Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

23 Haziran 2019’da tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediye seçiminin üzerinden bugün tam bir yıl geçti.

Yerel seçimden sonra Binali Yıldırım’ın Cumhurbaşkanı Yardımcılığı’na getirileceği çok konuşulmuştu. Ha oldu ha olacak derken bugüne kadar bir görevlendirme yapılmadı.

Partiler üstü bir pozisyon olan Meclis Başkanlığı, Başbakanlık sonrası Binali Yıldırım’ın severek, tercih ederek üstlendiği bir görevdi. İstanbul seçimlerinde iddialı bir adaya ihtiyaç duyan partisinin yoğun ısrarı üzerine o görevi bırakmak zorunda kalmıştı.

Geçtiğimiz haftalarda Binali Bey’in Meclis Başkanlığı için yeniden aday olmaya niyetlendiği bilgisi kulisleri hareketlendirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mustafa Şentop ile Binali Yıldırım arasında bir karar verebilmek için parti içinde temayül yoklaması yapmak istemesi üzerine Yıldırım son derece klâs bir duruş ortaya koyarak “Aday değilim” dedi.

Yeni isimler Meclis Başkanı olmak istese bu belki anlaşılır bir durum olurdu ama daha önce Başbakanlık ve Meclis Başkanlığı yapmış Yıldırım’ın bu türden bir teste tabii tutulması pek hakkaniyetli olmazdı.

Ayrıca parti içinde tartışmalara neden olacağı gibi Binali Bey’den sonra görevi devralan Prof. Dr. Şentop’u da zor durumda bırakırdı.

Binali Bey’i arayarak tüm bu yaşananların ardından duygularını sordum.

“Olması gerekeni yaptım, çok olağanüstü bir karar değil. Benim için konu kapandı” diyerek başladı söze.

“Yerel seçimden sonra Cumhurbaşkanı yardımcılığı için adınız geçti, fakat bir türlü gerçekleşmedi. Bu durum sizi kırıyor mu?” diye sordum.

“Niye kırılayım? Bazılarının hayali benim hayatım oldu. Sağ olsun vatandaşlar gönlünden geçen birtakım şeyleri söylüyorlar ama ben makam mevki sevdalısı bir adam değilim. Makamlar ona güç verince bir anlam kazanır” dedi.

Bir adım daha ileri giderek “Size biraz ayıp edildiğini düşünüyor musunuz? Kırgın mısınız?” diyerek sorumu tekrarladım.

“Yok hayır asla. Kırgınlık olur mu hiç! Ben partimin neferiyim, kurucusuyum. 12 yıl Ulaştırma Bakanlığı yaptım. Cumhurbaşkanımızla birlikte ülkemize güzel hizmetler kazandırdık. Altyapıda Türkiye’yi 39. sıradan 9. sıraya yükselttik. Geniş bant internet olmasa salgın döneminde Türkiye ne yapardı? Bu yatırımlar sayesinde krizden güçlenerek çıkan nadir iktidarlardan biri olduk. Ben partimin her zaman başarılı olması için var gücümle çalıştım. Bundan sonra da çalışmaya devam edeceğim Sıfatlar ne olursa olsun” diye yanıt verdi.

Binali Bey “Aday değilim” diyerek kendisine yakışanı yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın elinde de tek kart bırakmış oldu...

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar