Ben de mübadilim..

Ana tarafım Makedon üstü, Priştine altı bir yöreden gelmiş.. Anamın anneannesi ‘Çakır Emine’ diye bilinir ve gelip Turgutlu’ya yerleşir.. Hep ararım birlikte ‘mübadele’ ile gelinen insanların ortak anıları var mıdır diye? Zaman törpülemiştir bu anıları.. Ancak anlatılan hikayelerde veya günümüzde ‘şehir efsanesi’ diyebileceğimiz kıssadan hisselerde.. Öykülerde kalmıştır anılar..

Masalsılaşmışlardır.. Bazı ‘mübadillerin’ iki metre boyu olan yiğitler olduğu söylenir, kimilerinin sevdiği kızın uğruna köyü yakıp buralara geldiği..

Resimler, siyah-beyazın bile solmuşudur.. Ve hep düşünürdüm ki, mübadele yoluyla gelenler iye, Ege’nin içlerine, sahil kesiminin bir lokma arkasına konuşlandırılmıştır diye..

Niye bir ‘anı evi’ yoktur, niye cemaziyül evvellerinin soy ağacı olmasa bile anılarını derleyip toparlayan yoktur diye..

Sonunda beni coşturan bir küçük girişim öğrendim..

DESTEK, TAM DESTEK

Büyükşehir Belediyesi, Yunan mübadelesini yaşamış mübadillerin anılarını gelecek kuşaklara aktarmak için İzmirliler’in de desteği ile Buca’da “Göç ve Mübadele Anı Evi” kuruyormuş.. Bağışlanan eşyalar, fotoğraf ve belgeler bu anı evinde, bağışçıların ismi ile sergilenecekmiş.. Elime ne geçerse geçmişe ait, oraya aktarmak benim de görevimdir artık.. Yerini de öğrendim.. Büyükşehir tarafından Buca Kasaplar Meydanı’nda restorasyonu tamamlanan 111 yıllık tarihi bina.. ‘Anı Evi’, “Şimdi Paylaşma Zamanı” diyerek destek bekliyor.

Benden duyurması ve meraklılarını uyarması.. Yunan mübadili, Girit’ten gelmiş, ‘Hanya-Konya’ transferi, Makedon orijinli, Üsküp veya Yugoslav göçmeni olun.

Ne olursanız olun bu köklerin ve bağların, oralardan göçmüş Türk soyunun izlerini yaşatmak için sahip çıkmamız gerekir bu projeye.. Bir kıvılcım çakıldı diyelim Buca’da.. Ateşe dönüştürmek elimizde..

İnşa tarihinden bu yana birçok müdahale gören yapının tüm özelliklerinin korunarak restore edildiğini belirten İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, “Tarihi binanın Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzeler Şube Müdürlüğü tarafından ‘Göç ve Mübadele Anı Evi’ olarak düzenleme çalışmalarını resmen başlattılar.

Anı Evi ile birlikte, Türk-Yunan nüfus mübadelesini yaşamış olan mübadiller ve onların 1. 2. ve 3. kuşak akrabalarının anılarını yaşatılacak artık. 2016’da tamamlanması planlanan Anı Evi’nde sergilenmek üzere kişi ve kuruluşların katkı yapması bekleniyor.. Bundan böyle sandıklarda saklanan aile büyüklerinin giyim eşyaları, mutfak aletleri, yazılı belgeler, fotoğraflar ve her türlü eşyanın bağışı için vatandaşlarımız Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzeler Şube Müdürlüğü’ne başvurabilirler.. Dileyenler ise ayrıntlı bilgi için 293 39 00-01 numaralı telefonu arayabilir ya da www.apikam.org.tr adresinden ilgili birimlere ulaşabilir.

Bir bakış açısı

Mustafa Denizli ‘fenomen’ damgası vurulabilecek iki-üç teknik adamdan birisidir.

Şimdilerde ‘ölüyü diriltme’ çabaları içine attı kendini.. ‘Ben bir şeyleri başlatmaya değil, bitirmeye geldim’ diyerek sezon sonunun altını çiziverdi.. Hamaset içinde umut dağıtan bir adam değildir Büyük Mustafa.. İsminin önüne daha 20’li yaşlarında ‘büyük’ sıfatı konulduğu için büyüktür.. Bir düşünce adamıdır.. Futbol denilen Naif oyunun felsefesini öne çıkarır, sonra tahtaya oklar çizer ve en son olarak istatistik verilere itibar eder..

Oyuncusunun ruhuna girmeyi deneyenlerdendir.. Bence başaracaktır da bizim ‘Çeşme’li Büyük Mustafa..’

Bir söz

Dünya üç grup insandan oluşur..

Sonuçları ortaya çıkaran küçük ve başarılı bir grup, olup biteni seyreden oldukça büyük grup ve nelerin olup bittiğini bilmeyen muazzam bir kalabalık..

Murray Butler

Düz mantık

- “En anlamlı yemin söz vermektir, en anlamlı intikam affetmektir, en adi söz hiç sevmedim demek ve en güzel cevap gülüp geçmektir” derler..

Ya hiç umursamamak?.