Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Yine canımız yandı. Ne yanmak!. Başka hangi konunun önemi kalır ki ?

Vatan delikanlılarını, İzmir evlatlarını toprağa verirken, kentsel dönüşüm mü, körfeze tüp geçit mi, yaklaşan oda seçimleri mi mühimdir. Mümkün mü?

Her şehit haberi geldiğinde iki ayrı duygu sarmalar beni.

İlki ciğerimize kadar işleyen o ateştir elbette. Yüreğimiz yine harman yeri. Ama bizlerdeki ateş, ailelerin acısının yanında belki ancak bir kor olur. Onlar her gün ölür. En az 3_4 kişinin daha ruhu ölür. Anası, babası, eşi, kardeşi yahut sevdalısı.

Yalnızca yakınlarının acısı dinmez, bitmez, kül olmaz. Bende ikinci duygu işte o küle dairdir. Toplum olarak iki gün içimiz yanıyor, sonra dünya ahvaline dalıyoruz. Ancak öyle bir dalıyoruz ki sanki başka bir ülkenin insanları gibiyiz. Ciddiyeti fark etmeyen, deliler gibi eğlenen, dünyayı botoksa dayalı ulvi dertlerinden ibaret gören sosyetikleri ve ultra hayat tutkunlarını saymıyorum onlar zaten algımız dışındalar.

Ama orta halli ahali olarak da dengemiz kaymış durumda. En büyük acımız iki gün sürüyor. ‘Öz’ü çok alanda kaybeder hale geldik. Elbette hayat devam ediyor, edecek, ekonomik çarklar dönmeli, toplumsal dinamiklerin ayakta olması gerek ama bir şımarık ruh hali üzerimizde.

Diyorum ki, yas ilan edip bayrağı iki gün yarıya indirseniz ne olur ardından aynı vurdumduymazlık devam edecekse!

Birçok toplumsal dengesizlik bireysel davranışları duyarsızlaştırıyor diyelim ama ya kamu?

MAAŞ BAĞLAMAK YETMEZ

Şehide karşı görev, ailesine maaş bağlamakla, geride kalanları devlet himayesine almakla bitmiyor.

Cumhuriyet’in bekası için can verenlere karşı asıl ödevlerden biri, Cumhuriyet’in kıymetini, ederini her yönüyle bilmekten, temel ilkeleri benimsemekten geçmez mi?

Türkiye FETÖ belasından zor kurtulurken, yeni milli düzen, şeriat arayışlarına duvar örmek de bir ödevdir mesela.

Ya da en üstten alt kademeye kadar bakan, bürokrat çocukları, paşa oğullarının eşit koşullarda askerlik yapabilmesi şehitlere karşı boynumuzun borcudur.

Gencecik fidanları toprağa veriyorsan, sadece askeri olarak değil siyasi, kamusal açıdan da derlenip toparlanmalısın. Boş yere harcadığın milli servette de o canın payı var.

2019 Başkanlık seçimi yılı mesala. Milyon TL’ler gözümüzün önünde akıp gidecek, makam araçları filo halinde gezecek, bilumum harcama yağmur gibi yağacak. Ve harcayan bunu kendi hakkı sanacak.

En çok, siyasette ve kamuda görev alanların işi zor geliyor bana.

Eğer hissedecek ve duyumsayacak vicdanları varsa, alacakları her kararda o aslanların payını, kanını göreceklerdir.

Yas ilan etmek kolay, bence samimi iseler asıl bu ve buraya sığmayan nice haksızlıkları engelleyeceklerine söz versinler!

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar