Depresyonunuzun nedeni uykusuzluk hastalığı olabilir.
Depresyon hastalarının yüzde 70-80'i uykusuzluk kaynaklı depresyondan yakınıyor. Hastaların yaklaşık yüzde 40'ında öncü belirti olarak "insomnia" yani uyuyamama hastalığı gözlenirken, yüzde 30 hastada insomnia ve depresyon eş zamanlı olarak ortaya çıkıyor
Uykusuzluğun üzerimizdeki psikolojik ve fiziksel etkilerini iyi bilmek genel sağlığımız açısından çok önemli.Habertürk’ten Ceyda Erenoğlu’nun haberine göre; uykusuzluğunuz (insomnia) en az bir aydır devam ediyor ve gün içinde uykululuk, dikkat ve motivasyonda azalma ile gerginlik, yorgunluk, mide - bağırsak problemleri gibi tüm gün süren bulgulara yol açıyorsa artık bir belirti olmaktan çıkıyor ve bir hastalığınız olduğu anlamına geliyor.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Nöroloji Kliniği Eğitim Görevlisi Doç. Dr. FüsunMayda Domaç, “Bu sorun toplumun yüzde 30-40’ında belirti olarak görülürken hastalık olarak görülme oranının yüzde 10 civarında” diyor ve Türkiye’de yapılan bir çalışmanın uykusuzluğa belirti olarak yüzde 20, hastalık olarak ise yüzde 12 oranında rastlandığını gösterdiğine işaret ediyor. Depresyon hastalarının yüzde 70-80’inde uykusuzluk kaynaklı depresyon görülüyor.
DEPRESYON RİSKİNDE 4 KAT ARTIŞ
Uykusuzluk hastalığı (insomnia) depresyonun tipik bir belirtisi olmanın dışında depresyon gelişmesi için bağımsız bir risk faktörü olarak da görülüyor. Kronik insomnia (3 aydan uzun süren) olan kişilerin yaklaşık yarısına psikiyatrik bozukluklar eşlik ediyor. Uykusuzluk hastalığı olanlarda depresyon ve kaygı bozuklukları gelişme riski de yüksek görülüyor. Bir çalışmada bu hastalığı olanların, uyku bozukluğu olmayan kişilere oranla depresyon gelişme riskinin 4 kat, kaygı bozukluğu gelişme riskinin ise 2.5 kat arttığına dikkat çekiliyor.
UYKUSUZLUK PSİKİYATRİK HASTALIKLARDA TETİKLEYİCİ
Uykusuzluk, psikiyatrik bozukluklarda bir ön belirti olabileceği gibi tetikleyici bir faktör olarak da değerlendiriliyor. Özellikle psikiyatrik bozukluğun yatışma dönemlerinde ortaya çıkan uykusuzluğun, mevcut psikiyatrik hastalığın alevlenmesinin habercisi ya da tetikleyicisi olabileceğinin unutulmaması gerekiyor. Uykusuzluk hastalığı tedavi edilmediğinde yıllar içinde fiziksel ve psikiyatrik hastalıklara yol açabiliyor. Bu sorunu olanlarda en belirgin fiziksel etkiler kalp - damar sistemi üzerine olup, hipertansiyon, kalp-ritim bozuklukları ve kalp yetmezliği olarak sıralanıyor. Diyabet, metabolik sendrom ve obezite ile insomnia arasında da ilişki bulunuyor.
HORMONAL DEĞİŞİKLİKLERİN DE ETKİSİ VAR
Uykusuzluk hastalığının kadınlarda erkeklere göre 1.5 kat fazla görüldüğüne dikkat çekiliyor. Özellikle menopoz öncesi ve menopoz dönemlerinde ortaya çıkan hormonal değişiklikler stresle başa çıkmada zorlanmaya ve depresyon gelişimine neden olabiliyor. Östrojen azlığına bağlı gelişen sıcak basmaları, gece terlemeleri uykuya dalma ve sürdürmede güçlük ve sık uyanmalar uykunun kalitesini bozarken var olan depresyonun daha da derinleşmesine neden oluyor.
ALTTA YATAN PSİKİYATRİK NEDENİN BULUNMASI ŞART
Hastalığın etkin tedavisi depresyon gelişme riskini azaltıyor. Sorunun tedavisine başlamadan önce uykusuzluğa neden olabilecek fiziksel ya da psikiyatrik bir hastalık olup olmadığının mutlaka sorgulanması gerekiyor. Depresyon varlığında bu sorunun tedavi edilmesi öncelik taşırken temel amaçlardan bir diğerinin de uyku düzeninin sağlanması olduğu belirtiliyor.
