Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Güncel Yenidoğan çetesinden savcıya makamında ölüm tehdidi: Tetikçinin ifadesi ortaya çıktı | Son dakika haberleri
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Bebeklerin özel hastanelere nakledilerek haksız kazanç sağlanmasına yönelik soruşturmayı yürüttüğü sırada Cumhuriyet savcısı Y.E'nin makam odasında tehdit edilmesine ilişkin Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan 11 şüphelinin jandarmadaki işlemleri tamamlandı.

        Şüphelilerden 3 jandarma personeli işlemlerinin ardından serbest bırakılırken, aralarında 2 avukatın da bulunduğu 8 zanlı Büyükçekmece Adliyesine sevk edildi.

        Soruşturma kapsamında savcılıkta ifade işlemleri tamamlanan 8 şüpheliden 5'i tutuklama, 3'ü ise adli kontrol şartı talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi.

        Hakimlik, "özel hayatın gizliliğini ihlal etmek", "birden fazla kişiyle tehdit", "kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürmeye teşebbüs", "yargı görevini yapanı etkileme ve kişisel verileri aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak" suçlarından avukat Aylin Arslantatar, Mustafa Kemal Zengin, Baki Çelik, Yavuz Çelik ve Muhammed Emin Orhan'ın tutuklanmasına, avukat M.G., İ.K. ve T.A'nın ise adli kontrol şartı ile serbest bırakılmasına karar verdi.

        REKLAM

        İTİRAFÇI OLAN TETİKÇİNİN İFADESİ ORTAYA ÇIKTI

        Soruşturmada, savcıyı tehdit eden Mustafa Kemal Zengin'in bir tetikçi ile anlaştığı ortaya çıktı. İtirafçı olan tetikçinin ifadesine Habertürk Muhabiri Ceylan Sever ulaştı.

        Tetikçi ifadesinde şunları söyledi:

        "Mustafa Kemal beni 6 Eylül'de gece 03.00 sıralarında Telegram'dan aradı. Bana Siirt ilindeki yargılamamı sordu ben de yargılamanın devam ettiğini söyledim. Bana güzel bir teklifinin olduğunu, kabul edersem hem 100 bin dolar kazanacağımı hem de dosyamın kapatılacağını ceza almayacağımı söyledi. Teklifin ne olduğunu sorduğumda bana, 'Ben dürüst konuşmayı severim, sana her zaman açık oldum. İstanbul'da bulunan bir adliye personeli bizim işimize çomak sokuyor ve bu şahsın yaptığı eylemler senin dosyanın akibetini de etkiliyor' dedi. Bu durumda benim ne yapmam gerektiğini sorduğumda ise, 'Bu şahsın kimlik bilgisini, fotoğrafını, araç plakasını, nerede çalıştığını, işe gidiş geliş saatlerini sana söyleyeceğim. Sana motosiklet kullanan biriyle silah göndereceğim. Sen maskeli olarak motosiklet kullanan kişinin arkasına bineceksin, adliye personelinin ışıklarda durduğu sırada aracının tekerlerine ve ön yolcu koltuğuna birer el ateş edeceksin, kimseyi öldürmeyeceksin amacımız sadece korkutmak.' dedi. Kendisine bu işi kesinlikle kabul etmeyeceğimi söyledim telefonu kapattım. Telegram uygulamasını da sildim."

        REKLAM

        "DEVLET BÜYÜKLERİ İLE FOTOĞRAFI OLDUĞU İÇİN KORKTUM"

        Aynı gün saat 05.00 sıralarında Vatan Caddesi'nde bulunan il Emniyet Müdürlüğü'nü telefonla aradığını söyleyen itirafçı, "Bir polis memuruyla konuştum kendisine çok önemli bir konu olduğunu ve müdür seviyesinde biriyle konuşmam gerektiğini anlattım o da bana 'Bu saatte kimse olmaz daha sonra ara ya da kendin gel' dedi. Ancak ben gidemedim, sonraki aramamda da kimseyle irtibat kuramadım, bu durumu bir arkadaşıma anlattım. Arkadaşım da bana 'Yeterince başına bela aldın bu konuyu kimseye söyleme uzak dur, kimseyi arama' dedi. Ben de Siirt'teki ailemin yanına geri döndüm. İstanbul'a gezmek için geldiğimde 11 Eylül'de haberleri gördüm ve hemen polise geldim itirafçı oldum. Mustafa Kemal Zengin, geçmişte beni kullandı onun yüzünden nişanım bozuldu. Ben tamamen milliyetçi duygularımla savcımızın zarar görmemesi için geldim. Mustafa Kemal isimli şahıs nüfuslu biridir, sosyal medyasında bütün devlet büyükleriyle ilişkisi olduğu görülmektedir. Bu durum beni korkuttuğu için daha önce ihbarda bulunmadım ancak savcımızın tutumu beni cesaretlendirdi o yüzden ihbar etmeye geldim. Geçmişte bu şahsa inanmamın sebebi sosyal medyasında devlet büyükleri ile olan ilişkisiydi. Bana eskiden verdiği sahte MİT kartını kullandım ve o kartı rahatça polise gösterdim. Bunun sebebi de bu durumdur" şeklinde ifade verdi.

        NE OLMUŞTU?

        Bebeklerin özel hastanelere nakledilerek haksız kazanç sağlanmasına yönelik soruşturmayı yürüttüğü sırada Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Savcısı Y.E. ile 30 Ağustos'ta önce telefonla sonra da makamında görüşen avukat Aylin Arslantatar, bazı şüphelilerin tahliyelerini gerçekleştirmezse savcıya yönelik suikast yapılacağı, ailesine zarar verilebileceği tehdidinde bulunmuştu.

        Bunun üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, savcının yakınlarına ve yaşadıkları yerlere ilişkin bilgilerin ne şekilde sızdırıldığına dair araştırma yapılmış, savcının odasına kayıt cihazı yerleştirilmişti.

        Avukat Aylin Arslantatar'ın irtibatı tespit edilen Mustafa Kemal Zengin'in görüştüğü savcıyı açık şekilde ölümle tehdit etmesi kayıt altına alınmıştı. Yapılan incelemede, savcının kişisel ve ailevi bilgilerinin tehdit edilmeden önceki bir tarihte 3 jandarma personeli tarafından sistemden sorgulandığı anlaşılmıştı.

        Soruşturma kapsamında düzenlenen operasyonda 11 kişi gözaltına alınmıştı.

        Öte yandan, savcı Y.E'nin yürüttüğü, 112 Acil Çağrı Merkezi'nde çalışan kişilerle ortak hareket ederek, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip haksız kazanç elde ettikleri belirlenen, aralarında doktor ve hemşirelerin de bulunduğu 22'si tutuklu 47 şüpheli hakkında hazırlanan fezleke, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmişti.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ