Demirtaş: Acı içindeyim
Selahattin Demirtaş, Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya'ya konuştu
MUHARREM SARIKAYA-HABERTÜRK GAZETE
MHP’nin ardından CHP’nin de seçim hükümetinde yer almayacağını açıklamasından hemen sonra konuştuk.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Biz kararımızdan vazgeçmeyeceğiz” diye söze başladı.
Bir başka partinin kararına göre seçim hükümetinde bulunmayı şekillendirmediklerini vurgulayıp ekledi:
“Topluma, ülkeye karşı bir sorumluluktur seçim hükümetinde yer almak. Türkiye’nin istikrarı için biz seçim hükümetinde görev alacağımızı söyledik.”
Cumhurbaşkanı’nın demokratik teamüller gereği CHP Lideri Kılıçdaroğlu’na hükümet kurma görevini vermesi gerektiğinin altını çizip devam etti:
“Ama olmuyor. Bizim seçim hükümetinde görev almamız da AKP’nin hükümetine ortak olmak değildir. HDP, ülkenin ve seçimin güvenliği için seçim hükümetinde yer alacak.”
İstemedikleri bir bakanlığın kendilerine verilmesi veya “Partililerin isimlerini belirleyerek bakan atarız”yönünde bir talep gelmesi halinde tavırlarının ne olacağını sorduğumda da Demirtaş’ın yanıtı şöyle oldu:
“Bakanlık pazarlığı yapmayız. Meclis Başkanı, parti gruplarıyla konuşmalı ve sandalye oranlarında düşen bakanlık sayısını bildirmeli. Bizim için şu bakanlık veya bu bakanlık olması önemli değil. Zaten seçim hükümeti, ‘Şu bakanlığı istiyoruz’ demek de doğru olmaz. Anayasa’nın hükmü açık, isimleri bildiririz. Bu konuda tartışmayız. Kimin olacağını da biz müzakere ederiz, yoksa bir başkasına isim seçme hakkını bırakmayız.”
‘AMASIZ, NEDENSİZ’
Demirtaş, konuşmasının başında Siirt’te mayın patlaması sonrası şehit olan 8 askere de dikkat çekti.
“Acı içindeyim. Her gün, her dakika bir acı geliyor. Biraz önce de 8 askerin haberi geldi. Operasyon ve eylem sayısı her gün artıyor. Biz silah ve şiddetten yana değiliz. Ülkenin birliğini savunuyoruz. Sarayın savaş isteğine karşı herkesin sağduyulu davranması lazım. Amasız, koşulsuz, nedensiz; PKK ve savaş isteyenler ellerini tetikten hemen çekilmelidir.”
ŞİMDİ NE OLACAK?
Cumhurbaşkanı’nın “Esnetmeyeceğim” dediği 45 günlük sürecin bitimine 3 gün kaldı.
AK Parti Genel Başkanı, Başbakan Davutoğlu da dün ekim sonu veya kasım başında seçim hükümetiyle sandığa gidilmesini istediklerini açıkladı.
Bu durumda AK Parti, CHP ve MHP’nin payına düşen koltuklara bağımsızların atandığı, HDP’nin de 3 isimle katıldığı seçim hükümetini ister mi?
Görevi devrettiği için Davutoğlu’nun önünde, muhtemel ki seçim hükümetini kurmak için tekrar görev almanın ötesinde fazla bir seçenek bulunmuyor.
Zaten, CHP’nin görevi üstlenmesi halinde; bir hükümet listesini saraya sunup güvenoyu alamasa bile 45 gün Bakanlar Kurulu’nda kalma yoluna gidebileceği gerekçesiyle görevin verilmediği iddialarının dile getirildiği süreçte de her pozisyon açmaza girmiş bulunuyor.
Belki de bundandır Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, dün HDP’nin içinde yer aldığı hükümette bulunmaktan kaçınmayacaklarını açıkladı.
Bütün bunlara karşın, seçimin ikinci haftasından sonra yumuşayan, bundan böyle de her daim ihtiyaç duyulacak olan uzlaşı dönemi bir anda tüketildi...
Oylarına sahip çıkanlar, sandığın sonucunu aynı oranda sahiplenemedi.
