Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bayramınız kutlu olsun…

        Bugün, bayram münasebeti ile şimdiye kadar meçhul kalmış ve son derece ilginç bir belge yayınlıyorum: Atatürk’ün dinî bayramlar ile alâkalı düşünceleri ile kendisine gönderilen bayram tebrikleri hakkındaki kararını bildiren 19 Şubat 1931 tarihli bir arşiv belgesini…

        1931’in Ramazan Bayramı’nın gelmesinden birkaç gün önce yazılan ve şimdi Cumhurbaşkanlığı Arşivi’nde 04016646-51 numarada muhafaza edilen belge, Mustafa Kemal Paşa’nın uzun seneler “Kalem-i Mahsus”, yani “Özel Kalem” Müdürlüğü’nü yapan Hasan Rıza Bey’in Konya’dan Ankara’ya, Cumhurbaşkanlığı’ndaki ofisine gönderdiği şifreli bir telgraf…

        O sırada yurt gezisine çıkmış olan Paşa ile Konya’da bulunan Hasan Rıza Bey, telgrafında Çankaya’ya “Reisicumhur Hazretleri dinî bayramlara fazla bir mevki vermemek için vâkî olan tebrikata cevap vermemeyi tercih buyurmuşlardır. Kemâl-i t’âzimle arzederim”; yani günümüzün Türkçesi ile “Cumhurbaşkanı Hazretleri dini bayramlara fazla bir yer vermemeyi arzu ettiklerinden gönderilen tebriklere cevap vermeyeceklerdir; üstün saygılarla arzederim” diyor.

        1888 ile 1970 arasında yaşayan, Çankaya Köşkü’nün önce mutemedi, ardından Reisicumhur’un Özel Kalem Müdürü, daha sonra Cumhurbaşkanlığı’nın Genel Sekreteri olan, bütün bu görevlerde bulunduğu sırada Mustafa Kemal Paşa’nın umumî vekilliğini de yapan ve Paşa’nın en yakınındaki birkaç kişi arasında yeralan Hasan Rıza Bey, yahut tam ismi ile “Hasan Rıza Soyak”, şifreli telgrafında iki konudan bahsediyor: Üzerinde çalışılan bir kanunun veya yönetmeliğin bir maddesinin Meclis Başkanı Kâzım Paşa’ya, yani Kâzım Özalp’e derhal takdim edilmesi gerektiğinden ve Mustafa Kemal Paşa’ya gönderilen bayram tebrikleri hakkındaki kararından…

        O senelerde henüz “Atatürk” soyadını almamış olan Reisicumhur Mustafa Kemal Paşa’nın böyle bir karar vermiş olmasının sebebini bugün artık bilmiyoruz ve bu konuda sadece farklı tahminlerde bulunabiliyoruz:

        Çankaya’daki maiyetine her bayramda önceden bizzat hazırladığı listelere göre bahşişler dağıttığı yine arşiv belgelerinden açıkça görülen Paşa bayramlarda gelen binlerce, hattâ onbinlerce tebrik mesajını ayrı ayrı cevaplandırmanın Cumhurbaşkanlığı Özel Kalemi’ne büyük bir yük olduğunu düşünmüş olabilir yahut telgrafta geçen “dinî bayramlara bir mevkî vermemek” ibaresi “dinî bayramların toplum hayatındaki konumlarının güçlenmesini engellemek” şeklinde yorumlandığı takdirde, kararın “o senelerde ardarda yapılan inkılâplar doğrultusunda alınmış olduğu” neticesine varılabilir…

        Bugün, bu ihtimallerden hangisinin doğru olduğunu bilenlerin artık hiçbiri hayatta değil, hepsi uzun seneler önce başka âleme göçtüler…

        Dolayısı ile, Mustafa Kemal Paşa’nın dinî bayramlar ve bayram tebrikleri hakkındaki kanaatlerini ifade eden bu belgeyi hiçbir yorum yapmadan ve tahminde de bulunmadan aynen yayınlıyorum…

        Herkesin bayramını tekrar tebrik ederim…

        Hasan Rıza Soyak’ın Atatürk’ün dinî bayramlar ve bayram tebrikleri hakkındaki kararını Çankaya Köşkü’ne bildirdiği şifreli telgraf (Cumhurbaşkanlığı Arşivi, 04016646-51).

        Diğer Yazılar