Dünyada 5-17 yaş arası 10 çocuktan biri aşırı kilolu
5-17 yaş arası 10 çocuktan birinin aşırı kilolu olması ciddi bir tehlike işareti. Dünyada bu tehlikeyle yaşayan çocuk sayısı 155 milyon. Onların 30-45 milyon kadarı ise bu sorundan kaynaklanan hastalıklarla boğuşuyor. Alarm çanları çocukların kalplerine için de çalıyor. İşte çocukluk çağı obezitesinin ihmal edilmemesini gerektiren çarpıcı ve bilimsel gerçekler.
Aşırı kilo ve obezite, dünyanın karşı karşıya olduğu en önemli sorunlardan. 5-17 yaş arası 10 çocuktan birinin aşırı kilolu olması, dünyada 155 milyon civarında çocuğun bu sorunla yaşıyor olması demek. Habertürk’ten Ceyda Erenoğlu’nun haberine göre konuyla ilgili daha vahim gerçekler de var. Bu gerçeklerin en çarpıcı olanlarından bir tanesi de 30 - 45 milyon çocuğun bu sorunu hastalık boyutunda yaşaması. Bu, hem dünyada hem Türkiye’de giderek artan obezitenin erken yaşta pek çok hastalık riski oluşturması anlamına geliyor. Pediatrik-Doğumsal Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Alpay Çeliker, çocuklarda görülen obezitenin ileri yaşlarda kalpte yol açabileceği sorunları ve ailelerin alması gereken önlemleri anlatıyor.
KALP HASTALIKLARIYLA DAHA ERKEN YAŞLARDA KARŞILAŞILACAK
Prof Dr Alpay Çeliker’e göre erişkin yaşta görülen kalp hastalıklarının birçok nedeni bulunuyor. Bunların başında sigara içmek, aşırı kilolu veya obez olmak bulunuyor. Günümüzde erişkinlerde obezitenin kalp hastalığı riskini artırdığı iyi biliniyor. Çocukluk çağında obezitenin artan oranda sorun yaratmaya başladığı gerçeği ise önümüzdeki yıllarda kalp hastalığı ile daha erken yaşlarda karşılaşılacağına işaret ediyor.
OBEZ ÇOCUKLARIN MADDE BAĞIMLILIĞI RİSKLERİ DE YÜKSEK
Peki obez çocuklar hangi riskleri taşıyor? Obezite, aşırı kiloları nedeniyle mutsuz çocuklar, sağlıksız yeme alışkanlıkları, anoreksi ve blumia gibi psikolojik sorunlar yaratıyor. Bu çocukların depresyon ve madde bağımlılığı riskleri de daha yüksek oluyor. Çocukluk çağında aşırı kilo veya obeziteye ikincil oluşan kardiyovasküler risk faktörleri, erişkin dönemde kalp hastalığı, kalp yetmezliği ve inme gibi tıbbi sorunlara davetiye çıkartıyor.
ÇOCUKLARDA TİP 2 DİYABETTE ARTIŞ VAR
Prof. Dr. Alpay Çeliker’e göre obezitenin neden olduğu sorunlar arasında bulunan metabolik sendrom erken kalp hastalığına yol açıyor. Metabolik sendrom yüksek kan insülin düzeyleri, hipertansiyon, yüksek kan yağları ve obezite bulguları ile karakterize görülüyor. Normal kilolu çocuklarda metabolik sendrom görülmezken, aşırı kilolu çocuklarda tip 2 diyabet görülme oranı ve kardiyovasküler risk artıyor. Obez çocuklarda normal çocuklara göre çok önemli bir risk faktörü olan hipertansiyon görülme oranının da 3 kat arttığı belirtiliyor. Yine bu çocuklarda uyku sırasında görülen solunum durması sorunu, kalp - damar hastalıkları riskini artırıyor.
OBEZİTENİN NEDENLERİ
Enerji yoğun yiyeceklerin tüketiminin artmasının ve azalmış fiziksel aktivite ve yiyeceklere kolay ulaşım gibi faktörlerin obezite probleminde artışa neden olduğu belirtiliyor. Okulların sağlıklı yiyecekler ve fiziksel aktivite konusunda eksiklerinin bulunması sorunu daha da ağırlaştırıyor. Genetik yapı ve yaşam tarzı yanında hormon hastalıkları ve bazı ilaçların kullanımı da aşırı kiloya yol açan nedenler arasında bulunuyor.
ÇOCUKLARA TV VE BİLGİSAYAR BAŞINDA 4 SAAT SINIRI
Prof. Dr. Alpay Çeliker, “Altı yaşından küçük çocuklar televizyon başında ortalama 2 saat geçiriyorlar. Buna bilgisayar kullanımı ve video oyunlar eklendiği zaman bu süre 5 saati geçebiliyor. Toplam süre 4 saati geçtiği zaman bu çocukların aşırı kilolu olma olasılığı yükseliyor. Yatak odasında televizyon bulunması da bu sürenin artmasında önemli rol oynuyor. Amerikan Pediatri Derneği 2 yaşından büyük çocukların ekran başında 1-2 saatten fazla kalmamalarını 2 yaşından küçük çocukların ise televizyon seyretmelerinin uygun olmadığını belirtiyor” diyor ve devam ediyor; “ Günümüzde çoğu çocuk gerekli fiziksel aktivitede bulunamıyor. Okullarda yapılan beden eğitimi derslerinde haftada ancak 25-30 dakika egzersiz yaptırılıyor. Oysa önerilen kılavuzlarda 2 yaşından büyük çocukların günde 60 dakika orta derecede egzersiz yapmaları öneriliyor.”
GENETİK TEK BAŞINA ETKİLİ DEĞİL
Genetik yapı kilo ile yakın ilişkili olmasına karşın son yıllarda görülen problemlerden tek başına sorumlu tutulmuyor. Ailelerin yeme alışkanlıkları ve fiziksel aktivite düzeyleri de aşırı kilo sorunuyla yakından ilişkili bulunuyor. Ebeveynlerden bir veya ikisinin aşırı kilolu olması da risk artırıcı bir diğer faktör olarak görülüyor.
OBEZİTE KALBE BUNLARLA HASAR VERİYOR
*Hipertansiyon
*Damar iç tabakası fonksiyon bozukluğu
*Büyük baş atardamarı (karotis) sertliğinin artması
*Sol karıncık kas kitlesinde kalınlaşma
*Sol karıncıkta genişleme
*Yüksek kolesterol düzeylerine bağlı ateroskleroz
Not: Bunların yanı sıra kemik ve eklem sorunları, egzersiz ve spor yapmayı engelleyen nefes darlığı, uyku sorunları, daha erken seksüel olgunlaşma, karaciğer ve safra kesesi problemleri, depresyon gibi sorunlar da görülebiliyor.
2-6 YAŞ ÇOK ÖNEMLİ
Bir yaşına kadar olan dönemde birçok faydası olan anne sütü aşırı kilo almayı da engelliyor. Yeme alışkanlıklarıyla ilgili iyi stratejiler geliştirmek için ise 2-6 yaş çok önemli görülüyor. 7-12 yaş arasındaki çocukların fiziksel aktivite konusunda cesaretlendirilmeleri gerekirken 13-17 yaş arasındaki çocukların “fast-food” türü besinlerden uzak kalmaları amacıyla yemeklerin küçük porsiyonlarda hazırlanması ve aktif olmalarının sağlanması hedefleniyor. Televizyon ve bilgisayar karşısında geçirilen sürenin azaltılması ve ekran başında yemek yeme alışkanlığının ortadan kaldırılması da hedefler arasında bulunuyor. Çocukların günde 4-5 kez meyve ve sebze yemeğe alıştırılmaları ve düzenli kahvaltı yapmaları da olmazsa olmazlar arasında görülüyor.