CHP ile bu itibarlı iktisatçılar ne kadar uyumlu?
Bugün İstanbul Lütfi Kırdar’da günlerdir merak edilen CHP toplantısı yapılacak. Kemal Kılıçdaroğlu yeni vizyon belgesini açıklayacak.
Ben de davetliyim, organizasyonu izleyecek ve gözlemlerimi yazacağım.
Açıkçası günlerdir tartışılan ekonomistlerin konuşmalarını merakla bekliyorum.
Çünkü hepsi de çok üst düzey iktisatçılar olmakla birlikte aralarında ciddi felsefe farkları var.
ARALARINDA CİDDİ FELSEFE FARKLARI VAR
Refet Gürkaynak sosyal-demokrat diyebileceğimiz görüşlere sahip, çok liyakatli ve itibarlı bir isim. O noktada CHP ile Gürkaynak arasında ekonomik mevzulara yaklaşım bakımından ideolojik uyumsuzluk olmayabilir.
Ama mesela Hakan Kara, 2020'ye kadar Merkez Bankası baş ekonomistiydi. Kara, Ali Babacan ve Mehmet Şimşek’in felsefesini çok doğru bulan bir ekonomist. Elbette Kara da mesleğinde çok liyakatli ve itibarlı bir isim.
140journos'un "Tarih tekerrür" belgeselini izlerseniz orada konuşan Kara'nın 2003-13 dönemini finansal anlamda muhteşem zaman dilimi olarak selamladığını ve o yıllara hüzün dolu nostalji duygusuyla yaklaştığını görürsünüz.
CHP'nin "neo-liberalizm düşmanı" tutumuyla Hakan Kara'nın 2003-13 dönemini idealize eden düşüncesi nasıl sentez olacak?
Aynı şekilde Batı akademik literatüründe yeri olan solcu iktisatçıların eleştirel yaklaştığı ve “neo-liberal sağcı” gibi sıfatlarla andıkları dünyaca ünlü ekonomist Daron Acemoğlu ile “Kahrolsun neo-liberalizm” mottosundaki CHP hangi noktada uzlaşacak?
Programın dördüncü katılımcısı ve Türkiye kamuoyu tarafından tuhaf biçimde en az tanınanı ise aslında ABD ve Avrupa’da son 3-4 yıla en çok damga vurmuş star iktisatçılardan biri olan Ufuk Akçiğit.
Akçiğit, son 3 senede o kadar çok sayıda üst düzey bilimsel ödül kazandı ki bu kadar genç yaşta benzeri bir başarıya sahip Türk akademisyeni benim bildiğim kadarıyla yok. Türkiye olarak gurur duymamız gereken bir isim.
Daron Acemoğlu, Akçiğit’in doktora hocası ama Ufuk Akçiğit politik ekonominin ideoloji ve felsefe tartışmalarının daha dışında bir isim.
İktisadi büyüme, üretim verimliliği, ekonometrik istatistikler, sanayi politikaları, inovasyon ekonomisi gibi uzmanı olduğu alanlara odaklanan bir konuşma yapacaktır diye düşünüyorum.
BENCE RIFKIN TERCİHİ ÇOK DOĞRU AMA...
Türkiye’nin dünyaya açık olmasını, yüzünü hem Doğu'ya, hem Batı'ya dönmesini, AB hedefinden vazgeçmemesini savunan bir yazar olarak Jeremy Rifkin gibi bir ismin Kılıçdaroğlu’nun danışmanı olmasını çok doğru buluyorum.
Ancak bakalım kurulduğundan beri devletçi ve milliyetçi politikaları savunan CHP, Rifkin’in enternasyonalist ve liberal yaklaşımlarını ne kadar benimseyecek?
Beni iktidar cenahından gelen beklenir eleştiriler şaşırtmıyor ama Rifkin‘in işaret edeceği politikalar CHP’de ve özellikle CHP medyasında ne kadar kabul görecek, bunu merak ediyorum.
