Taksi inadı yüzünden İstanbullular AK Parti'ye kızgın
İstanbul’da taksi sorunu son dönemde ayyuka çıkmış durumda. Taksi bulmak imkansız, hadi buldunuz diyelim şoförün gideceğiniz yeri beğeneceği veya trafiği bahane ederek yarı yolda indirmeyeceği ne malum?
Meseleyi defalarca yazdık, tekrara lüzum yok.
Kriz apaçık ortadayken İBB’nin kendisinin işleteceği 5 bin yeni taksi projesi inatla engelleniyor.
Dün teklifin UKOME’de 10. kez reddedildiği haberi geldiğinde bir grup gazeteciyle birlikte AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe’nin konuğuyduk.
“İstanbullu bu meseleden bezdi, İBB’nin teklifine neden destek vermiyorsunuz?” diye sordum.
Kabaktepe AK Parti’nin perspektifini detaylıca anlattı.
“Taksilerle ilgili sorunların 3 boyutu var. Taksi sayısı, dijitalleşme sorunu ve hizmet kalitesi. UKOME’ye 3 ay önce bin artı bin taksi talebi geldi. Bunun dolmuş plakalarının döşümü ile ilgili olan kısmı geçti. İstanbul bin tane daha taksi kazanmış oldu. Biz “Bu ilk binlik kısmı hizmete alın, sonuçlarını görelim, sonra ikinci iki bini, üç bini konuşalım” diyoruz. 3 ay geçti birinci bin ile ilgili daha yeni adım atıldı.
Ben de İstanbul’da yaşıyorum, taksilerle ilgili sorunları görüyorum. Bunların bir kısmı sayıyla bir kısmı ise hizmet kalitesiyle alakalı.
Taksilerle ilgili en büyük sorun dijitalleşme eksikliği. İstanbul’da 17 bin taksi var. İBB’nin kurduğu mobil uygulamayı kullanan taksi sayısı sadece 7-8 bin civarında. Taksiler yüzde 45-50 oranında verimsiz çalışıyor. Hepsini mobil uygulamalara entegre edebilsek var olan taksi sayısı 4 bin daha fazlaymış gibi hissedilecek. Büyükşehir’in uygulamasını geliştirmesi gerekir.
Üçüncüsü, rahmetli Kadir Topbaş zamanında taksi kullanacak şoförlerle ilgili belli eğitimler vardı. Bu artık yapılmıyor. Sadece bir belgenin verilmesine bakıyor. Taksicilere yönelik eğitimlerin tekrar başlatılması lazım.
Bu saydıklarım arasında ikinci ve üçüncüsünü yapmalarına bir mani yok. Taksi sayısının arttırılması için de UKOME’den geçen ilk binlik kısmı hayata geçirmelerini bekliyoruz. Bunun bir maliyeti de yok” dedi.
“İBB kendisinin işleteceği bir taksi filosu kurmak ve bizzat denetlemek istiyor. Bu işinize gelmediği için reddediyor olabilir misiniz?” diye de açıkça sordum Kabaktepe’ye.
“Hayır ona karşı değiliz. Dünyada da farklı örnekler var. Belediyeler veya farklı özel şirketler işletebiliyor. Komisyondan geçen bin taksiyi önce hizmete başlatsınlar görelim ona göre karar verelim. Peki ben de size şöyle sorayım, istedikleri 5 bin yeni taksi plakasını İBB işleteceği için mi kendilerinin işletmeyeceği ilk binlik kısmı devreye almıyorlar?” diye yanıt verdi.
Bu yanıtı üzerine şahsen İBB’nin yahut Uber gibi bir şirketin işletmesinin şu anki taksi plakası ağalığına kıyasla çok daha verimli ve kaliteli olacağını düşündüğümü anlattım.
Kabaktepe’nin kendisine de açıkça söyledim, taksi meselesinde takındıkları tavır ile AK Parti hem İstanbulluları kızdırıyor hem de kendi imajına zarar veriyor.
Zamanında taksi lobisinin baskısı yüzünden Uber’i yasaklamasalardı, bugün bu sorun bu kadar derinleşmeyecekti. Uber’in getirdiği hizmet kalitesiyle rekabet edebilmek için taksiciler de kendisine çeki düzen verecekti. Şimdi de İBB’nin tek merkezden medeni bir şekilde çalıştırmak istediği taksilere mani oluyorlar.
Anladığım kadarıyla Türkiye genelini kapsayacak yeni bir sistem ve yeni bir taksi yasası üzerinde çalışıyorlar.
Öyle ya da böyle çözülmeli artık bu mesele yoksa bu inat AK Parti’ye İstanbul’da gelecek seçimde de kaybettirecek.
- Kılıçdaroğlu neden kaybetti?1 yıl önce
- Erdoğan'ın seçim vaatlerinin etkisi ne olur?1 yıl önce
- Kılıçdaroğlu'nun Çanakkale ziyareti boşuna değil1 yıl önce
- CHP oyları TİP'e kayabilir1 yıl önce
- Erdoğan "Değişim" dedi1 yıl önce
- Seçimin talihsizleri1 yıl önce
- Bakan Kurum: İstanbul'a iki yeni uydu kent kuracağız1 yıl önce
- Etiket yapıştırana gözaltı niye?1 yıl önce
- Depremde ampüte kalan çocuklarımız sahipsiz değil1 yıl önce
- İYİ Parti o bekçinin özrünü kabul etmeli1 yıl önce