Habertürk
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Şu sıralar Sapanca-Abant-Kartalkaya arasında yeşilden beyaza uzanan süper manzaralı bir yolculuk yapmanın tam zamanı

İstanbul’dan uzaklaşmak istediğimde ilk aklıma gelen noktalardandır Sapanca, Abant, Kartalkaya. Volvo’dan yeni otomobili V40 ile bu rotayı yapma teklifi gelince, GQ Dergisi’nden yayın yönetmenim Mirgün Cabas’la düştük yollara.

1. durak: Sapanca (Şarkısı-Full Depo / Multitap) Göl kıyısında yürüyüş, SPA keyfi, gün ışığıyla uyanıp doğayla kucaklaşma. Ardından uzun bir köy kahvaltısı için Maşukiye yolu üzerindeki Titiz Izgara’dayız. Çerkez peynirleri, tavada sucuk, menemen, çay portakal suyu... Kahvaltı sonrası Abant’a doğru yola çıkıyoruz.

2. durak: Abant (Yol albümü-Zaz) Sabanca’dan Abant’a yol alırken mevsim değişiyor. Yeşil yerini beyaza bırakıyor. Abant Milli Parkı’na uzanan yolda manzara eşsbiz. Sağlı sollu ağaçların arasından ilerliyoruz. Gölü solumuza alıp devam ediyoruz, Mudurnu yol ayrımından sola sapıp yenilenen Abant Köşk’e varıyoruz. Cumhuriyetin ilk yıllarında Atatürk için yapılan köşk, onun vefatından sonra bir süre İsmet İnönü’ye ev sahipliği yapmış. Uzun yıllar sakin günler geçiren mekân 80’li yıllarda otele dönüştürülmüş. 12 odalı otelin restoranı Abant’ın en iyi göl manzarasına sahip mekânlardan.

3. durak: Kartalkaya (Yol albümü-Novo Bar playlist) Abant’ın mavi gökyüzü karanlığa karışmaya hazırlanırken Milli Park’tan çıkıp ağaçlı yolda gerisin geriye sürüyoruz. Konaklayacağımız yer Kartalkaya’nın zirvesine yaklaşık 20 kilometre uzaklıktaki Villa Neva, 6 odalı bir dağ oteli. Çantalarımızı odaya bırakıp şöminenin önüne seriliyoruz, biraz dinlenip Kartalkaya’ya gideceğiz. Karlı, buzlu virajlı yolu geçerek Kartalkaya’nın zirvesine yaklaşıyoruz. Esasen bizi gece vakti yollara düşüren Kaya Palazzo Otel’in içinde açılan Swiss Fondue. Yemek ve organik şarapla günü sonlandırıyoruz.

4. durak: Kartalkaya-Sapanca (Yol albümüTeoman/Aşk ve Gurur) Sabah Villa Neva’nın uzun masasına yerleşip seyahatin ikinci yöresel kahvaltısına başlıyoruz. Mönü hemen hemen bir önceki günle aynı. İlave olarak dil peyniri ve haşlanmış köy yumurtası var. Kahvaltı sonrası Kartalkaya’yı bir de gün yüzüyle görmek için yeniden tepeye doğru tırmanıyoruz. Verdiğimiz ilk molada İstanbul’dan tanıdıklar var. Dönüş yolunda yeniden Sapanca’dayız. Bu kez göl kıyısından uzaklaşıp tepelere tırmanıyoruz. Yeşil bir örtünün içindeyiz adeta... İstanbuldere Alabalık Restoran’da verdiğimiz yemek molasında soframızda alabalık, eritilmiş peynir üzerinde mantar var.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ