yüksek kar getirisi olan güvenilir bir fon bulunduğunu ve yine kamuoyunda tanınan Fatih Terim ve Hakan Ateş gibi isimlerin bu fona dahil olduğunu söyleyerek, müştekileri bu fona para yatırmaya ikna ettiği anlatılan iddianamede, gerçekte ise böyle bir fonun hiç olmadığının tespit edildiği belirtiliyor.
İddianamede, Erzan'ın, müştekilerin verdiği paralara ilişkin sahte belgeler oluşturup, bu belgelere bankanın kaşesini ve ıslak imzasını atıp müştekilere teslim ettiği ve dolandırıcılık kastıyla hareket ettiği kaydediliyor.