Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        KULÜPLERDE temayül yoklaması falan yoktur, başkan yazar, 10-15 kişiyi listesine, oylar başkana atılır listeye değil. Yönetim kurullarının göreve başladığı sayıda sürelerini tamamladığı nadiren görülür. Başkandan farklı konuşan yönetici hemen paket edilip yollanır.

        Siyasi partilerde hiç olmazsa temayül yoklaması vardır. Son sözü başkan söylese de, partilerde kulüplerden daha fazla farklı sesler çıkar. Kabineyi Başbakan yapar ama Cumhurbaşkanı onaylar. Oylar bazı partilerde takım tutar gibi partiye, bazı partilerde lidere verilir, vekillerin çoğu ya partinin oylarından ya liderin oylarından seçilir mevcut sistemde.

        Spor kulüplerinin başkan ve yönetimlerini kulüp üyeleri belirler. Kulüp üyelerini de kulüplerin yönetim kurulları, yani başkanları... Oysa Türkiye'de 18 yaşını doldurmuş herkes seçmen olabilir ve istediği partiye oy verebilir. Bunları niye mi yazdım? Seçim barajı, temsil sistemi, parti içi demokrasi sorunlarına rağmen siyasi partiler, spor kulüplerinden daha demokratik kurumlardır, bazı kulüp üyeleri ve yöneticilerinin yırtınmalarına rağmen.

        1 DOĞRU ÇOK YANLIŞ GÖTÜRÜR!

        Fatih Terim, TFF ile 5+2 yıllık sözleşme imzaladı. Opsiyonu ile 7 yıl. Türk futbolunun gelmiş geçmiş en önemli yeniden yapılanma hareketidir bu. Bir Fatih Terim çok yanlışı götürür Türk futbolunda. Aslında o kadar yanlış var ki Türk futbolunda, hepsinin gitmesi için Terim bile yetmeyebilir ama yeter ki rahat bırakalım, sadece işine odaklansın. İşi bu sefer öyle sadece milli takım falan değil hocanın, futbolun yeniden yapılanması.

        5+2 yıl sonra bu son sportif mucizesini tamamladığında, başkan olur ya TFF'ye ya G.Saray'a hoca... Yazın bir kenara, ben yazdım bulunsun diye. 7 yıl sonra Aysal-Allah sağlık verirse- Yunan adalarında, Demirören golf sahasında bronzlaşır en fazla ve onların bile başarısızlıklarını unutturacak tek kişi Fatih Terim'dir. Dedim ya bir Terim çok yanlışı götürür futbolda.

        ŞİKÂYET

        Bizim gazetede spor eki ana gazeteye dahil olunca, Halil Özer aradı 'Artık yazılarını kısaltacaksın, öyle kitabe gibi yazılar yok' dedi. "Yaşar Kemal bile İnce Memed'i 436 sayfada yazdı" dedim, bana mısın demedi! Önce haftalık yazmaya disipline etti beni, şimdi daha kısa yazmaya zorluyor. Buradan teknik direktör olarak gitme gibi bir şansım da yok, o yüzden şikayetçiyim Halil Bey'den sevgili okurlar...

        Diğer Yazılar