Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya 2021'de dünyada neler olacak? Gündeme ​damga vuran 21 olay

        ABD KONGRE BASKINI

        Salgın hastalığın pençesinde travmatik bir 2020 yaşayan dünya, daha umutlu girdiği 2021 yılının hemen başında herkesi şok eden bir olay yaşadı.

        2016 yılında seçilen ve nev-i şahsına münhasır duruşuyla dört yıl boyunca dünya gündeminde ilk sıralarda yer alan ABD Başkanı Donald Trump, Kasım 2020 Başkanlık Seçimleri’ni Demokrat rakibi Joe Biden’a kaybetti. Birçok eyalette hile iddiasıyla dava açan Trump, Biden’ın seçimleri usulsüzce kazandığını her platformda ifade etti. Öyle ki, Twitter ve Facebook Trump’ın hesaplarını askıya aldı.

        Kendi kitlesini eyalet mahkemeleri tarafından bir bir reddedilen hile iddiaları arkasında toplamayı başaran Trump, Kongre’nin seçim sonuçlarını onaylayacağı 6 Ocak günü miting düzenleyeceğini duyurdu. ABD yasalarına göre Kasım seçimlerinde seçilen Başkan, 20 Ocak’ta göreve başlıyor. Bu nedenle hala Başkanlık makamında olan Trump, Kongre önünde büyük bir kalabalık topladı.

        'Seçmen sahtekarlığı' yapılması sebebiyle seçim sonuçlarını 'asla kabul etmeyeceğini' belirten Trump, miting konuşmasında, "Buradaki herkesin yakında barışçıl ve vatansever bir şekilde seslerinizi bugün duyurmak için Kongre Binası'na yürüyeceğini biliyorum" dedi.

        Galeyana gelen protestocular, Kongre binasına saldırmaya başladı. ABD Kongre kompleksindeki binalar tahliye edildi ve protestocular, Ulusal Heykel Salonu da dahil olmak üzere Amerikan Kongre Binası'na girmek için güvenliği aştı. Kongre kompleksindeki tüm binalar kilitlendi.

        Silahlı protestocuların olduğu Kongre binasında birçok ofis yağmalandı. Washington DC'de sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Olaylar neticesinde 4 protestocu ve 1 polis öldü. 14 polis yaralandı. Dünya, 2021 yılına 'demokrasinin kalesi' ABD’de gerçekleşen, yıllarca hafızalardan silinmeyecek karelerle başladı.

        BIDEN'IN SEÇİLMESİ VE YEMİN TÖRENİ

        ABD’de 3 Kasım seçimlerini kazanan Joe Biden için başkanlığa geçiş süreci oldukça olaylı geçti. ABD tarihine geçen ve 5 kişinin hayatını kaybettiği kongre baskını sonrası Biden’ın yemin töreni için yüksek güvenlik önlemleri alındı.

        ABD tarihindeki John F. Kennedy’den sonra ABD tarihindeki ikinci Katolik başkan olan Joe Biden, yüksek güvenlik önlemlerinin alındığı yemin töreninde 1893 yılından bu yana ailesinde olan İncil’e el basarak yemin etti ve ABD’nin 46. başkanı oldu.

        Biden’ın başkan yardımcısı olarak seçtiği Kamala Harris ise bu göreve gelen ilk siyahi kadın olarak tarihe geçti. Seçim sonuçlarını uzun süre kabul etmeyen Başkan Donald Trump törene katılmayarak 1869'dan bu yana bu geleneği bozan ilk kişi oldu.

        Kongre baskını sonrası gerçekleşen törende 'birlik’ mesajı hakimken, pek çok renkli anlar da yaşandı. Ulusal Marşı seslendiren Lady Gaga, okuduğu şiirle çok konuşulan genç şair Amanda Gorman ve tabii ki yemin törenini eldivenleri ve kış stili ile izleyen Vermont Senatörü Bernie Sanders törenin en çok konuşulanları oldu.

        BERNIE SANDERS ELDİVENLERİ

        ABD Başkanı Joe Biden'ın yemin töreninin ardından sosyal medyayı sallayan Biden değil, Demokrat Senatör Bernie Sanders olmuştu.

        Sanders’ın yemin töreninde eldivenleriyle ve montuyla üşümüş bir şekilde çekilen fotoğrafı günlerce gündemden düşmedi. Sanders ise fotoğraf hakkında, "Oturduğum yerde ısınmaya çalışıyordum" demişti.

        Sanders’ın eldivenleri bir öğretmenden aldığı ortaya çıkmıştı. Tüm bu olayların ardından eldivenler yardım kuruluşları için bir projeye dönüştü, satışlardan elde edilen gelir düşük gelirli vatandaşların ihtiyaçları için kullanıldı.

        GAMESTOP - REDDIT

        Tüm dünyada pandemi kabusu milyonlarca insanı evlere hapsederken bu koşullarında en fazla vakit geçirilen cihazlar akıllı telefonlar ve bilgisayarlar oldu. Özellikle oyun pazarı adeta bu dönemde şaha kalktı. Tüm dünyada oyun pazarının aktörlerinin hisseleri ciddi oranda değer kazanırken ABD’de Dallas merkezli video oyun satıcısı GameStop hisselerindeki sıra dışı yükselişi çok konuşuldu.

        Sosyal medya platformu Reddit’teki bir sayfada Wall Street'teki büyük yatırımcıların Gamestop isimli şirketin hisselerini piyasa değerinin altına düşüreceği ve buradan ciddi bir kar elde edeceği görüşlerinin yayılmasıyla birlikte ilginç gelişmeler yaşandı. Pek çok küçük yatırımcının da takip ettiği Reddit WallStreetBets forumundaki kullanıcılar, Gamestop hisselerini satın almaya başladı. 3 dolar seviyesine kadar gerileyen Gamestop hisseleri böylece 470 dolar seviyesine kadar artış gösterdi.

        Ortaya çıkan borsa dalgalanması ve olaylar gündemden düşmezken devreye Hollywood da girdi ve yaşananların beyaz perdeye aktarılacağını açıklandı.

        MEGHAN-HARRY-OPRAH RÖPORTAJ

        2021 yılı herkes kadar kraliyet ailesi için de yıkıcı ve şaşırtıcı bir yıl oldu. Sussex Dükü Harry ve Düşesi Meghan Markle’ın kasım ayında kraliyetteki görevlerinden ayrılacaklarını ve ABD'ye taşınacaklarını açıklaması hem Buckingham Sarayı’nda hem de dünya basınında şok etkisi yarattı. Ancak asıl şok, çiftin ünlü televizyoncu Oprah’a verdikleri röportaj ile gerçekleşti.

        Sussex Dükü ve Düşesi ilk bebekleri doğmadan önce sarayda yaşadıkları sorunları Oprah’a anlatırken pek çok şaşırtıcı iddiada da bulundu. O iddialardan birisi Meghan'ın hamileliği sırasında bebeğinin cildinin "ne kadar koyu" olabileceğine ilişkin sarayda "endişeler" olduğu ve bu nedenle de bebeklerine unvan verilmediğiydi. Oprah'ın krizin en yüksek olduğu dönemde intiharı düşünüp düşünmediği sorusuna ise Markle "Evet, evet bu çok açıktı. Sadece yaşamak istemiyordum" diye ekleyerek herkesi şaşırtmıştı.

        Röportaja ilişkin Saray'dan yapılan yazılı açıklamada, "Tüm aile, son birkaç yılın Harry ve Meghan için ne kadar zorlu geçtiğini tam boyutlarıyla öğrenmekten üzüntü duyuyor. Dile getirilen sorunlar, özellikle de ırkla ilgili olanlar kaygı verici. Bazı şeyler farklı farklı hatırlansa da bu çok ciddiye alınıyor ve aile tarafından özel olarak ele alınacak” denildi. Ancak kraliyete yakın kaynaklar Kraliçe II. Elizabeth’in tüm çabalarına karşın Prens Charles, Prens William ve Sussex çifti arasındaki bağların kopma noktasında olduğunu belirtti.

        EVERGIVEN VE SÜVEYŞ KANALI KRİZİ

        Mısır’ın Süveyş Kanalı’nda 24 Mart’ta karaya oturan Evergreen şirketinin Ever Given adlı kargo gemisi 6 gün boyunca kanal trafiğini durdurdu.

        400 metre uzunluğundaki dev kuru yük gemisi, dünyanın en işlek ticaret yollarından birisini geçici olarak devre dışı bıraktı.

        Süveyş Kanal İdaresi, deniz trafiği durduğu için ekonomik zarara uğradıklarını belirterek 1 milyar doları aşan tazminat talep etti.

        PRENS PHILIP'IN ÖLÜMÜ

        2021 Kraliçe II. Elizabeth için oldukça zorlu oldu. Torunu Prens Harry ve Meghan Markle’ın kraliyetten ayrılmasıyla monarşi tekrar sorgulanırken, Kraliçe eşi Prens Philip’i de kaybetmenin acısını yaşadı.

        99 yaşında hayatını kaybeden Prens Philip’in cenaze töreni ülkede devam eden COVID-19 kısıtlamaları nedeniyle halka kapalı gerçekleştirildi ve sadece birinci dereceden yakınların yer aldığı 30 kişi katıldı.

        Töreni izleyen Kraliçe II. Elizabeth ise, tabuta özel iliştirilen 'Seni seven Lilibet' notuyla 73 yıllık eşine veda etti.

        PERSEVERANCE MARS'TA OKSİJEN ÜRETTİ

        2021 uzay ve bilim alanında da pek çok ilkler ve tarihi anlar yaşandı. NASA'nın Mars'taki keşif aracı Perseverance, Kızıl Gezegen'in atmosferinden aldığı karbondioksidi oksijene çevirmeyi başardı.

        Araç 5 gram oksijen üretmeyi başararak bir astronotun 10 dakika nefes almasını sağlayabilecek bir miktar elde etmiş oldu.

        Bu gelişme uzayda yaşam için bir adım olarak değerlendirilirken, Dünya'dan ciddi miktarda oksijen taşıma zorunluluğunu da ortadan kaldırabileceği umuluyor.

        AŞILAR VE VARYANTLAR

        2019’un sonlarına doğru hayatımıza giren koronavirüs ile mücadelede bu yıl bulunan aşılarla birlikte kısmen normal hayata dönmeye başlamıştık. Pfizer'in BioNTech'le geliştirdiği ilk aşı 8 Aralık 2020’de İngiltere uygulandı. Çeşitli aşıların dünyada yaygınlaşmasıyla kapanmalar, tedbirler birer birer kaldırılmaya başlandı.

        Ancak virüs birçok kez mutasyona uğramış olsa da mayıs ayının sonunda Hindistan’da ortaya çıkan Delta varyantı endişe yarattı. Çok daha bulaşıcı olduğu düşünülen ve yaz sonuna doğru birçok ülkede baskın hale gelen Delta varyantına karşı birçok ülke ikinci doz aşıları hızlandırdı. Hızlı aşılama ve tedbirlerle tehlikenin geçtiği düşünülürken bu sefer de Güney Afrika’da daha bulaşıcı olduğu düşünülen Omicron varyantı tespit edildi.

        Aralık ayına doğru tespit edilen Omicron varyantı şu an özellikle ABD ve İngiltere’de baskın hale gelmiş durumda. Dünyada 3. doz aşılar hızlandırılırken, İsrail 4. doz BioNTech aşısı uygulayan ilk ülke oldu. Koronavirüsü bilerek üçüncü, hissederek ikinci kez yılbaşı kutlamalarına hazırlandığımız bugünlerde birçok Avrupa ülkesi yeniden eski tedbirlere dönmeye başladı.

        Şu ana kadar dünyada 277 milyonu aşkın koronavirüs vakası kaydedildi, 5 buçuk milyona yakın kişi hayatını kaybetti.

        NETANYAHU'NUN GİDİŞİ

        2021 yılında dünya siyasetinde uzun süredir görev yapan ve bu görevin sonuna gelen liderlerden biri de 12 yıldır İsrail Başbakanı olan Binyamin Netanyahu idi. Siyasi krizlerin bitmediği, son iki yılda dört kez sandık başına giden İsrail'de 2 Haziran’da gerçekleşen seçimlerde Netanyahu’nun partisi Likud, en çok oyu alan parti oldu; ancak bu sayı hükümeti kuracak yeterlilikte değildi.

        İsrail'de aşırı sağ görüşleriyle öne çıkan Yamina Partisi lideri Naftali Bennett ve Yair Lapid’in Yeş Atid Partisi öncülüğünde 14 Haziran’da koalisyon hükümeti kuruldu. Naftali Bennett İsrail Başbakanı, Yair Lapid ise Dışişleri Bakanı oldu.

        Öte yandan, Netanyahu’nun başbakanlık görevinin sonlanmasının ardından hakkında açılan yolsuzluk, rüşvet ve görevi kötüye kullanma suçlamasıyla açılan üç ayrı yolsuzluk dosyasının yargılanması da hızlandı.

        FREE BRITNEY

        2007-2008 yılları arasında ABD’li ünlü şarkıcı Britney Spears, yaşadığı psikolojik kriz sonrasında bir tedavi merkezine yatırılmış, ardından da kendi finansal kontrolünü sağlayacak kapasitede olmadığı gerekçesiyle vasiliği babası Jamie Spears’a geçmişti.

        2019’da ise ünlü şarkıcının hayranları Britney Spears’ın sosyal medya hesabından gittiği yere kadar her adımının babası tarafından kontrol edildiğini ve tutsak edildiğini belirterek Spears’ın paylaşımlarının yardım mesajları içerdiğini belirtti. Spears’ın vasiliğindeki sorunlara dikkat çekmeye çalışan hayranları #FreeBritney hareketini başlatarak tüm dünyanın ilgisini çekmeye başardı.

        Vasilik sürecinin mahkemeye taşınması sonrası ilk kez konuşan Spears, babasının hayatını kontrol ettiğini, erkek arkadaşıyla evlenmesini veya bebek sahibi olmasını engellemek istediğini, onu psikiyatrik ilaçlara zorladığını açıklanmış ve bu 'duygusal istismar'ın sona ermesini istemişti. Britney Spears verdiği yasal mücadeleyi kazandı babasının 60 milyon dolarlık servetini ve hayatını kontrol etmesini sağlayan 13 yıllık vasiliği, mahkeme tarafından sona erdirildi. Böylelikle #FreeBritney hareketi de başarıyla sonuçlanmış oldu.

        UZAYA ÇIKAN İLK TURİST

        70 yaşındaki İngiliz iş insanı Richard Branson, uzaya çıkan ilk milyarder oldu. Branson ve beraberindeki üç yolcu NASA’ya göre uzayın başladığı sınır olan 85 kilometre yüksekliğe çıktı.

        Sahibi olduğu Virgin Galactic'in uzay aracıyla bunu başaran Richard, önümüzdeki yıl biletli yolculukları başlatmadan önce bunun nasıl bir his olduğunu kendisi görmek istediğini söylemişti.

        Branson’un uzay uçuşundan 10 gün sonra 57 yaşındaki Amerikalı milyarder Jeff Bezos da uzaya gitti. Bezos kendi uzay aracıyla uzaya giden ikinci milyarder iş insanı oldu.

        Bezos'la beraber erkek kardeşi, 18 yaşında Hollandalı bir genç ve Teksas eyaletinden 82 yaşındaki bir havacılık öncüsü de uzay uçuşuna katılarak uzaya giden en genç ve en yaşlı kişiler oldu. Bezos’un sahip olduğu Blue Origin, Dünya yüzeyinden 106 kilometre yüksekliğe erişerek Branson'un 11 Temmuz'daki uçuğundan 16 kilometre daha yükseğe çıktı.

        TALİBAN'IN YÜKSELİŞİ

        15 Ağustos’a gelindiğinde ise dünya gündeminin ilk sırasında Taliban’ın Afganistan’daki şok edici otorite zaferi vardı.

        ABD’nin en uzun savaşı olarak bilinen Afganistan’ın işgali, ABD’nin 20 yıl sonra çekilme kararı alması sonrasında tüm dünyayı şoke edecek bir hızda Taliban’ın başkent Kabil dahil tüm ülkeyi silah kullanmaya gerek bile kalmadan ele geçirmesi; tüm dünyada büyük yankı uyandırdı.

        2001 yılında ABD’den af dileyen Taliban, 2021 yılında ABD’ye Afganistan’dan çekilmesi için mühlet veren bir pozisyona geldi. Çoğu gözlemci, Kabil'in müzakere ve anlaşmalar olana kadar Taliban'ın kontrolüne geçmeyeceğine inanıyordu.

        Her şey 15 Ağustos Pazar günü değişti. Taliban kente giriş yaptı. Birkaç saat içinde Cumhurbaşkanı Eşref Gani ve üst düzey yöneticiler kaçtı. Afgan ordusundan ve polis birliklerinden geriye kalanlar da üniformalarını değiştirip saklandı. Taliban’ın başkente girmesi sonrası şehirde kaos oluştu. Binlerce insan ülkeden kaçmak için havalimanına akın etti. Tüm dünya, ülkeden kaçmak için uçakların iniş takımlarına tutunan insanları şok içinde izledi. Havalimanının içinde düzeni andıran ne varsa tamamen çöktü.

        EL SALVADOR-BITCOIN

        El Salvador, dünyada kripto para Bitcoin’i resmi para birimi olarak kabul eden ilk ülke oldu.

        7 Eylül’de yürürlüğe giren yasayla tüm iş yerleri dolar ile birlikte Bitcoin ile yapılan ödemeleri de kabul etmek zorunda. Yeni yasaya göre Bitcoin'i kabul etmeyen işletmeler cezalandırılacak.

        AUKUS-FRANSA

        Avustralya, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından ilan edilen AUKUS paktı, 3 ülke ile Fransa’nın arasını açtı.

        ABD ve Birleşik Krallık’ın Avustralya'nın nükleer enerjili denizaltılar geliştirmesine yardım eden ve Pasifik bölgesinde Batı'nın askeri varlığına katkıda bulunmayı hedefleyen anlaşmasına Fransa’nın tepkisi çok sert oldu.

        Fransa, AUKUS nedeniyle Avustralya'nın kendileri ile yaptığı denizaltı anlaşmasını iptal etmesini 'arkadan bıçaklama' olarak değerlendirdi ve paktı kuran üç ülkenin büyükelçilerini istişare amacıyla geri çağırdı. Fransa bu adımıyla, yakın tarihte ilk defa ABD ve Avustralya'dan büyükelçilerini çekmiş oldu.

        İNGİLTERE TEDARİK ZİNCİRİ KRİZİ

        Brexit sonrası Avrupa’dan ayrı bir düzen kurmaya çalışan İngiltere’de tedarik zinciri patlak verdi.

        İngiltere'de pandeminin de etkisi ile birlikte TIR sürücülerinin talebi karşılayamaması hem market raflarının boşalmasına hem de benzin istasyonlarında akaryakıt sıkıntısı yaşanmasına neden oldu.

        Yaklaşık 2,8 trilyon dolarlık hacme sahip İngiltere ekonomisinde halk boşalan raflar ile daha da alarma geçti ve evde ürün stoklamaya başladı, benzincilerde uzun kuyruklar oluşturdu.

        Ülkedeki tedarik krizi dünya basınında geniş yer tutarken İngiltere çözümü dışardan 1500’e yakın sürücü alarak ve bu kişilere 6 aylık geçici vize vererek sorunu çözmeye çalıştı.

        ETİYOPYA KRİZİ

        115 milyon nüfusa sahip Etiyopya’nın yüzde 7'sini oluşturan Tigray halkı temsilcileri, 1974 yılında askeri yönetime karşı başlattıkları savaşta diğer bazı etnik yapıları da yanlarına almak suretiyle yönetimi ele geçirmeyi başarmıştı. 30 yılın ardından Etiyopya lideri Abey Ahmed döneminde uzaklaştırıldıktan sonra Tigray’da Tigray Halk Kurtuluş Cephesi'ne (TPLF) bağlı birlikler mücadele kararı almıştı.

        Etiyopya'da hükümet yanlılarıyla Tigray Halk Kurtuluş Cephesi'ne (TPLF) bağlı birlikler arasındaki çatışmalar bir yılı aşkın süredir devam ederken, 2 Kasım'da Abiy Ahmed hükümeti (OHAL) ilan etti. Abiy Ahmed son olarak bunun bir savaş olduğunu belirterek cephede liderlik edeceğini açıkladı ve askerlerin yanında görüldü. Ülkede çatışma ve gerginlik tüm hızıyla devam ederken, Birleşmiş Milletler ülkedeki çatışmalardan ötürü 10 milyona yakın kişinin yardıma ihtiyaç duyduğunu belirterek durumun kritik olduğunu ifade ediyor.

        İNGİLTERE-FRANSA BALIKÇILIK KRİZİ

        İngiltere’nin Brexit ile AB’den resmen ayrılmasının ardından bir de Fransa ve İngiltere arasında ‘balıkçılık krizi’ patlak verdi.

        Brexit ile birlikte deniz yetki alanlarındaki balıkçılık faaliyetleri ve ortak balıkçılık pazarı, tekrar düzenlendi. Anlaşma ile deniz yetki alanları üzerindeki egemenlik haklarına vurgu yapıldı.

        İki ülke arasındaki krizin temelinde ise İngiltere'nin bu sürece ilişkin yaşadığı anlaşmazlıklar yatıyor. İngiltere'ye bağlı Jersey Adası, avlanmaya devam etmek isteyen Fransız balıkçı teknelerinden, geçmişteki faaliyetlerine dair kanıt sunmalarını istiyor. Fransa ise İngiltere'yi balıkçılara lisans vermemekle suçluyor. Yaklaşık 10 aydır devam eden krizde Fransa, geçen ay İngiltere'ye 10 Aralık’a kadar süre vermiş ve yaptırım uyarısında bulunmuştu. Bu tarihin geçmesine karşın İngiltere’den olumlu dönüş alamayan Fransa, balıkçılık ruhsatlarıyla ilgili kriz yaşadığı İngiltere'ye dava açacağını açıkladı.

        UKRAYNA-RUSYA GERİLİMİ

        2021’in son dönemine girilirken, dünya gündemini en çok meşgul eden konulardan biri Ukrayna-Rusya gerginliği. Yıllardır aralarında kriz olan iki ülke arasında sıcak çatışma ihtimali belirmesi, tüm dünyayı endişelendiriyor.

        1991’de Sovyetler Birliği’nin çöküşü sonrası bağımsızlığını kazanan Ukrayna, uzun yıllar boyunca Avrupa Birliği ve ABD tarafıyla Rusya arasında kaldı. 2014 yılında ise Ukrayna Cumhurbaşkanı Yanukovic Rusya yanlısı politikalar geliştirerek Avrupa Birliği’nden uzaklaştı. Batı yanlısı kesimler tarafından büyük tepki gören bu politikalar sonucunda ülkede karışıklıklar çıktı. Yanukovic Rusya’ya sığındı. Rusya, Ukrayna’nın bir parçası olan Kırım’ı ilhak etti. Ukrayna’nın Donbass bölgesinde Rusya destekli isyanlar çıktı.

        Bugün gelinen noktada ise Batı’nın tam desteğini alan Ukrayna, Rusya’nın karşısında. 2021’in başlarında Ukrayna yakınlarındaki Rus askeri yığınağı savaş korkularını körükledi. Ukrayna ve ABD, Rusya’nın Ukrayna sınırında en az 100 bin asker konuşlandırdığını belirtirken, Rusya, kendi topraklarında konuşlanmaların kimseyi ilgilendirmemesi gerektiğini savunarak, asker sayıları ve yerleri hakkında herhangi bir ayrıntı vermedi. Putin, Ukrayna'nın NATO'ya katılma arzusunun Moskova için bir kırmızı çizgi olduğunu şiddetle vurguluyor; ancak Batı'nın karalama kampanyası olduğunu söylediği işgal planını reddediyor. Rusya’nın doğrudan Ukrayna, dolaylı yoldan ABD ile karşı karşıya olduğu bu kriz, 2022’de de devam edecek gibi görünüyor.

        MERKEL'İN VEDASI

        16 yıldır boyunca ülkesini ve çoğu kanıya göre Avrupa’yı yöneten, bu yıllar içinde sayısız siyasi ve ekonomik krizden ayakta çıkan ve ülkesinin aynı zamanda ilk kadın şansölyesi olan, Hristiyan Demokrat Parti’nin başında dört seçim kazanan Angela Dorothea Merkel; 2021 Federal Seçimleri’nde aday olmayarak emekli oldu.

        Merkel’in liderliğini bıraktığı partisi CDU, son seçimlerde başarısızlığa uğrayarak ana muhalefet partisi konumuna düştü. Merkel’in son hükümetinde Maliye Bakanı olan Sosyal Demokrat Partili Olaf Szholz ise Hür Demokratlar ve Yeşiller Partisi ile koalisyonda anlaşarak Merkel’den Şansölyelik görevini 8 Aralık’ta devraldı. 2021 yılı, dünya siyasetinde bir devrin sonuna tanıklık etti.

        İKLİM KRİZİ VE KÜRESEL ISINMA

        2021, küresel ısınma ve iklim krizinin etkilerinin ciddi bir şekilde hissedildiği bir yıl oldu.

        Yazın dünyanın bir yanında rekor sıcaklıklar kaydedilirken bunun peşi sıra sellerin meydana geldiği, orman yangınlarıyla mücadele edilen bir yaz oldu.

        Türkiye’de 28 Temmuz’da Antalya’nın Manavgat ilçesinde başlayarak birçok şehre yayılan orman yangınları 12 Ağustos’ta kontrol altına alınabildi. 49 ilde çıkan 299 orman yangınında 8 kişi hayatını kaybetti. Türkiye’nin orman yangınlarıyla mücadele ettiği günlerde İspanya, Yunanistan ve İtalya da yangınlara mücadele ediyordu.

        Türkiye’de iklim değişikliğiyle mücadeleyi amaçlayan ve TBMM’de onaylanan Paris İklim Anlaşması 10 Kasım itibariyle yürürlüğe girdi. Anlaşma, küresel sıcaklık artışının bu yüzyılın sonunda 1,5 dereceyle sınırlandırılmasını amaçlıyor.

        Diğer yandan Temmuz ayının ortasında Almanya ve Belçika’da yaşanan sellerde 200’e yakın kişi hayatını kaybetti. Son olarak iklim kriziyle mücadelede zor bir yıl geride bırakılırken, uzmanlar iklim sisteminin tehlikeli bir eşiği aşmış olabileceğinden korktuklarını söylediler.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ