Zengin Çinlilerin şaşaalı başkenti: Şanghay!
Şanghay 19. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın ilk yarısında, Çin'in Batı'ya açılan yüzü ve en önemli ticaret şehriydi. Yatırımcılar, uyuşturucu tacirleri, casuslar, gangsterler ve fahişelerle dolunca 'günah şehri' olarak anılır oldu. 1920'ler ve 1930'larda ise egzotik imajıyla birlikte şehir, tüm dünyada ticaretin ve eğlencenin merkezi olarak efsaneleşti. Peki şimdi? Buyrun birlikte keşfedelim
Özlem Avcıoğlu, HT Cumartesi'de Şanghay'ı kaleme aldı. 1970’lerin sonlarına kadar ihmal edilen Şanghay, o tarihten sonra ülkedeki reform hareketinin en gözde yerlerinden biri olarak yükselişe geçmiş. 1990’larda finansın yeni merkezi seçilince de hızla değişmiş. Bu, çirkin mimari hava kirliliği gibi problemleri de beraberinde getirmiş. Ama Şanghay bugün bu problemleri geride bırakmış; Hong Kong’a meydan okuyor.
LÜKS TÜKETİMİN YENİ ADRESİ
1990’lardaki ekonomik gelişmeyle beraber Şanghay, Çin’in en hızlı değişen şehri olmuş. Üstelik sadece görünüşüyle değil; insanlarının yaşamlarında da köklü değişiklikler yaşanmış. Parası olanlar artık bunu göstermekten çekinmiyor. Mao’nun söylemlerini tamamen unutmuş görünen yeni neslin marka, lüks otomobil, ev ve yat merakı insanı şaşırtıyor.
Lüks tüketim ürünleri pazarında ciddi bir yere sahip olan Şanghay, Ferrari ile dolaşan, son moda giysi ve aksesuarlarla gece kulüplerinde şampanya içen ‘yeni zengin’ Çinlilerle dolu. Dünyaca ünlü markalar, bu talebi karşılamak için şehirde mağaza açmışlar.
ÇAĞDAŞ ÇİN SANATINI KEŞFEDİN
Son yıllarda yükselen modern Çin sanatının merkezi her ne kadar Pekin olsa da, M50 bölgesi de Şanghay’ın çağdaş sanat merkezi. 1990’ların sonuna doğru çağdaş sanatçılar, kiralar düşük olduğu için stüdyolarını bu bölgedeki terk edilmiş fabrika ve atölyelere taşımış. Yıllar önce New York’un Soho bölgesinde yaşananlar burada tekrarlanmış; sanatçılar, galeriler, mağazalar, restoran vekafeler gelince kiralar da yükselmiş. Zhou Tiehai, Gu Wenda, Wang Xingwei, Ding Yi gibi Çin’in en tanınmış sanatçılarının stüdyoları ile en ilginç sergilerin yer aldığı ShanghART’s H-Space ziyaret etmeniz gereken adreslerden biri. Çağdaş Çin sanatını keşfetmek, kafelerde vakit geçirmek ve küçük butiklerden alışveriş etmek için bu bölgeye uğrayın.
EĞLENCENİN MERKEZİ: BUND
Bund bölgesi, Şanghay’ın en önemli noktalarından biri. Tam önünden Huangpu nehri akıyor. Buradaki binalar 1900’lerin başında genelde yabancılar tarafından inşa edilmiş. Eskiden bankaların bulunduğu bu binalara, 1999’da M on The Bund adlı restoranın açılmasıyla birlikte lokantalar, barlar, galeriler yerleşmeye başlamış. Nehrin kıyısı ise her daim Şanghay’ın fotoğraflarda görünen o ünlü manzarasını seyretmeye gelenlerle dolu.
Three on The Bund binası çokilginç, Şanghay’ın önemli yeme-içme ve eğlence mekanları burada. Jean Georges, Laris ve Whampoa Club’ın mutfağında ünlü şefler var. 1930’ların Hollywood setlerini andıran Glamour Bar’da iyi müzik dinleyebilirsiniz.
PAZARLIK YAPIN
Pazarlardan Çin malı objeler alın; ipek giysiler, el yapımı uçurtmalar, kıl fırçalar, çeşitli taşlardan tesbihler, bin bir çeşit çay, porselen çay takımları... Burada oyunun kuralı, sıkı pazarlık yapmak.
GÖRMEK İÇİN 5 NEDEN
1.Hong Kong, New York, Londra, Şanghay borsalarının adını her gün duyuyoruz. Birini yakından görmek istemez misiniz?
2.1990’larda şehirde her türlü zevksiz mimari denenmiş; bu ‘junk architecture’ yani ‘çerçöp mimarisi’ne tanıklık etmek ilginç.
3.Şanghay’ı gezerken, Steven Spielberg’in burada çekilen filmi Güneş İmparatorluğu’nu yeniden hatırlamak güzel.
4.1920-1940’lardaki Şanghay’ın art deco binalarının bulunduğu French Concession bölgesi görülmeye değer.
5.Dünyanın en göz kamaştırıcı gece kulüpleri ve restoranları burada; sadece bunun için bile gidilebilir.