Ahmet Çevik: Mezarına bir ay gitmeyeyim Levent Kırca rüyalarıma girer!

Programda canlandırdığı tiplemelerle hafızalara kazınan Ahmet Çevik ile bir araya geldik. Şimdilerde kendi tiyatrosu ile turnelere çıkan oyuncu, sanat yolculuğunu ve 'Olacak O Kadar'ı anlattı.

Ahmet Çevik, "Oyunculuk serüveniniz nasıl başladı?" sorusuna şöyle yanıt verdi:

İlk kez lisede sahneye çıktım. Lise son sınıfta 5-6 arkadaş bir araya gelip bir oyun çıkardık. Seyircinin kahkahası ve alkışı beni çok etkiledi. Bir hocam tiyatroya devam etme konusunda destek oldu. Üniversite sınavını kazandım ama konservatuvarı kazanamadım. 1991 yılında bir gazetede 'Levent Kırca ve Oya Başar Tiyatrosu tiyatroyu seven gençler arıyor' diye bir ilan gördüm. Sırf Levent Kırca ve Oya Başar'ı görmek için seçmelere gittim. Çünkü seçmeleri kazanabileceğimi düşünmüyordum.

"380 KİŞİ İÇİNDEN SEÇİLDİM"

380 kişinin seçmelere katıldığını ifade eden 50 yaşındaki oyuncu, "380 kişi arasından seçilen üç kişiden biri oldum. Levent ağabey o zamanlar 'Hangi Yüzle?' diye maden işçilerinin hayatını anlatan bir müzikal yapıyordu. Orada figüran olarak oyunculuğa başladım. Oyunda Levent Ağabey bana bir cümle vermişti ama heyecandan söyleyememiştim. Çünkü karşımda o kadar büyük oyuncular vardı ki... Levent Kırca, Oya Başar, Selim Naşit, Sinan Bengier, Tekin Siper, Jale Öz... Sonra Levent ağabey benden o lafı almıştı. Bir süre sonra da beni 'Olacak O Kadar' kadrosuna dâhil etti" ifadelerini kullandı.

"18 yaşından itibaren Levent Kırca gibi bir ustanın tezgâhından geçmiş biriyim. Kendimi çok şanslı hissediyorum" diyen Ahmet Çevik, 'Olacak O Kadar' ile ilgili şunları aktardı: İnsanlar programda kendilerinden bir şeyler buluyordu. Levent ağabey işin hep mutfağındaydı. Toplantılarda bütün gazeteler her gün alınır, okunur ve hicvedilecek olan hikâyeler belirlenerek onların üzerine skeçler yazılırdı. Levent ağabey her gelen skeci beğenmezdi. Bir günde yazılan 15-20 skeci beğenmeyip çöpe attığı günleri bilirim. Skeçlerin çoğunda senaryonun dışına çıktığımız zamanlar oluyor ve doğaçlama oynuyorduk. Çok iyi işler yaptık. Şimdiki bakıyoruz ki, yıllar önce çektiğimiz skeçlerin günümüzde yaşandığını görüyoruz.

"LEVENT AĞABEY'İN MEZARINI HER AY ZİYARET EDERİM"

Levent Kırca'nın kendisi için çok önemli bir yeri olduğunu ifade eden Çevik, "Hayatımda nefesim yettiğince ismini yaşatmaya devam edeceğim. Bir ay mezarlığına gitmeyeyim rüyalarıma girer, bunu çok ciddi ve samimiyetimle söylüyorum" dedi.

Ahmet Çevik ayrıca, "Levent ağabeyden çok bahsedince ondan nemalanmaya çalıştığımı düşünenler oluyor. Saçma sapan iftiralar atıldı. 25 yılım onunla geçmiş. Onun yanında büyümüşüm, beni yetiştiren o... Konuyu açmasam da bana Levent Kırca soruluyor. Onunla çalışıp hayatta kalan o kadar az insan kaldı ki... Baba - oğul ilişkimiz vardı. Anlatılması gereken çok şey var ama 'reklam yapıyor' derler" sözleriyle sitem etti.

"CEVAT KELLE'NİN YERİ BENDE AYRI"

Programda onlarca tiplemeye hayat veren Ahmet Çevik, "Sinan ağabey programdan ayrıldıktan sonra 'Cevat Kelle' rolünü ben canlandırdım. Levent ağabey rolü benim oynamamı istedi. 'Ama bir anda senin yüzünü açmayacağım insanlar yadırgayabilir' dedi. Karakterin üzerinde ahizeli telefondan tuvalet klozetine kadar abuk sabuk şeyler vardı. 'Cevat Kelle' benim için güzel bir roldü. Yavaş yavaş açtılar yüzümü gösterdik ve insanlar yadırgamadı. Aşçılar skecinin de yeri bende ayrıdır" diye konuştu.

"İYİ PARA KAZANDIM"

Ahmet Çevik, "Reyting rekorları kırıyorduk. Uğur Dündar'ın 'Arena' programı bir kere bizi geçince manşet olmuştu. 'Olacak O Kadar'dan iyi para kazandım ama parayı tutmasını bilemedim. Hep para gelecek zannetim. Şu an sadece bir arabam var ve kiradayım. 6 ay çalışıp 6 ay çalışmadığımı zamanlar oluyor. Ama çok şükür ki borcum yok. Bu da bana yetiyor" şeklinde sözlerini sürdürdü.

2001 yılında 'Sefiller' oyunu esnasında kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Tekin Siper'in ölüm anında sahnede olduğunu söyleyen Çevik, "Tekin ağabeyin o gün hiç olmadığı kadar dili sürçüyordu. Tekin ağabeyin diksyonu da çok düzgündür. Zaten o sırada kalp krizi geçirmeye başlamış. Bir anda arkasını döndü ve yere yığıldı. Seyirciye ölüm anını göstermek istemedi galiba. Çok büyük bir ustaydı" ifadelerini kullandı.

"TİYATRO NEFES ALDIĞIM YER"

Şimdilerde İstanbul'da yaşamını sürdüren Ahmet Çevik, kendi tiyatrosundaki 'Piknik Sepeti' oyunuyla izleyici karşına çıkıyor:

Tiyatro benim nefes aldığım yer. Sinan (Benginer) ağabey de ekibimizde yer alıyor. Kapalı gişe oynuyoruz. Televizyonda olmadığınız zaman insanlar hiçbir şey yapmadığınızı düşünüyor. Ciddi bir tiyatro izleyici kitlesi var. Özellikle de pandemiden sonra bu ilginin daha da arttığını söyleyebilirim.

"TELEVİZYON İÇİN TİYATROYU BIRAKMADIM"

10 yılı aşkın süredir ekranlar uzak olan oyuncu, "Televizyonda yer almak için tiyatroyu bırakmadım. 20 yılı aşkın süre televizyonda iş yapmışım ve 'Olacak O Kadar'da girmediğim tip kalmamış benden deneme çekimi istiyorlar. Televizyona kapılarım açık, iyi bir teklif gelirse ekranlara dönmeyi isterim. Gelen işler olduğu zamanda her zaman tiyatro oyunlarıma göre şekillendirilmesi istedim. Bu yüzden de ekranlardan uzaklaşmış olabilirim" diye konuştu.

Oya Başar ile hâlâ görüştüğünü söyleyen Ahmet Çevik, "Kendisiyle bir tiyatro oyununda yer almak isterim" ifadelerini kullandı.

Komedi işleriyle karşımıza çıkan Ahmet Çevik, "Yıllar önce tek perdelik bir dram yapmak istedim ama gerekli ilgiyi görmedi. Sanırım insanlar beni komedide görmek istiyor. İnsanların gülmeye ihtiyacı var. Komedi işleri içinde yer almak daha mutluluk verici" şeklinde sözlerini noktaladı.