Üçüncü doz aşıda üç önemli soru: Kime, ne zaman, hangi aşı?
Sayın Cumhurbaşkanı’nın “Üçüncü doz aşımı oldum” açıklaması ile üçüncü doz aşı konusu gündemin en sıcak konularından birisi haline geldi.
Aşı karşıtı küçük bölümü bir kenara bırakırsak, toplumun iki aşısını da düzenli yaptırmış büyük kesiminde üçüncü aşı kaygısı başladı.
Çalışmalar gösteriyor ki, özellikle iki dozunu da Sinovac aşısı olanlarda altıncı aydan sonra koruyuculuk azalıyor.
Bu ilk ortaya çıkan orijinal Wuhan pandemisi için.
Bu ilk pandeminin arkasından 4 ayrı varyant virüs pandemisi daha geldi.
Alfa varyantı İngiltere’de, Beta varyantı Güney Afrika’da, Gama varyantı Brezilya’da çıktı. Şimdi de bu günlerde Delta varyantı, Hindistan’da patladı.
Bu varyantların bulaşma kapasitesi özellikle İngiliz ve Hint varyantlarında ilk pandeminin orijinal, daha doğrusu ilk yapım Wuhan virüsüne göre çok daha yüksek.
Bu nedenle Kasım, Aralık’tan itibaren Türkiye’yi etkileyen İngiliz varyantı bu kadar hızlı yayıldı ve etkili oldu, özellikle de daha genç kesimi vurdu.
Ancak asıl yeni yeni Hindistan’da patlayan Delta varyantı hem çok daha bulaşıcı hem de mevcut aşıların bu varyantta etkisi daha az.
Bu nedenle özellikle Sinovac aşısı olanlarda üçüncü aşı gerekecek, belki de yeni varyant aşılarına ihtiyaç duyulacak.
Geçenlerde Biontech Başkanı Dr. Uğur Şahin varyant aşı çalışmalarına başladıklarını açıkladı.
Ama bizim ülkemiz açısından alırsak ilk aşılanan gruplar için üçüncü aşı konusu önemli.
SAĞLIK ÇALIŞANLARI YENİDEN RİSK ALTINDA
Konu öncelikli olarak sağlık çalışanlarını ilgilendiriyor.
Çoğu insan elinden bırakmadığı kolonya şişesi ile parkta yürümeye, markete bile gitmeye korkarken hekimler, hemşireler, laborantlar, diğer tüm sağlık çalışanları her sabah evinden çıkıp hastaneye, korona servislerine, acil servislerine, yoğun bakım ünitelerine çalışmaya gidiyor.
Sağlık çalışanları koronaya karşı en yüksek risk taşıyan grup.
Bu nedenle sağlık personelinin öncelikli aşılanması çok doğru bir karardı.
Şimdi sağlık çalışanlarının aşılanmasından bu yana güvenli alan olarak kabul edilen süre altı ayı geçmeye başladı.
Ülkemizde yapılan bir çalışmada Sinovac aşısının bile sağlık çalışanlarında ölüm oranının binde 9’dan binde 1’e indiğini yani ölümleri %95 azalttığını bildirildi. (T. Akbulut, J.Infection, 2021)
Sinovac aşısı bile diyorum, çünkü dünyadaki sonuçlar gösterdi ki bu aşı, koruyuculuk oranı en düşük olan aşı grubu içinde.
HANGİ AŞI DAHA KORUYUCU
Bir aşının koruyuculuk etkinliğinin belirlenmesinde farlı kavramlar var.
Aşının aşı olan kişinin yeniden hasta olmasını engelleme ya da semptomatik hastalığı geçirmesini önleme etkinliği, aşılanan kişinin hastalansa bile yoğun bakım ihtiyacını engelleme etkinliği, yoğun bakım ihtiyacı olsa bile ölümü engelleme etkinliği.
Sinovac aşısının iki dozunun uygulamasında semptomatik hastalığı, başka bir deyimle bulaşıcılığı önleme etkinliği Brezilya’da %%49.6, Uruguay’da %57, Şili’de %65 olarak bildirildi. Bu aşının yoğun bakımı engelleme etkinliği %80-90’larda, ölümü engelleme oranı ise %98-100 aralığında.
Buna karşın mRNA aşılarının sağlık personelinde semptomatik hastalığı ya da bulaşıcılığı önleme etkisi %86-90, Adenovirüs aşılarında %70 civarında bildiriliyor.
Sinovac aşısının bu aşılara göre etkinliği düşük ama varyantlardaki etkinliği çok daha düşük.
Lancet dergisinde bu yıl yayınlanan yazıda 2 doz yapılan Sinovac aşısının sağlık çalışanlarında nötralizan antikor oluşturma etkisinin İngiliz varyantında %26, Brezilya varyantında %34, Güney Afrika varyantında ise %5 oranında kaldığı bildirildi.
Bu sonuçlar gösteriyor ki, Sinovac aşısı yaptıranlara üçüncü doz aşı gerekiyor.
Arkasından da erken aşılananlardan özellikle de ilk aşılanan 70 yaş üstü ileri yaş gruplarında risk daha fazla.
ÜÇÜNCÜ DOZ HANGİ AŞI; RAPEL AYNI AŞI MI, KARMA AŞI MI ?
Rapel aşı, uygulanan aşının etkinliği kaybolmadan aşının tekrarı demek. Bakanlık buna pekiştirme aşısı diyor.
Yapılan çalışmalar semptomatik infeksiyonu önleme oranı %90’larda olan Biontech gibi mRNA aşılarının 250 gün sonra, yine semptomatik infeksiyonu önleme oranı %70’lerde olan Adenovirüs aşılarının 150 gün, semptomatik infeksiyonu önleme oranı % 50-60’larda olan Sinovac gibi inaktif virüs aşılarının 70 gün sonra rapel gerektiğini gösteriyor. (Nature Medicine 2021)
İspanya’da yapılan çalışmada iki doz aşıdan sonra üçünü doz rapel aşı uygulaması aynı aşı yerine eğer heterolog yani farklı bir çeşit aşı olursa, koruyucu nötralizan antikorlar, spike antikorlar çok artıyor ve koruyuculuğu çok yüksek oluyor.
Üçüncü doz aşı olarak yapılan aşı aynı aşı (homolog) ise aşının antikor cevabı daha düşük oluyor.
Parelel olarak birçok çalışma iki doz aşıdan sonra farklı cins aşı ile rapel yapmanın hem orijinal virüse karşı hem de varyant virüslere karşı koruyuculuğunun çok yüksek olacağını gösteriyor.
ÖNEMLİ SORULAR
Üçüncü doz rapel aşı konusunda karar verilmesi gereken üç grup var, iki doz Sinovac olanlar, iki doz Biontech aşısı olanlar ve COVID 19 geçirenler.
Bugünkü bilgilerimizin ışığı altında üçüncü rapel doz için hangi grup hangi aşıyı, ne zaman olmalı sorularının yanıtlarını araştırdık.
İki doz Sinovac olanlarda: Uzmanlar bu grupta en erken 1 ay, ortalama 60 gün içinde üçüncü doz rapel aşı yapılması gerektiğini söylüyor. Yayınlanan tüm bilimsel çalışmalar üçüncü doz aşının farklı gruptan olması, özellikle Biontec gibi mRNA aşısının koruculuğu çok fazla artıracağı yönünde.
İki doz Biontech olanlarda: Yapılan çalışmalar iki doz Biontech aşı olanların ancak 1 yıl sonra üçüncü doz rapel aşı olmasının yeterli olacağı yönünde. Rapel aşıda hangi aşının tercih edilmesinin etkili olacağı konusunda belirgin görüş yok ama mümkünse farklı etki mekanizması olan bir aşıyı, eğer o zamana kadar varyant aşıları çıkmışsa onu tercih etmek gerekli.
Hastalığı geçirmiş olanlarda: COVID 19 geçirenlerde koruyuculuk süresi 6-12 ay. Ancak çalışmalar en az 6 ay sonra tek doz Biontech ya da iki doz Sinovac aşısının daha uzun süreli koruyuculuğu sağladığını gösteriyor. İlk dozdan sonra ikinci doz Biontech aşısının nötralizan/spike antikorları artırmada fazla bir değişiklik yapmadığı, ancak aşıdan 12 ay sonra rapel yapılmasının daha uzun süreli koruyuculuk sağladığı bildiriliyor.
Sonuç olarak ülkenin en yüksek riskli grupları sağlık çalışanları ve ileri yaş grupları en erken aşı olanlar. Bu gruplarda rapel süresi geldi ve bu grupların öncelikli üçüncü doz aşılaması için planlamaların yapılması gerekli.
Son dakika haberi olarak Sağlık Bakanlığı’nın sağlık çalışanlarının üçüncü doz aşılanması için çalışmalara başladığını öğrendim, ülkemizin yüz akıyla bu pandemiden çıkması için ön saflarda ölümüne mücadele eden sağlık emekçileri adına çok mutlu oldum.
Ancak ileri yaş gruplarını da ihmal etmemek gerekli.
- Metin Arolat'ın zamansız kaybı, spekülasyonlar ve genç yaş kalp krizi ölümlerinin ardındaki gerçek1 hafta önce
- Bir endokrinolog gözüyle Cezaylrli boksör olayı1 ay önce
- Dr. Ekrem Tunçer'in katili kim?7 ay önce
- Kombo virüs salgını: Yeniden maske takma zamanı mı?8 ay önce
- Sayın Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e açık mektup9 ay önce
- Karaciğer naklinde büyük devrim1 yıl önce
- Yeni kuşak zayıflama ilaçları dünyada obezite salgınının kontrolünde nasıl bir rol oynayacak?1 yıl önce
- Depremde yaşamlarını yitirenlerin kimlik tanımı: Aileler için çok önemli insani ve hukuksal boyutları olan sorun, çalışmalar hangi aşamada?1 yıl önce
- Tip 1 diyabetli çocukların sensör geri ödeme umutları nasıl yok ediliyor? Soru işaretleriyle dolu bir bürokrasi sarmalı1 yıl önce
- Diyabetli çocukların sensör sorunu acil çözüm bekliyor1 yıl önce