Muhalifler ve genel merkez arasında delege savaşları
MHP'de muhalifler tüzük kurultayını bu pazar günü toplamaya hazırlanıyor. Genel merkez ise muhaliflerin markaja aldığı delegelere "Hukuken yok hükmünde, bu kurultaya katılmayın" uyarısı yapıyor
Saliha ÇOLAK / GAZETE HABERTÜRK
MHP’de kurultay kulisleri, iftarlara taşındı. Genel merkez, bu hafta sonu muhaliflerin kurultayına gidilmemesi konusunda delegeyi uyarırken, muhalifler de “19 Haziran kurultayı olmazsa 10 Temmuz hiç yapılamaz” tezi ile delegeyi ikna etmeye çalışıyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli büyük şehirlerde toplu iftarlara katılarak, 19 Haziran’a katılacak partilileri şimdiden “suçlu” olacakları konusunda uyarıyor. Meral Akşener, Koray Aydın ve Sinan Oğan da Türkiye’yi dolaşarak iftar programlarında delegeyi kurultaya davet ediyor.
MHP’de 1 Kasım seçimlerinden bu yana seçimli olağanüstü kurultay yapılabilmesi için çalışan muhalifler, bu hafta sonu mahkeme kararıyla tüzük kurultayını topluyor. 19 Haziran’da seçimli olağanüstü kurultay yapılabilmesini sağlayacak tüzük değişikliği için kurultay toplanacak.
Ancak genel merkez, geçerli kurultayın 19 Haziran değil, 10 Temmuz kurultayı olduğunu savunuyor. Bu nedenle de hem 19 Haziran kurultayına Bahçeli ve çalışma arkadaşlarından katılan olmayacak, hem de katılımın düşük olmasını sağlamak amacıyla kulis çalışmalarına hız verilecek. Genel merkez, delege üzerinde bire bir çalışma başlatıp, “19 Haziran kurultayına gidecek delegenin parti suçu işlemiş sayılacağı” yolunda uyarı yapmaya başladı.
Bu yolda etkili sonuç alabilmek için Bahçeli toplu iftar programlarına katılıp delegelere seslenme kararı aldı.
Muhalif adaylar da iftar programlarında kulis çalışmasını yürütüyor. Meral Akşener Ankara iftarında yaptığı konuşmada genel merkezin delegeleri bire bir arayıp, 19 Haziran kurultayına gidilmemesi konusunda uyardığını belirtirken, delegeye “19 Haziran kurultayına gelin. Korsana değil, Ülkücü iradenin şölenine gelin” çağrısı yaptı. Muhalif il başkanları dün Ankara’da yaptıkları açıklamayla 19 Haziran kurultayının yapılacağını vurgulayarak, delegeye, kurultaya katılma çağrısı yaptı. Kurultaylarla ilgili iki tarafın tezleri şöyle:
GENEL MERKEZ: 19 Haziran kurultayı hukuken geçersizdir. Giden parti suçu işler. Mahkeme kararı kesinleşmeden önce 10 Temmuz kurultayı genel merkez tarafından açıklanmıştır. Bu bir parti kararıdır. 19 Haziran kurultayına giden parti kararlarına aykırı hareket etmiş olur. Bu da tüzüğe aykırı olur. Ayrıca 19 Haziran’da kurultay genel başkan ya da görevlendireceği bir yönetici olmadan açılamaz. Açılsa yaptığı işlemler hukuken “yok” hükmünde sayılır. 19 Haziran’a giden partinin kaosa sürüklenmesine yardımcı olur. O nedenle 10 Temmuz kurultayına gelin. Delegenin iradesi neyse orada tecelli etsin.
MUHALİFLER: 19 Haziran kurultayı mahkeme kararının sonucudur. Çağrı Heyeti bu kurultayı yapmazsa suç işlemiş olur. Ayrıca tüzüğümüz seçimli olağanüstü kurultayı yasaklıyor. Tüzük değişmeden 10 Temmuz’da genel merkez istese de seçimli olağanüstü kurultay toplayamaz. Bu tüzüğe aykırı olur. Öncelikle tüzüğün 19 Haziran kurultayında değişmesi gerekiyor. Genel merkez 19 Haziran kurultayına katılabilir. Tüzüğü birlikte değiştirebiliriz. Sonra da 10 Temmuz’da kurultayda seçimi yaparız. Ancak tüzük değişmeden 10 Temmuz kurultayı genel merkez istese de toplanamaz. Delege üzerinde kafa karışıklığı yaratılmak isteniyor. Bundan sonuç alınırsa 19 Haziran’da kurultay toplanamazsa, 26 Haziran’da basit çoğunlukla toplanıp tüzüğü yine de değiştirecek.
