Türkiye'de sistem tartışması yok
Öncelikle bir hususta düşüncemi ifade ederek başlayayım.
Bence Türkiye’nin artık “sistem tartışması” yapması anlamsız.
Bu cümleme, siyasi muhalefetlerinin merkezine “Başkanlık Sistemi”ni koymuş olan tüm partiler ve onları destekleyenlerin kesin bir dille itiraz edeceklerini tahmin ediyorum.
Başkanlık sisteminde pek çok şey zaman içerisinde tadil edilecektir. Belki sistem yeniden değerlendirilip düzenlenecektir. Bazı Anayasa değişiklikleri de mutlaka olacaktır. Ancak yeniden bir sistem değişikliğine ve parlamenter sisteme geçişe kimsenin inandığını düşünmüyorum.
Bence böyle bir gündemimiz var gibi görünse de yok. Ömrümüz vefa ederse yıllar sonra yanılıp yanılmadığımı görürüz.
Peki buna karşın, diyelim muhalefet partilerinin temsilcileri başkanlık sistemi tartışmalarını gündeme getirdi. Konuşuyor ve itiraz ediyor.
Biz gazeteciler olarak bunu değerlendirmeyecek miyiz?
Bir haber kanalında bunun konuşulmasından daha tabii ne olabilir acaba?
A HABER'E ÇIKMIŞIZ
Geçtiğimiz günlerde Habertürk ailesi olarak farklı bir haber kanalına misafir edilmişiz. Hepimiz için sürpriz oldu.
Ben dahil olmak üzere, bazı sunucu arkadaşlarımız ve konuklarımızın kırpılmış videolarından bir paket hazırlanmış.
Özetle şöyle diyor;
“Türkiye’nin önemli haber kanallarından biri olan Habertürk, başkanlık sistemi ve erken seçim tartışmalarına geniş yer ayırıyor. Bunu da maksatlı yapıyor. Habertürk erken seçim istiyor.”
Son cümleyi bilerek yazdım.
Zira fıkra gibi.
Yani Habertürk bir televizyon kanalı. Erken seçimi kimin isteyebileceği kimin de karşı çıkabileceği belli.
Biz kendi kendimize mi bunu gündeme getirip tartışmışız?
Habertürk, terör örgütleriyle ilişkisi olmayan, vatanını milletini seven, ülkesinin derdiyle dertlenen, çözüm arayan, bunu yaparken de farklı metotlar izleyen pek çok siyasi görüşten insanın kendisini ifade etme imkanı bulduğu nadir mecralardan biri.
Ekranda bültenlerin yanı sıra tartışma programları var.
İktidar veya muhalefet neyi gündeme getiriyorsa, farklı görüşten o fikirlerin savunucularına söz hakkı vererek Türkiye’nin meselelerini konuşuyor.
Bir de çok takip edilen internet gazetesi var. Orada da haberlerin yanı sıra yazarlar güncel hadiselere dair görüşlerini kaleme alıyorlar. Şu an tam da benim yaptığım gibi.
Diyelim CHP’li veya İyi Partili bir konuğumuz “erken seçim olursa” diye görüşünü paylaşmış, biz de bunu tartışmışız.
Sayın Bahçeli tweet atmış, üzerine konuşmuşuz.
Sayın Erdoğan “Erken seçim söz konusu değil” demiş, konuklarımızla oturmuş değerlendirmişiz.
Allah aşkına bundan daha tabii ne olabilir?
Yapmayalım mı?
Konuşmayalım mı?
Ya da konuşurken memleketin bir kısmını yok mu sayalım?
A Haber’in özenle seçerek yayınladığı o görüntülerde;
Barış Yarkadaş: ”Türkiye’nin bir seçime ihtiyacı var mı? Bence var."
Ben: “Var?” (öyle mi kıvamında tepki gösteriyorum.)
Barış Yarkadaş: ”Sadece seçime değil, anayasa değişikliğine de ihtiyacı var” diyor.
Ardından diğer konuğum Nagehan Alçı: ”Peki ama sürekli sandık kurulmasının yarattığı sıkıntılar, Türkiye’ye haksızlık değil mi?” diye soruyor.
Bir başka programda;
Mustafa Balbay: ”Bu siyasal tabloda ben bir yenilenme olacağını görüyorum” diyor.
Moderatör benim ve: “Siz istiyor musunuz, (yani öyle olmasını mı diliyorsunuz) yoksa öyle mi görüyorsunuz?” diye soruyorum.
Cevap veriyor. “Benim istemem veya dilek tutmamla ilgili bir şey değil bu” şeklinde ve devam ediyor.
Yahu meslektaşım Serap Belet sabah kuşağında, İyi Partili Lütfü Türkkan’ın “erken seçim açıklamasının” haberini sunuyor, bildiğiniz düz haber. Yorum yok, katkı yok.
A Haber bunu: “Ciner Medya Grubu kamuoyunu erken seçime hazırlamaya, yönlendirmeye çalışıyor” diyerek servis ediyor.
El insaf arkadaşlar.
Saatlerce süren 10 tane programı gündeminden, bağlamından kopararak peş peşe montajlayıp; “Türkiye tam da ekonomide ivme kazanmışken, diplomasi de hem sahadan hem masadan zaferle kalkmışken muhalefetin değirmenine su taşımak ne anlama geliyor?” diye sormuşsunuz.
Çok açık ve net cevap vereyim; değil Türkiye’de sadece haberciliğin namusunu korumaya çalışan Habertürk, bu memleketi seven hiçbir sağlıklı vatandaş ekonomideki iyileşme ve diplomasideki zaferlerden rahatsızlık duymaz. Ötekileştirmek yerine anlamayı deneseniz her şey belki çok daha kolay olacak. Hep birlikte huzurla nefes alacağız.
Biraz “tevazu, samimiyet ve gayret” lütfen.
Bu arada “erken seçim” ve “sistem tartışmaları” tüm haber kanallarında haftalarca konuşuldu. Mesela kıymetli okuyucularımız internete, “CNN Türk erken seçim” yazsa onlarca tartışma programı görecektir.
A Haber’in dikkatini şimdilik Habertürk olarak sadece biz çekmişiz belli ki. Bu vesileyle haber merkezlerinde Habertürk seyreden editör arkadaşlara da çok selamlar. Lütfen bizi izlemeye devam ediniz. Zira bir ihtimal bazı olumlu katkıları olabilir.
Ama hakkaniyetle, ön yargısız ve anlamak için.
Erken seçime gelince, siz de gayet güzel ifade etmişsiniz. Şartları, koşulları, kim isterse nasıl yapılacağı belli. Sayın Erdoğan da Bahçeli de "Gündemimizde yok" dedi.
Bırakın biz de kendi işimizi yapalım.
